Ülkenin AKP’den kurtulması gerek
DEM Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Eş Başkan Adayı Murat Çepni yerel seçim sürecini değerlendirdi. Çepni, “AKP’nin çözüm gibi bir derdi yok. Darbeci bir geleneğin temsilcisi. AKP’den kurtulmamız gerek” dedi.
Asena TUNCA
İstanbul’da aday çıkarma kararının ardından zaman zaman hem muhalefetin hem de iktidarın söylemlerine maruz kalan DEM Parti’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eş Başkan Adayı Murat Çepni seçim sürecini BirGün’e değerlendirdi.
Mayıs seçimlerinin etkisinin toplumun tüm kesimleri için ağır olduğunu belirten Çepni, “Herkes AKP – MHP rejiminin yenileceğini umuyordu, bunun yarattığı bir ruh hali var. Bir diğeri de geliştirilen ittifaklara da inanç zayıflamış oldu. İttifaklar başarılı olmayı bırakın, dağınık haldeler. Demokrasi istiyorsak demokrat olmak lazım. AKP siyaseti karşısında demokrasinin kazanmasının yolunun bu olduğunu deneyimlemiş olduk” dedi.
ADAYLARIMIZI ÇIKARMAMIZ GEREKTİĞİNİ ANLADIK
Yürüttüğümüz siyasetin yanlış olmadığını gördük ancak hedeflerimize ulaşamadık” diyen Çepni, şunları aktardı: “DEM Partililerin çıkardığı sonuçta kendimize oy vermemiz ve kendi siyasetimizi örgütlememiz gerektiği oldu. Üçüncü yol siyasetini örgütleme kararı olarak İstanbul açısından aday çıkarma kararı aldık. Meselenin çok sayıda boyutu var. Kent uzlaşısı ile demokrasi ittifakı ile ilişkisini ölçmeliyiz. DEM Parti – HDP programı ezilenlerin demokrasi talebiyle bir araya geldiği birleşik, kongre sistemli bir parti. Bu demokratik halk ittifakı niteliği taşıyor. Demokrasi ittifakı olarak buna dayalı bir siyaset geliştirdik. Millet ve Cumhur İttifakları vardı. Cumhur’a göre siyasetsizleştirme üzerine kuruluydu, Millet ise restorasyon çizgisindeydi. AKP’yi yaratan siyasi koşullarla mücadele etmek yerine, AKP’nin kimi aşırılıklarını parlamenter düzen içerisinde restore etmeyi tercih ettiler. Görüldü ki demokrasi özgürlük vaat edenler perişan haldeler. Bu sadece seçim başarısızlığı değil umudu ortadan kaldırdılar. Bizim partimiz açısından çıka sonuç biz demokrasi istiyoruz, ancak bunun için dolduramıyoruz. Kendi adaylarımızla çıkıp kent uzlaşısı sağlayalım. Tüm inisiyatifi de bu noktada yerellere bıraktık.”
İKTİDARIN ENSTRÜMANLARINI ELİNDEN ALMALIYIZ
Salt bir AKP karşıtlığının çözüm olmadığını belirten Çepni, şu ifadelere yer verdi: “AKP karşıtlığı herkesi kesmiyor, AKP karşıtlığından tek başına bir demokrasi de gelişmiyor. AKP’nin enstrümanlarını elinden almalıyız. AKP’nin arka bahçesi gibi görülür Karadeniz. Peki bu insanların neden AKP’ye o kadar oy veremediğini sorgulamadığımız koşullarda politik ilişki kuramıyoruz. Şovenizmle arkasında hizaya giriyorlar. Demokrasi bilincini halkımızda oluşturamadığında kuru bir AKP karşıtlığı kalıyor.
DİL SÜRÇMESİ İLE GEÇİŞTİRİLEMEZ
CHP Afyonkarahisar Belediye Başkan Adayı Burcu Köksal’ın ‘Belediye kapısından içeri DEM Parti giremez’ açıklamasına da değinen Çepni, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Köksal’ın açıklamalarına şaşırmadım. DEM Parti derken Kürtleri kast ediyor. Kaldı ki Kürtler sevilmesi gereken insanlar olmayabilirler. Mutlak kötülük iyilik yok. Mesela ulusal, kolektif hakların olması meselesi. Örneğin en büyük Kürt kenti olan İstanbul’da Kürtlere yönelik çalışmalar yapılıyor mu, engelleri ortadan kaldırıyor musunuz? Kayyumla ilgili de açıklamalar yapıldı. Kayyum politikası tüm Türkiye’de uygulanıyor. Burcu Köksal’ın açıklaması bir siyasi eğilimin dışavurumu. Demokrasi ve özgürlükler gerçek mücadele ile kazanılabilir. Özgür Özel ve İmamoğlu açıklamalar yaptı ama dil sürçmesi demek, toplamaya çalışmak yeterli midir? Çünkü bu tutum istisna değil.”
AKP’YE İNANMAK EŞYANIN TABİATINA AYKIRI
Çepni konuşmasını şöyle sürdürdü: “AKP’nin çözüm gibi bir derdi yok. AKP’nin kendisi bir kayyum siyasetidir. Darbeci bir gelenektir. Kendi anayasasını ve çözümsüzlükten beslenir Cumhur İttifakı. AKP’nin demokrasi sorununu çözeceğine inanmak eşyanın tabiatına aykırı. Kürt sorunun çözümü Kürtlerin derdi değil tek başına. Kayyuma karşı mücadele de keza toplumsallaşmadı. İstanbul Sözleşmesinde “HDP doğru diyormuş” dendi. Demokrasi güçlerinin çözüm iradesini ortaya çıkarmalıdır. Devrimcilerin ve sosyalistlerinin Kürt Sorunu çözümü konusunda cesur bir tavır ortaya koymadıkları mühletçe iktidarlar en fazla oyalarlar. Toplumsal talebin açığa çıkmasını sağlamak gerekir. “Erdoğan çözer” gibi ifadelerde kast edilen sorunun devlet sorunu olduğu, parti sorunu olmadığıdır”
İSTANBUL İDDİAMIZ VAR
“Meral Danış Beştaş Yoldaş ile İstanbul’da iddialıyız” diyen Çepni, “İstanbul, yoksul, kadın, genç, halklar kenti. İstanbul’da büyük bir tabanımız var. Amacımız kendi kitlemizi, yan yana omuz omuza getirip paradigmamızı en güçlü şekilde yansıtmak. Alabileceğimiz en yüksek oyu alarak bu kentte ezilenlerin yoksulların siyasi iradesini açığa çıkarmak istiyoruz. DEM Parti’nin elde edeceği başarı ne kadar yüksek olursa yoksulların, kadınların daha etkili temsiliyetinin ortaya çıkacağına inanıyoruz. 1 Nisan’dan sonra her şey aynı olacak bizim için. Bir önceki seçimlerde baktık ki gizli mutabakatla karşı karşıya geldik. AKP’den kurtulmak istiyoruz. AKP’den bizim kadar zulüm gören yoktur. Bunu AKP’den kurtulmak isteyen CHP tabanına da laiklik hassasiyetine sahip halkıma da söylerim. AKP yöntemleri ile mücadele etme şansına sahip değiliz” ifadelerine yer verdi.