Dört koldan saldıran iktidar emekçiyi, kadını, doğayı hedef aldı. Baskılara rağmen toplumsal muhalefetin nabzı atmaya devam etti. İşçiler fabrikalarda greve giderken gerici kuşatmaya karşı çıkan kadınlar sokaklara çıktı. Sosyalistler de zamları protesto etti.

Teslim olmayanların ülkesi
SOL Parti, TİP, EMEP gibi sol ve sosyalist partiler pek çok ilde zamları protesto etti. (Fotoğraf: BirGün)

Politika Servisi

Tüm devlet imkânlarını seferber eden Saray yönetimi seçimleri kazansa da toplumsal muhalefetin nabzı ülkenin dört bir yanında atmaya devam ediyor. Fabrikalarda, şantiyede, tersanede işçiler, taşrada çiftçiler, gerici kuşatmaya karşı kadınlar, sefalet düzenine karşı emekliler, zamlara karşı sosyalistler, kamyoncular, doğanın sömürülmesine karşı köylüler ve çevreciler direniyor. İktidar, sahip olduğu kolluk kuvvetiyle, yargı sopasıyla, baskı ve yasaklarla her alanı kuşatsa da halk bu düzene boyun eğmeyerek direneceği mesajını veriyor. 

Seçimden bu yana geçtiğimiz yaklaşık 2 aylık süreçte irili ufaklı mücadeleler şöyle:

ÇİFTÇİLER:

Tarımda üretim durma noktasına gelirken çiftçiler AKP’nin politikalarını protesto etti. Niğde Ulukışla ilçesine bağlı Darboğaz köyünde yaşayan kiraz üreticileri, kirazın para etmediğini söyleyerek Ulukışla ve Pozantı arasında bulunan E90 karayolunu kapattı. Kirazlarını satamamaktan şikâyet eden Darboğaz köylüleri, Niğde Valisi ve Ulukışla Kaymakamı’nın kendilerini dinlemesi için yanlarına gelmesini istedi ve kirazlarını yola döktü.

Urfa’da ise temmuz ayının ilk haftasında 5 gündür elektrik verilmediği için arazileri susuz kalan çiftçiler, protesto için lastik yakıp taşlarla yolu kapattı. Uzun araç konvoyunun oluştuğu eylemde yolu açmayan çiftçilere güvenlik güçleri müdahalede bulundu, 20 kişi gözaltına alındı.

İŞÇİLER:

23 Haziran’da İTÜ’de toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine TEZ-KOOP-İŞ’e üye İTÜ işçileri, üniversitede yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Sendikanın Genel Örgütlenme Sekreteri Duyar “TEZ-KOOP-İŞ üyesi İTÜ işçileri emeğinin karşılığını masada alamazsa sendikalı olmaktan aldığı güçle, anayasal haklarını kullanmaktan; üniversite kampüsünü eylem alanına çevirmekten çekinmeyecektir” ifadelerini kullandı.

16 Temmuz’da Kocaeli Gebze’de bulunan Corning Kablo fabrikasının Lastik-İş Sendikası’na üye işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sefalet ücretine karşı greve başlayan işçiler, kavurucu sıcak altında fabrika önünde direnişe devam ediyor.  

15 Temmuz’da Tersane İstanbul’daki Rixos Otel’i inşaatında yaklaşık 250 işçi barınma, hijyen, havalandırma ve yemek sorunlarına karşı direniş başlattı. İşçilerden 7’si işten çıkarıldı. Tersaneye giriş ve çıkış saatlerinde de kısıtlamaya gidildiğini, gece 12’den sonra girişin yasaklandığını kaydeden işçiler, kafe ve dinlenme alanlarının da kapatılarak sosyalleşmelerinin önüne geçildiğini aktardı.

21 Temmuz’da Diyarbakır, Urfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak’ta, Dicle Elektrik (DEDAŞ) çalışanları, greve gitti. Şirket çalışanları özlük hakları ve maaş zammı için greve çıktılar. Diyarbakır DEDAŞ ana binanın önünde bir araya gelen işçiler, talepleri kabul edilene kadar süresiz oturma eylemi başlattı.

