Beşiktaş Adliyesi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Hrant Dink cinayeti davası...

ALİ CEMAL KARABUDAK - ELÇİN YILDIRAL

Beşiktaş Adliyesi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Hrant Dink cinayeti davası, sanık avukatlarının esas hakkındaki savunmalarıyla devam etti. Sanık Yasin Hayal, Erhan Tuncel ile tutuksuz sanık Ersin Yolcu'nun katıldığı duruşmada, Hrant Dink ailesi avukatları ile sanık avukatları hazır bulundu. Duruşma 2004 yılından beri kayıp olan Tolga Baykal Ceylan'ın annesi Kadriye Ceylan'ın davaya katılma dilekçesi hakkında verilen kararla başladı. Kadriye Ceylan, oğlu Ceylan'ın 2004 yılından beri kayıp olduğunu, Osman Hayal, Ali Kaya ile birlikte bir kaç kişi tarafından işkence edilerek öldürüldüğüne ilişkin Taraf gazetesine bir ihbar mektubu ulaştırıldığını belirttiği dilekçesini mahkemeye sunarak, davaya müdahil olma talebinde bulundu. Dilekçe hakkında mahkeme heyeti red yönünde karar verdi.

‘OSMAN HAYAL CEZALANDIRILMALI’
Esas hakkındaki mütalaasına ilişkin Mahkeme Heyeti’nin söz verdiği savcı Hikmet Usta, mütalaanın halen geçerli olduğunu ifade etti. Dink ailesi avukatlarından İsmail Cem Halavut ise mütalaaya karşı beyanda bulunmak istediklerini belirtti. Halavut, savcının ek beyanda bulundurma zorunluluğu olduğunu ifade ederek, "Savcı sadece cinayete odaklanarak gerçeği göremiyor, Dink  azınlık politikaları ile ilgili görüşlerinden ötürü hedef haline getirildi" diyerek bu gerekçelerle kendi mütalaalarında önemli bölümü azınlık meselesiyle ilgili değerlendirmelere verdiklerini dile getirdi. Savcı'nın esas hakkındaki mütalaasında cinayetin örgüt bağlantısıyla ilişkilendirilmesine katıldıklarını ifade eden Halavut, "Hrant Dink'in hedef haline getirilmesi emniyete giden kilometre taşıdır" diyerek delillerin karartıldığını ve örgütün kapsamlı ortaya çıkmasının söz konusu olmadığını söyledi. Dink cinayetinin örgütsel faaliyetlerle işlendiğini ifade eden Halavut, Osman Hayal'in olay günü İstanbul'da olduğunu belirterek Hayal'in adam öldürme ve örgüt üyeliği suçlamalarından cezalandırılmasını, diğer sanıkların da örgüt üyeliğinden ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep ettiklerini bildirdi.

TUNCEL’İN AVUKATI: GÖREVİNİ YAPMIŞTIR
Dink ailesi avukatlarının ardından sanık avukatları esas hakkındaki savunmalarını sürdürdü. Örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmeyen avukatlar, müvekkillerinin beraatını istedi. Erhan Tuncel'in avukatı Erdoğan Soruklu, Tuncel'in bir emniyet istihbarat yardımcı elemanı olarak görevini yaptığını ve cinayeti önceden haber verdiğini söyledi. "Bu suçu ortaya çıkarması gereken kamu görevlileri bütün sorumluluğu müvekkilimin üstüne yıkıyor" diyen Soruklu, savunmasında Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay'ın cinayetten sorumlu olduğunu söyledi. Soruklu, Tuncel'in BBP ile bir bağlantısı olmadığını ifade ederek ısmarlama bir bağlantı yaratıldığını belirtti. Soruklu, savcının esas hakkındaki mütalaasında örgüt bağlantısı ifadelerini kullanması hakkında, "Tuncel, tek bir örgüt üyesidir. O da Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü" diye konuştu.

TUNCEL:  CİNAYETİ ERGENEKON İŞLEDİ
Bir şiir okuyarak savunmasına başlayan Erhan Tuncel üç bölümden oluşan savunmasını okudu.  Yaklaşık 3 saat süren savunmasında Tuncel, Che Guevara, Dostoyevski ve bazı yazarlardan ilginç alıntılar yaptı. Cinayeti masal şeklinde anlatan Tuncel, "Bir varmış, bir yokmuş" diyerek söze başladı.  Ezop üslubuyla anlatmasına gerekçe ise, "Cinayetin üzerinden 5 yıl geçtiği halde hiçbir şeyin değişmemesi" olarak gösterdi. Davada 5 yıl geçmesine rağmen resmi palavralar söylendiğini ifade eden Tuncel, savcının esas hakkındaki mütalaasını ele alarak "Adalet mülkün temelidir yazısı var diyor ama bu sadece yazı değildir, bu birikimdir" dedi. Mütalaadaki üslubun rencide edici ve hukuka aykırı olduğunu ifade eden Tuncel, "Savcı art niyetli diyemem. İyi niyetli hiç diyemem" dedi. Savcının mütalaasında cinayetin Ergenekon ile bağdaştırılmasına atıfta bulunan Tuncel cinayeti Ergenekon Örgütü’nün yaptığını belirterek,  "Ulusalcılık kavramını cezaevinde öğrendim. Veli Küçük, Doğu Perinçek, Doğan Yurdakul gibi isimleri sadece isim olarak tanıyorum. Bunlar sevimsiz kişiler. Onlarla ilgim, ilişkim hiçbir şekilde olamaz" dedi.

‘RAMAZAN AKYÜREK BİR TANEDİR’
Savunmasında Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek’i savunan Tuncel, “Sayın Akyürek istihbarat müdürlüğüne getirildiğinde Ergenekon örgütüne ilk kez o dokundu" diyerek Akyürek ile bu yüzden uğraşıldığını söyledi. Akyürek’in Muzaffer Tekin’e dokunan ilk kişi olduğunu da ifade eden Tuncel, “Ramazan Akyürek gerçekten bir tanedir” dedi.
Tutuklu Gazeteci Nedim Şener’in ‘Kırmızı Cuma’ adlı kitabına da atıfta bulunan Tuncel, Ramazan Akyürek’in görevini yaptığını kaydetti.

Kayıtlara konulan tedbir kararı genişletildi

DİNK cinayetine ilişkin soruşturmayı yürüten savcı Muammer Akkaş, geçtiğimiz duruşma avukatların talep ettiği, cinayetten 5 ay öncesi ve 1 ay sonrasını kapsayan 20 baz istasyonu ve 91 numara hakkında kayıtların korunması için İstanbul 10. Ağır ceza mahkemesine başvurdu. Mahkemeden çıkan kararla kayıtlara tedbir konuldu. Böylece Dink cinayeti davasına bakan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin baz istasyonları hakkında verdiği tedbir kararı genişletilmiş oldu.