Türkiye, BM toplantısında: Kadın planlarımız inşallah gerçekleşecek

Birleşmiş Milletler (BM) Kadına Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) Komitesi, dün Türkiye’deki mevcut durumu değerlendirdi. Periyodik raporun tartışıldığı toplantıda, Türkiye delegasyonu, mevzuata dikkat çekerek uygulamalara ilişkin soruları yanıtsız bıraktı.

Diken'den Burcu Karakaş'ın haberine göre kadının İnsan Hakları – Yeni Çözümler Derneği (KİH-YÇ), Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı ve Kadın Emeği ve İstihdamı Girişimi (KEİG) tarafından yayınlanan açıklamada, CEDAW maddeleri kapsamında ülkelerin kadına yönelik ayrımcılık konusunda geldikleri durumun dört yılda bir gözden geçirildiği, sözleşmeye 31 yıldır taraf olan Türkiye’nin de bu sene yedinci kez komite tarafından değerlendirileceği belirtildi.

New York’taki toplantıyı takip eden sivil toplum örgütleri, CEDAW toplantısında yapılan tartışmaları sosyal medya hesaplarından kamuoyu ile paylaştı.

CEDAW komitesi, Türkiye tarafından yapılan sunumun ardından delegasyona sorular yöneltti. Kadın Bakanlığı’nın kapatılması ile kadın gazetecilere ve aktivistlere yönelik tavrı gündeme getiren komite, sözleşmenin yargı kararlarına yansımamasını eleştirdi. Türkiye delegasyonu, cinsel yönelim de dahil olmak üzere hiçbir şekilde ayrımcılık yapılmadığını, aksine ayrımcılık karşıtı politikalar izlendiğini, sözleşme hükümlerinin uygulanmasına ilişkin birçok emsal yargı kararı olduğunu savundu.

Uygulama konusunda sessiz kalındı

Komite, Türkiye’deki kürtaj ve genital muayene uygulamalarına dair sorular yöneltmesine karşın yetkililer uygulamalara değinmeyerek yalnızca mevzuattan örnekler vermekle yetindi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın sivil toplum örgütleri ile işbirliği konusunda yaşanan sıkıntılar da toplantıda konuşuldu. Komite üyeleri sivil toplum örgütlerinin ‘çok önemli bir paydaş’ olduğunu söyleyen Türkiye delegasyonuna, sivil toplum kuruluşlarının ‘laik-dini yakınlıklara bakılmaksızın dahil edilmesi’ konusunda uyarıda bulundu. Delegasyonun buna yanıtı ise “Sivil toplum çalışmalarında aktif katılıma dikkat ediyoruz. Bundan sonra daha fazla önem göstereceğiz” oldu.

Kadının sadece ailenin parçası gibi görülmesinin endişe verici olduğunu söyleyen CEDAW komitesinin, “Laiklik hala ülkenizin temel ilkelerinden biri mi”, “Boşanma Komisyonu raporunda tecavüz vakalarında arabuluculuk gibi tehlikeli konuların yasalaşması söz konusu mu” soruları Türkiye delegasyonu tarafından yanıtsız bırakıldı.

‘48 milyon dolar bütçe’

Delegasyon, bakanlığın kadına karşı şiddet konusunda 48 milyon dolarlık bir bütçesi olduğunu açıkladı. Kadının siyasi ve kamusal hayata katılımı konusundaki soruya delegasyonun yanıtı ise “Kadınların siyasi temsili artmakta. Anlık geçiş dönemlerinde farklılıklar oluşmakta. Şu anda 81 kadın milletvekili ile yüzde 15’lik bir oranla kadın temsili sağlanıyor. Bir sonraki dönemde inşallah bu oranın 20’lere, 25’lere çıkması için planlarımız var. İnşallah onları gerçekleştiriyor olacağız” oldu

CEDAW komitesi toplantı sırasında, insan hakkı ihlallerine ilişkin sorular da yöneltti. Ancak Türkiye delegasyonu bu soruları, “Kaynaklarınız güvenilir değil” diyerek yanıtlamayı reddetti. “Güneydoğu’da cinsel şiddet bir silah olarak mı kullanılıyor” sorusu da yanıtsız bırakıldı.

‘Haksız tahrik uygulamaları minimuma indi’

Komite ayrıca, 4+4+4 eğitim sistemi nedeniyle kız çocuklarının ya okulu bırakmak ya da imam hatiplere gitmek zorunda kaldıklarına dikkat çekti. Kadın cinayetlerine ilişkin yargı kararlarına dair soruya ise, “Haksız tahrik uygulamalarının minimuma indiği görülmekte” cevabı verildi.

İki gün süre verildi

Toplantıya katılan sivil toplum örgütlerinden KİH-YÇ, muhafazakarlık kisvesi altında geleneklerin kadınlara karşı ayrımcılığa bahane olarak kullanıldığını, siyasi söylemin kadınların hayatına ‘de facto’ olarak etki etkilediğini, yeterli veri toplanmadığını ve toplanan verilerin de kriterlere göre ayrıştırılmadığını ifade etti. CEDAW komitesi, Türkiye delegasyonuna yanıt vermediği soruları yazılı olarak yanıtlaması için 48 saat süre verdi.