‘Üniversitemizin üzerindeki gölge kalksın’
İSTANBUL- YÖK’ün en yüksek oy alarak seçimi kazanan ressam Prof. Yalçın
İSTANBUL- YÖK’ün en yüksek oy alarak seçimi kazanan ressam Prof. Yalçın Karayağız’ı rektör atamaması ve Cumhurbaşkanı’nın da, seçimi kaybeden “YÖK’ün adayını” onaylaması üzerine, İstanbul’da 123 yıllık Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde yaşanan huzursuzluk büyüyor. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde YÖK’ün yaratttığı “Rektrölük krizi”ne yönelen tepkiler Üniversite dışına taştı. Üniversite mezunları da Üniversitelerine dayatılan anti-demokratik uygulamayı kınıyorlar. 
[ HABER: Yalçın ERGÜNDOĞAN ]
[ HABER: Yalçın ERGÜNDOĞAN ]Üniversitenin mezunlarından oluşan “Hafriyat Grubu”: “Üniversitemiz üzerindeki gölge kaldırılmalı. Görev süresi dolmakta olan sayın Cumhurbaşkanı’ndan bu ‘yanlışlığı düzelterek’ görevini tamamlamasını rica ediyoruz” diyor.
Öğretim üyeleri ve öğrencilerin başlattıkları, “Cumhurbaşkanı’na Mektup” kampanyası da sürüyor. E-posta zinciri haline de dönüşen kampanyayla Cumhurbaşkanı’ndan hatayı düzeltmesi isteniyor...
Öğretim üyeleri ve öğrencilerin başlattıkları, “Cumhurbaşkanı’na Mektup” kampanyası da sürüyor. E-posta zinciri haline de dönüşen kampanyayla Cumhurbaşkanı’ndan hatayı düzeltmesi isteniyor...
'SEÇİMİ KAYBEDEN REKTÖR ATANINCA...'
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ( MSGSÜ )’nde yapılan Rektörlük seçimini kazanan ressam Profesör Yalçın Karayağız’ı beklerken, seçimi kaybeden Prof. Rahmi Aksungur’un YÖK tarafından rektör atanması ve Cumhurbaşkanı’nın da atamayı onaylaması Üniversitede öğretim üyeleri ve öğrenciler arasında büyük sarsıntı yaratmıştı. Seçilemeyenin “Rektör” atanması üzerine Üniversitede öğrencilerin ve öğretim üyelerinin alışılagelmişin dışındaki sanatsal tepkiyle harmanladıkları eylemleri sürüyor. [ Bknz. YÖK demokrasisi: Seçilen değil, seçilemeyen Rektör oldu ] Üniversite bahçesi ve çevresinde siyah giysilerle öğretim üyelerinin ‘performans’ gösterileri, öğrencilerin üzerinde “Sabah 09.00- Akşam 17.00 biz memur değiliz, seçilmiş Rektörümüzü isteriz” yazılı kravat eylemlerinin yanı sıra tepkiler ve eylemler bu kez Üniversite dışına çıktı.
Kentin, yerelliğin odak noktası olduğu bir yaklaşım geliştiren, akademik sanat çizgisinin dışına çıkan, sivil ve sokağa yatkın olarak kendilerini tanımlayan; resim, heykel, karikatür, enstalasyon gibi dallardaki sanatçıların bir araya geldiği bağımsız sanatçı inisyatifi “Hafriyat Grubu” da MSGSÜ’ndeki keyfi rektör atamasına tepkilerini ilk gösterenlerden. Çoğunluğunu Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ( MSGSÜ ) mezunlarının oluşturduğu HAFRİYAT; “biz hangi Üniversitede olursa olsun, zaten varlığı demokrasi dışı bir dönemin ürünü olan YÖK’ün bu tür anti-demokratik uygulamalarına karşı dururduk. Ama bu kez olay içinden çıktığımız Üniversitemizde yaşanınca, durum bizim için daha da yakıcı hale geldi. Özel duyarlılık taşımamız da doğal. Grubumuzda okullu olmayan alaylılar da var ama, bir çok arkadaşımız da bu Üniversitede ya öğretim üyesi ya da görevlisi” diyor.
