Tek taraflı ücretsiz izin uygulamasına karşı isyan büyüyor. Sinbo Fabrikası’nda sendikalı oldukları için ücretsiz izne çıkarılan işçiler beş gündür direnişte. Gebze’de direnen metal işçileri ise salı günü Ankara’ya yürüyüş başlatıyor.

Ücretsiz izin köleliğine son

Sevgim Denizaltı

Pandemi nedeniyle nisan ayında yapılan ve patronlara istedikleri kadar işçiyi tek taraflı (işçinin onayını almaksızın) ücretsiz izne çıkarma hakkı tanıyan yasal düzenlemeye karşı mücadele büyüyor. Ücretsiz izne çıkarılan ve günde 39 lirayla yaşamak zorunda bırakılan işçilerin sayısı 2 milyonu geçti. Öte yandan çok sayıda işyerinde patronlar bu uygulamayı, sendikalaşan işçileri cezalandırma aracı olarak kullanılıyor.

İstanbul Haramidere’deki Sinbo Fabrikası da bu işyerlerinden biri. Küçük ev aletleri üreten, 500’den fazla işçinin çalıştığı fabrikada, Tüm Otomobil ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS) üyesi 6 işçi, 11 Eylül’de iki ay süreyle ücretsiz izne çıkarıldı. Sürenin dolmasının ardından işçilere tebligat gönderen firma, ücretsiz izni iki ay daha uzattığını duyurdu. İşçiler, 18 Kasım’dan beri fabrikanın önünde direniyor.

NE HİJYEN VAR NE ÖNLEM

Dilbent Türker, direnişteki 3 kadın işçiden biri. 3 yıldır Sinbo’da çalışan Türker, neden sendikalı olduklarını şu sözlerle anlatıyor:

“Çalıştığım 3 yıl boyunca maaşımı hiç zamanında ve tam olarak alamadım. Ya geç verirler ya eksik, bazen üç dört taksitle… Bu nedenle sendikalı oldum. Sendikamızla verdiğimiz mücadelenin sonucunda nispeten maaşlarımız zamanında yatmaya başladı.”

Sorunlarının maaşla sınırlı olmadığını söyleyen Türker, kendilerine sağlıklı bir çalışma ortamının sağlanmadığını da belirtiyor. Dediğine göre fabrikada temizlik personeli bile yok. Her gün bir işçi, lavaboları temizlemesi için görevlendiriliyor: “Pandemi başlayınca hijyene biraz daha önem verirler diye düşünmüştük ama tam tersi oldu. Bu yüzden salgın hızla yayıldı.”

EN AZ 200 VAKA

TOMİS’in verdiği bilgilere göre, fabrikada salgının başladığı mart ayından bu yana 200 vaka çıktı. Temaslı işçilere test yapılmadığını, hatta kendi imkânlarıyla hastaneye gitmeleri için izin dahi verilmediğini belirten Türker, “Gerçek vaka sayısını bilemiyoruz. Ama ben şu anda fabrikada çalışan işçilerin yarısında virüs olduğunu tahmin ediyorum” diyor.

Tüm bu hak ihlallerinin son bulması için TOMİS’te örgütlendiklerini dile getiren Türker, “Bu nedenle ücretsiz izne çıkarıldık. Ücretsiz izindeki 6 işçinin tamamı sendikalı. Salgını gerekçe gösterdiler ama bu doğru değil. Bizi gönderdikten sonra bir ay içinde neredeyse 100 yeni işçi alındı fabrikaya. Bunun yanında taşeron/günlük yevmiyeyle çalışan işçiler de alındı. Üretim ve fazla mesailer arttı. Böyle salgın önlemi mi olur?” diye soruyor.

2 AY SİGORTASIZ ÇALIŞTIM

İşçiler, ücretsiz izinde oldukları 2 ay boyunca neler yaşadılar, nasıl geçindiler? Türker, bu soruya “Sigortasız gündelik işlerde çalıştık” yanıtını veriyor; “Borçlarım kat kat arttı, bankalar sürekli ihtar gönderiyor. Ücretsiz izinden önce de kısa çalışma kapsamındaydık; yani aylardır sigorta primim tam yatmıyor. Yaşam koşullarımız zaten ağırdı, şimdi daha da ağırlaştı.”

YASA İPTAL EDİLSİN

Tek taraflı ücretsiz izin uygulaması, “koronavirüs salgını nedeniyle geçici süreliğine kapatılan ya da çalışma süreleri azalan, faaliyetleri kısmen de olsa imkânsızlaşan işyerlerinin zararlarını azaltmak için” 17 Nisan’da yürürlüğe sokulan yasayla başlamıştı. Dilbent Türker, öncelikli taleplerinin bu yasanın derhal iptali olduğunu belirterek, “Biz bu yasanın kaldırılması için sonuna kadar mücadele edeceğiz” diyor.

Sinbo’da 5 yıldır çalışan Ferdi Çolak da yalnızca kendileri için değil, tüm işçi sınıfı için direndiklerini dile getiriyor. Ücretsiz izindeyken yevmiyeli paketleme işinde çalıştığını anlatan Çolak, “Ayda bin 1168 lirayla kim yaşayabilir? Bunun adı kölelik, başka bir şey değil. Patronlar devlete de yalan söylüyor. Bizi ücretsiz izne gönderiyorlar ama yeni işçi alıyorlar. Biz burada direniş çadırındayken insanlar önümüzde form dolduruyor her gün” diye konuşuyor.

İŞÇİLERİN TALEPLERİ

TOMİS Yönetim Kurulu Üyesi Onur Eyidoğan, direnişin taleplerini şöyle sıralıyor: “Öncelikli talebimiz ücretsiz izin uygulamasının kaldırılması. Ücretsiz izne çıkarılan işçilerin derhal geri çağrılmasını ve sendikal faaliyetimize yönelik baskının son bulmasını istiyoruz. Fabrikada Covid-19’a karşı daha ciddi önlemlerin alınmasını; özellikle kadın işçilere yönelik mobbing ile sözlü, fiziki ve psikolojik tacize son verilmesini talep ediyoruz.”

***

Metal işçileri Ankara’ya yürüyecek

Systemair HSK, Özer Elektrik ve Baldur fabrikalarında Birleşik Metal-İş Sendikası’nda örgütledikten sonra tazminatsız işten çıkarılan ya da ücretsiz izne gönderilen işçiler salı günü Ankara’ya yürüyüş başlatıyor. Sendikanın Gebze şubesi önünden saat 10.00’da başlayacak yürüyüş, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde yapılacak açıklamayla sona erecek.