Karşıyaka Belediyesi işçileri de alacaklarının ödenmesi talebiyle başlattıkları eylemlerin üçüncü günü olan 24 Temmuz’da belediye binası önünde açıklama yaptı.

İzmir Bornova Işıkkent’te bulunan nakliyeciler sitesinde kamyoncular akaryakıt zamlarına karşı eylem yaptı. 

KADINLAR:

İktidar seçim sonrası karma eğitimi de hedef aldı. Temmuzun ilk haftasında İzmir’de "kız okulları" açıklamasıyla cinsiyetçi eğitim önerisi yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i protesto eden kadınlar, "Liseleri cinsiyetçi kodlarla kız erkek olarak ayırma girişimi, kadın üniversiteleri ve şimdi kız okulları ile kamusal alanın tamamen cinsiyete dayalı olarak yeniden inşa edilmeye çalışıldığının farkındayız" dedi.

İstanbul’da ise Kadınlar Birlikte Güçlü Paltformu’nun çağrısıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan kadınlar da Bakan Tekin’in "Kız okulları açabilmeliyiz" açıklamasını protesto etti.

Mersin Kadın Platformu, son dönemde Mersin’de artan kadın cinayetlerine dikkat çekmek amacıyla basın açıklaması düzenledi. Pozcu Koton önünde yapılan açıklamada kadınlar, “Katledilen kadınlar isyanımızdır” pankartı ve “Erkek şiddetiyle aramızdan alınan kız kardeşlerimiz için isyandayız” dövizleri taşıdı.

ÖĞRENCİ VELİLERİ:

Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum İş Birliği Protokolü (ÇEDES)” ülkenin dört bir köşesinde protesto edildi. Haziran başı itibarıyla başlayan eylemlerde iktidarın gerici politikalarına karşı mücadele etmenin önemi vurgulandı.

Laik eğitimi hedef alan politika ve uygulamalara karşı başta Eğitim-Sen ve Veli-Der olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu, kadın örgütü, siyasi parti, öğrenci ve veli uygulamayı protesto etti.

SOL Feminist Hareket’ten yapılan açıklamada da ÇEDES protokolünün toplumsal cinsiyet eşitliğini hedef aldığı vurgulanırken "Protokolün içeriği kamusal, laik, bilimsel eğitim hakkını, karma eğitim hakkını, toplumsal cinsiyet eşitliğini yok saymaktadır ve açıkça İslami rejim deklarasyonudur" ifadelerine yer verildi.

SOL Parti de 15 Haziran’da İzmir’de imamın görevlendirildiği Narlıdere İlhan Onat İlkokulu önünde eylem yaptı. Açıklamada “İmam değil, laik ve çağdaş eğitim istiyoruz” denildi.

KAMYONCULAR:

Peş peşe gelen akaryakıt zamları halkı canından bezdirdi. 17 Temmuz’da İzmir Bornova Işıkkent’te bulunan nakliyeciler sitesinde kamyoncular akaryakıt zamlarına karşı eylem yaptı. Nakliyeciler sitesinde toplanan kamyoncular alkış ve ıslıklarla zamları protesto etti. 300’den fazla kamyoncu, kazançlarının artan zamlar karşısında akaryakıta gittiğini söyleyerek, “Devlet nerede?” diye sordu. Site içerisinde alkış ve ıslıklarla zamları protesto eden kamyoncular, zamların geri çekilmesini talep etti.

SOSYALİSTLER:

SOL Parti, yıkımın faturasının halka yüklenmesine karşı mücadele çağrısı yaptığı eylemlerde ‘Zamlara karşı yürüyoruz’ sloganı ile sokağa çıkıldı. Temmuz ayı boyunca başta İstanbul, Ankara, Samsun, Uşak, Çanakkale gibi şehirler olmak üzere yurdun birçok noktasında eylemler yapan SOL Parti, en son geçtiğimiz gün Eskişehir’de de sokaktaydı. Açıklamalarda “Ülkemizin bu ekonomik krizden çıkmasının tek yolu bu yağmacı, zengin dostu AKP iktidarına karşı mücadeleden ve halkçı ekonomik politikadan geçmektedir. SOL Parti olarak, yaşadığımız ekonomik krize karşı halkçı bir çıkış için aşağıdaki başlıklarda birlikte mücadeleye çağırıyoruz” vurgusu yapıldı.

