TTB'den sağlıkta şiddete karşı açıklama: Sağlık otoritesi yok

DİLAN ŞAHİNBAŞ

Rize-Artvin Türk Tabipleri Birliği, sağlık çalışanlarına yönelik yapılan her türlü şiddete karşı durmak adına basın açıklaması düzenledi. Yeşil Artvin Deneğinde gerçekleştirdiği basın açıklamasında sağlık çalışanlarının her gün maruz bırakıldığı psikolojik, fiziksel ve sözsel şiddete tepki gösterildi. Meslektaşları adına açıklama yapan Psikiyatri Uzmanı Uğur Çıkrıkçılı, sağlık çalışanlarının güvenceli bir çalışma ortamında, yüksek enflasyon ve pahalılığa ezdirilmeyen ücretlerle, emeklerinin karşılığını alarak çalışmak istediklerini vurguladı.

SAĞLIK OTORİTESİ YOK

Aciller başta olmak üzere sağlık hizmet sunumunun her yer ve aşamasında yaygınlaşan şiddetin güven ve meşruluğunu; Türkiye’de yaygınlaşan kutuplaştırıcı-çatışmacı dilden, sağlık sisteminde mobinge varan yönetici-idareci tutumundan, taşeronlaştırma başta olmak üzere güvencesiz çalıştırma modellerinin yaygınlığından aldığını çok iyi bildiklerini ifade eden Çıkrıkçılı, “Dünyanın hiçbir ülkesinde sağlık çalışanlarının öncelikli talebi şiddetin engellenmesi olmadı. Sağlık çalışanlarının emeği bu kadar değersizleştirilip böylesi fiili ve sözlü şiddete maruz bırakılmadı. Dünyanın hiçbir ülkesinde sağlık hizmetini sunan yüzbinlerce insan geçinme telaşının yanı sıra her an şiddete maruz kalabilirim tedirginliği ile işine gitmedi. İş güvenceleri taşeronlaştırma, sözleşmeli, staj vb. adlar altında yok edilmeye çalışılırken, ücretleri güvencesiz performans ve halledip sistemlerine terk edilmedi. Çalışma hakları “güvenlik soruşturmaları” gerekçesi ile ellerinden alınmadı. Mesleki yıpranmadan doğan hakları bu kadar görmezden gelinmedi. Ülkemizin hiçbir döneminde sağlıkta iş barışı bu derece bozulmadı. Ülkemizin hiçbir döneminde yaşanan bunca şiddete ve mağduriyete rağmen sonuç alıcı, caydırıcı adımlar atmayan kendi sağlık çalışanlarına ve çalışanların emeğine bu düzeyde sahip çıkmayan bir sağlık otoritesine rastlanmadı” dedi.

KIRMIZI PAZARTESİLER İSTEMİYORUZ

Ülkede sağlık hizmetini sırtlanmış sağlık meslek mensupları olarak, sürekli şiddete uğrama tedirginliği ile çalışmak istemediklerini, bireysel eksiklik ya da hata yapan sağlık çalışanları hakkında her hizmet kolunda olduğu gibi gerekli şikayetlerin yapılmasının anlaşılabilir olduğunu eğer bireysel kusur varsa hukuki ve mesleki takibat istenebildiğini, ama hiç kimsenin, hiçbir gerekçeyle sağlık çalışanlarına saldırmaya, öldürmeye, taciz etmeye hakkı bulunmadığını belirten Çıkrıkçılı, "Sağlık çalışanlarının sağlık piyasasının şiddete maruz bırakılabilecek dişlileri olarak gören, emeğini, mesleki kimliğini değersizleştiren bu anlayışı esastan reddediyoruz” diyerek buradaki karanlık ve ölümcül tablonun yetkililer tarafından görülmekte olduğunu ama bir türlü harekete geçilmediğini ve sürekli kırmızı pazartesiler’ yaşamak istemediklerini vurguladı.

Sağlık çalışanları olarak , emeklerine ve mesleklerine sahip çıkacaklarını, mücadelelerinde sağlıktaki şiddet iklimini sonlandırarak; görevleri olan sağlık hizmetini şiddetsiz ve barışçıl bir ortamda, aldıkları bilimsel eğitimin gereklerini yerine getirerek ve halkın ihtiyaç duyacağı nitelik ve gereklilikte sunmayı başaracaklarını ifade eden Çıkrıkçılı, “Aldığımız eğitimin, bize yüklenen toplumsal ve kamusal sorumluluğu yerine getirecek,emeğimizin karşılığını alacağız” diyerek açıklamayı sonlandırdı.