Baş

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İspanya'da türbanı çıkışı ile bugünlere gelinen süreçte üniversiteler ayaklanmış durumda. Türbanın serbest bırakılması yönündeki anayasa değişiklik planının Meclis'te görüşüldüğü gün Üniversitelerarası Kurul da (ÜAK) Ankara'da bir araya geldi. ÜAK'ın olağanüstü toplantısı sonrasında açıklanan bildiride, türban konusunda anayasa ve yasalarda yapılmak öngörülen değişikliklerin Cumhuri-yet'in laiklik ilkesini ortadan kaldırma çabalarını artıracağı" savunularak, "Bu değişiklikler sonunda üniversitelerimizin akılcılık ve bilimsel mantıktan uzaklaşması ve Türkiye Cumhuriyeti'nin din devletine dönüşümü kaçınılmaz olacaktır" denildi.

ÜAK Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, ODTÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantının ardından "Kamuoyuna Duyuru" başlıklı bildiriyi okudu. Bildiride "Din ve vicdan özgürlüğünü sağlamak amacıyla yapılmak istendiği ifade edilen anayasa değişikliğinin tüm kamu kurumlarını ve kamusal alanı da içine alacak bir değişiklik olduğu değerlendirilmektedir. Değişikliklerin yalnızca üniversite öğrencilerini kapsayacağı varsayımı tamamen geçersiz, öngörüsüzlük ve gerçeği saptırmaktır. Anayasa değişikliği olmadan türbanın tüm kamu kurumlarına yayılması isteğinin bazı yetkililer tarafından sıkça ifade edilmeye başlanması da bu değerlendirmemizi doğrulamaktadır. Üniversiteler, inançların değil, bilimsel özgürlüğün yaşanacağı yerler olup, esas ayrımcılık ve etik olmayan davranışın üniversitelerimizde türbanla eğitim başladıktan sonra olacağına kuşku yoktur. Öğrenciler türbanlı ya da türbansız olmalarına göre ayırt edilip edilmediklerini ancak bundan sonra yaşayabileceklerdir" denildi. Bildiride anayasa taslağı hazırlama komisyonu üyeleri de uyarıldı.

YÖK BAŞKANI'NDAN TEHDİT
ÜAK toplantısı öncesi YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan'ın türban konusunun Kurul'un alanına girmediği ve "Telafisi zor hukuki sorunlara yol açacak" uyarısı geldi. Üniversitenin, özgür beyinlerin buluştuğu ve yarıştığı ortamın adı olduğunu vurgulayan YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan ancak rektörlerin türban konusunu görüşümeyeceğini söyledi. Özcan, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'na göre Üniversitelerarası Kurul'un akademik bir organ olduğuna işaret

ederek, kurulun kanunda açıkça belirtilen akademik görevleri yapmakla sorumlu olduğuna değindi. Üniversitelerarası Kurul'un, ancak ilgili kanunda belirtilen konularda çalışmalar yapmak amacıyla toplanabileceğini belirten Özcan, "Bir konunun ülke gündeminde önemli yer alması, tutması onun yasal olarak yetki kapsamı dışında kalan kurallarla, kurullarda görüşülmesine meşruiyet sağlamaz. Kanunla belirtilen akademik konuların dışındaki ülke sorunlarının tartışılacağı yer bu kurul değildir. Üniversitelerarası Kurul'un sorumluluk kapsamına girmeyen konuları gündemine alması yalnızca kurulun saygınlığını azaltmayacak, aynı zamanda telafisi zor hukuki sorunlara da yol açacaktır" diye tehdit etti. Özcan'ın konuşmasının ardından salonda bulunan ODTÜ'lü öğretim üyeleri "Türkiye laiktir laik kalacak" sloganı atarak, dışarı çıktı.

Bu arada YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, üniversitelerde kılık kıyafet konusunun değerlendirileceği ÜAK'ın olağanüstü toplantısı için ODTÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde gazetecilerin "toplantıya katılmamaları için rektörleri aradığı" iddialarını hatırlatması üzerine, "Sicil amiriyim her zaman ararım" yanıtını verdi.

DESTEKÇİLER DE ÖRGÜTLENİYOR
Öte yandan bir grup akademisyen tarafından, "Öğretim üyelerinden üniversitede özgürlük bildirisi" başlıklı metin imzaya açıldı. Bildiriye imza veren öğretim üyeleri arasında Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Levent Köker, Selçuk Üniversitesi'nden Doç. Dr. Şaban Çalış, Bilgi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ali Nesin, Bilkent Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ümit Cizre, ODTÜ'den Prof.Dr. Elisabeth Özdalga, Bahçeşehir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Eser Kara-kaş, Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Naci Bostancı, Prof. Dr. Mümtazer Türköne ile Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Atilla Yayla da yer alıyor.