Türkiye, organ mafyası üssü oldu

BELGİN TORAMAN ANKARA
Organ naklinde vericinin sınırlı, ihtiyaç sahiplerinin ise fazla olması sebebiyle organ mafyası bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de güçleniyor. Dünya genelinde hızla gelişen, büyüyen ve profesyonelleşen organ ticareti merkezleri arasında Türkiye, merkez konumuna geldi. Fakir ülkelerden zenginler ülkelere doğru olan bu trafikte Türkiye köprü konumunda. Uluslararası İnsan Hakları Örgü-tü'nün raporuna göre, fakir ailelerden bin dolara satın alınan böbrekler, Avrupa'da ihtiyaç sahiplerine 200 bin dolardan satılıyor.

BİNLERCE KİŞİ BÖBREK BEKLİYOR
Yasal boşluklar, mafyanın gözünü karartmasına olanak sağlıyor. Avrupa'da 120 bin, Türkiye'de ise yaklaşık 32 bin böbrek hastası diyalize bağlı bir şekilde yaşamını sürdürüyor. Avrupa'da 40 bin, Türkiye'de ise 7 bin hasta, böbrek nakli için sırada bekliyor. Bu manzara, organ ticaretini ve mafyasını çekici hale getiriyor. İnternet artık, organ satışına aracı oluyor. Her gün onlarca kişi 'ihtiyaçtan' organlarını satışa çıkarıyor. Yoksulluk ve çaresizlikten her gün onlarca kişi ilan vererek böbrek, karaciğer ve kornealarını, 10 bin dolar ile 150 bin dolar arasında satılığa çıkarıyor. Yasal olmayan bu satış, sanal ortamda kendine büyük pazar buluyor. Organ mafyası ve simsarlar da 'organ satışı'ndan paylarını alıyor. Simsarlar, aracı konumda organ pazarlamacılığı yaparak, büyük kazanç elde ediyor.

ÇİN LİSTE BAŞI
Uluslararası İnsan Hakları Örgütü'nün raporuna göre, organ ticareti listesinin başında Çin var. Çin'i Pakistan, Irak, İran ve Türkiye izliyor. Türkiye, organ ticaretinde üs olarak kullanıldığı için listenin üst sıralarında yer alıyor. Organ kaçakçılığı listesinde bulunan diğer ülkeler ise Hindistan, Filipinler, Moldov-ya, Ürdün, Pakistan, Malezya, Peru ve Güney Afrika. Türkiye'de organ mafyasının hedefinde, sokak çocukları ve özürlüler var. Türkiye'de hastanelere günde onlarca kişi böbreğini satmak için başvuruda bulunuyor. Çoğu yoksul aile, organ satışından kazanacağı paraya muhtaç yaşıyor.