Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Leyla Zana’nın seçimden sonra ‘çözüm sürecine’ dikkat çeken sözlerini değerlendiren DEM Parti’nin Eş Başkanlarından Tülay Hatimoğulları, “Leyla Zana bütün Kürt halkının olmasını istediği bir şeyi dile getirdi. Bunun olma koşulları var mı? Savaş ittifakının kurulduğu bir yerde bunu sağlamak bugünden yarına mümkün müdür? Bunu bilemeyiz” dedi. Hatimoğulları, İstanbul seçimleri için de ‘halkların en doğru kararı vereceklerini’ söyledi.

Kaynak: Haber Merkezi
Tülay Hatimoğulları’dan Leyla Zana’nın ‘çözüm süreci’ vurgusuna destek

DEM Parti Eş Başkanlarından Tülay Hatimoğulları, seçim sürecini ve seçimden sonra olabileceği gündeme gelebileceği çözüm sürecine ilişkin değerlendirmeler yaptı.

Gazete Duvar’dan Ceren Bayar’a konuşan Hatimoğulları’na Leyla Zana’nın “Hep beraber seçimden sonra, barış ve özgürlüğün yolunu açacağız” sözleri hatırlatılarak, “Bir çözüm sürecinin başlaması mümkün mü?” sorusu yöneltildi.

“Leyla Zana bütün Kürt halkının olmasını istediği bir şeyi dile getirdi. Bunun olma koşulları var mı? Savaş ittifakının kurulduğu bir yerde bunu sağlamak bugünden yarına mümkün müdür? Bunu bilemeyiz” diyen Hatimoğulları, AKP’nin seçimden sonrası için hayal sattığını belirtti.

Hatimoğulları, şöyle konuştu:

“Bildiğiniz bir şey var; AKP, Kürt halkına 1 Nisan sonrası için bir hayal satıyor. Bunu bir seçim propagandası olarak uyguluyor. '1 Nisan'dan sonra çözüm süreci başlayabilir', '1 Nisan'dan sonra bir şeyler olabilir' mesajını üstü örtük bir biçimde veriyor. Bölgede böyle bir algı yaratıyor.

Bölgede çözüm umudu yaratarak bölgedeki rakibi olan DEM Parti'nin tabanına hitap etmeye çalışıyor. Oysa Kürt sorunu 40 yıldır devam ediyor. Kürt halkı çok acı çekti, Türkiye halkları çok bedel ödedi. AKP de Kürt sorununu seçimden seçime hatırlıyor ve bu dönem de bunu kendi lehine bir propagandaya dönüştürmeye çalışıyor.

Kürt sorunu sadece seçimden seçime hatırlanacak bir şey değildir. DEM Parti olarak biz ve öncülümüz olan partilerimiz, Kürt sorununun çözümünün diyalogla mümkün olduğunu ve bir barış sürecinin inşasının gerekliliğini hep ifade ettik. Şimdi de ifade ediyoruz. Seçimden sonra da ifade edeceğiz.

AKP seçimden seçime Kürt halkına hayal satıyor. Biz onurlu bir barışın inşa edilmesi gerektiğini düşünüyor ve yıllardır bunun için çalışıyoruz. Bunun için de çağrımız çatışmaların bir tarafı olan devlete ve icra makamı olan hükümete olur.”

MUHATTAP ERDOĞAN MI?

Çağrısının Erdoğan’a olup olmadığı sorulan Hatimoğulları, şunları söyledi:

“Evet ama icra makamında olduğu için ona çağrı yapıyoruz. ‘Erdoğan çözer’, ‘Muhatap Erdoğan'dır’ yaklaşımından öte muhatap icra makamıdır. Şu anda icra makamında Erdoğan olduğu için muhatap Erdoğan'dır. Erdoğan gittikten sonra bu sorun çözülmemişse ortaya çıkacak yeni aktörler muhatap olacaktır. Kürt sorununun çözümündeki muhatap devlettir, icra makamıdır, hükümettir. Ve aynı zamanda muhalefetin, siyasal ve toplumsal dinamiklerin oluşması gerekiyor. Bunun için çağrımız aynı zamanda bu kesimlerin tamamınadır.

İcra makamında olduğu için muhatabın Erdoğan olduğunu söylediniz ama Erdoğan ve partisi, MHP ile ittifak halinde. Bu ittifak var olduğu sürece çözüm süreci için adım atılmasının mümkün olmadığı yorumu yapılıyor.

Elbette MHP'nin Cumhur İttifakı'nın içinde olmasının yarattığı kimi etkiler var. Fakat bu konuda bütün suçun MHP'ye atılması da doğru değil. Bu otoriter faşist rejim, AKP öncülüğünde inşa edilmiştir. MHP'nin bu konudaki yaklaşımı zaten apaçık ortada. AKP kendini MHP'nin bu özellikleriyle temize çıkarmaya kalkmamalı. Sürecin bu hale gelmesinde eş değer şekilde sorumludur.

Biz bu konuda çağrılarımızı açıktan yaptık, hem iktidara hem de muhalefete. Vakit daha da geç olmadan Kürt sorununun çözümü konusunda herkes elini taşın altına koymalıdır.”

AKP’YLE GÖRÜŞME VAR MI?

AKP ile herhangi bir görüşmenin olup olmadığı sorulan Hatimoğulları, “Çözüm konusunda AKP ile siyasi bir görüşme olmadı.”

İSTANBUL’DA OYLAR İMAMOĞLU’NA KAYAR MI?

DEM Parti'den CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu'na oy kayışı olabileceğine yönelik yorum ve anketleri değerlendiren Hatimoğulları, “DEM Parti’nin oylarının İmamoğlu'na kayma ihtimali var mı?” sorusuna da yanıt verdi. AKP'nin İBB adayı Murat Kurum'u eleştiren Hatimoğulları, şunları söyledi:

“İstanbul'da inanılmaz bir hayat pahalılığı ve yoksullaşma söz konusu. Öte yandan Kanal İstanbul tepkisi çok büyük. Kanal İstanbul Erdoğan'ın öyle kolay vazgeçeceği bir proje değil. Çünkü bu proje bir rant kapısı. Aynı zamanda Montrö Sözleşmesi'ni de ilgilendiren bir proje. Yani siyasal ve stratejik anlamı var. Tüm bunların yanında deprem İstanbul için çok büyük bir tehlike. Bu tehlike bu kadar yakınken rantçı bir ismi aday yapıyorsunuz. Anladığı tek iş şantiye ve rantiye olan bir aday. Tablo böyleyken ben İstanbul halklarının en doğru kararı vereceğine inanıyorum.”

'AKP'NİN SEÇMEN KAYDIRMALARI CİDDİ TEHLİKE'

Kayyım atanan belediyeleri kolayca alabileceklerini belirten Hatimoğulları, seçmen kaydırmalara dikkat çekerek şunları söyledi:

“Kayyım atanan belediyelerimizi kolaylıkla alabileceğimizi görüyoruz. Tabii AKP'nin seçmen kaydırmaları bizim için ciddi bir tehlike. Bunu bertaraf etmenin iki yolu var. Birincisi bize bugüne kadar hiç oy vermemiş olan kesimleri DEM Parti'ye oy vermeleri konusunda ikna etmek. İkincisi ise azımsanmayacak düzeyde olan işçi göçüne, öğrencilere odaklanmak.

Burayı biraz açmak istiyorum. Kürt illerini yatırımsız, fabrikasız, istihdamsız bıraktılar, tarım ve hayvancılığı merkezi politikayla bitirdiler. Bu, doğrudan bölgeye yansıdı ve bölgede çok derin bir yoksulluk oluştu.”