TKP de 12 Temmuz’da İstanbul’da zamları protesto ederken 19 Temmuz’da Ankara’da ulaşım zammı için eylem yaptı. Partiden yapılan açıklamalarda “Patronların boşalttığı kasayı emekçilerin cebinden dolduramazsınız” ifadeleri yer aldı.

TİP ise 10 Temmuz günü yurdun birçok noktasında eş zamanlı olarak zamları protesto etti. "Saray sefa sürüyor, halk cefa çekiyor", "Her yer hırsızlık, her yer yolsuzluk" yazılı dövizlerin taşındığı eyleme polis saldırmış, 20 TİP’li gözaltına alınmıştı. TİP üyeleri ayrıca Hatay’dan milletvekili seçildiği halde hukuksuz biçimde cezaevinde tutulan Can Atalay içinde ülkenin pek çok noktasında eylemler düzenledi.

Emek Partisi de 16 Temmuz’da zamlara karşı bir açıklama yayımladı. “Sefalete mahkûm değiliz, mücadele edersek, birleşirsek değiştirebiliriz” başlıklı açıklamalarla Ordu, Kocaeli, Ankara gibi birçok ilde sokak eylemleri düzenledi.

EMEKLİLER:

Temmuz döneminde maaşlara yüzde 25 zam yapılmasına tepki gösteren emekliler Ankara, Mersin ve Kocaeli’de eylem yaptı. Emekli sendikaları, en düşük maaşın 15 bin liraya çıkarılmasını talep ediyor. Tüm Emeklilerin Sendikası Genel Merkez üyeleri de 24 Temmuz’da Ankara’daki Ulus Meydanı’nda toplandı. Emekliler, “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Saray’a değil emekliye bütçe”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları attı. Kocaeli’de Ankara’ya yürümek isteyen emekliler de Gebze İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından izin verilmeyince Gebze meydanındaki Çamlık Parkı’nda oturma eylemine başladı. Aynı gün İzmir, Samsun ve Adana’da da DİSK Emekli-Sen üyeleri, maaşlarına yapılan yüzde 25’lik zammı protesto etti. Emekliler, "Ülkemiz emeklilerin yaşam hakkının tanınmadığı bir ülke görünümünde" dedi. DİSK Emekli-Sen Adana’da emeklileri sefalete mahkûm eden yüzde 25 zamma simit yiyerek tepki gösterdi. Emekliler, geçinemediklerini vurgulayarak, "Bu maaşlarla gelin siz yaşayın" mesajı verdi. 

KÖYLÜLER/ÇEVRECİLER:

Akbelen Ormanı’nda ağaç kesimine karşı köylülerin ve çevrecilerin başlattığı nöbet de sürüyor. Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı’nda açılmak istenen kömür madenine karşı çıkarken Ormandan ağaç kesim seslerinin yükselmesi üzerine köylüler, TOMA’nın önünü keserek oturma eylemi başlattı. Çevre savunucularının çağrılarının ardından bölgeye çok sayıda yurttaş destek için geldi, jandarma müdahalesi sonrasında ise aralarında avukat İsmail Hakkı Atal, İkizköy Çevre Komitesi’nden Hasan Yorulmaz ve MUÇEP’den Fidan Eroğlu’nun da bulunduğu 8 kişinin gözaltına alındığı, dört kişinin ise yaralandığı öğrenildi. Akbelen direnişi devam ediyor.

DEPREMZDELER:

Hatay’da, 6 Şubat depremlerinin ardından başlayan su sorunu hâlâ devam ediyor. Hava sıcaklığının giderek yükseldiği bölgede, su sıkıntısının çözüme kavuşmasını isteyen depremzedeler, 17 Temmuz’da büyükşehir belediyesine bağlı HATSU’da eylem yaparak, “Deprem öldürmedi ama susuzluk öldürecek” dedi. Sorunun çözümü için adım atılmasını isteyen vatandaşlar, “Deprem öldürmedi ama susuzluk öldürecek” diyerek, yetkililere seslendi.