“CUMHURBAŞKANI, YANLIŞLIĞI DÜZELTİP DE GİTSİN”
10 yıldır biraradalıklarını sürdüren “Hafriyat”ı oluşturanlardan Mustafa Pancar ( MSGSÜ Temel Eğitim öğretim görevlisi ), Doç. Caner Karavit ( MSGÜ Temel eğitim öğretim üyesi ), Doç. Hakan Gürsoytrak ( MSGSÜ temel Eğitim Öğretim üyesi ), Antonio Cosentine (ressam), Neriman Polat ( sanatçı ), İrfan Önürmen ( MSGSÜ Öğretim görevlisi ), Mehmet Erdener, Tan Cemal Genç, Nalan Yırtmaç, Ceren Aykut ( Ressam ) , Manuel Çıtak, Eyüp Öz ( Heykeltraş ), Charlie, Erim Bayrı ( Heykeltraş ), Ertuğrul Doğan, Kubilay Dağbatıran ( Öğretim Görevlisi ) ve Veysel Gençten ( Fotoğraf sanatçısı ); “Bir sanat eğitim kurumu olarak, demokratik, şeffaf ilişkileri önemseyen bir yapıda olunması gerekirken, Üniversitemizde yapılan demokratik seçim sonuçlarına YÖK tarafından uyulmaması bizi çok rahatsız etti” şeklinde tepkilerini dile getiriyorlar.
“Hafriyat Grubu” yaptıkları ortak açıklamalarına şunları ekliyorlar: “Üniversitede oluşan iradenin hiçe sayılması, insanları baskı altına almaktır. Prof. Yalçın Karayağız seçimi kazanmıştır ama rektör atanmamıştır. Bu neyle açıklanabilir? Seçimlerin YÖK tarafından adeta bir ‘oyun’a dönüştürülmesi, bizlerin de ‘figüran’ olarak kullanılması onur kırıcı, saygınlığı yok edici bir durumdur. Varmış gibi gösterip, kimsenin insanları demokrasiden soğutmaya hakkı yok. Özgür iradeleri ile yönetimlerini belirleyemeyen akademik kadronun burukluğu, eğitimlerine de yansıyacaktır kaçınılmaz olarak. Oy kullanan öğretim üyelerimizi, daha aktif olarak oylarına sahip çıkmaya, tepkisiz ve sessiz kalanları da tepki göstermeye çağırıyoruz. Özgürlük ve özgür iradeye saygı olmayan yerde sanat filizlenmez. Üniversitemiz üzerindeki gölge kaldırılmalı. Görev süresi dolmakta olan sayın Cumhurbaşkanı’ndan bu ‘yanlışlığı düzelterek’ görevini tamamlamasını rica ediyoruz!...”
CUMHURBAŞKANI’NA MEKTUP KAMPANYASI
Öte yandan, MSGSÜ öğretim üyeleri ve öğrencilerinin başlattığı "Cumhurbaşkanı'na Mektup" kampanyası da sürüyor. Edindiğimiz bilgilere göre, kampanyayı yürüten Üniversiteliler, duyarlı yurttaşları da, dolaştırdıkları metne, Ad /
Soyadı/ Meslek bilgilerini de ekleyerek Cumhurbaşkanı'na faks ya da e-posta ( cumhurbaskanligi@tccb.gov.tr ) yoluyla göndermeye çağırıyorlar.
”Sayın, Ahmet Necdet Sezer, Cumhurbaşkanı / Ankara.
Üniversitemiz, rektörlük oylamasında Prof. Yalçın Karayağız’ı seçti. YÖK Üniversitemizin iradesine aykırı olarak, sizin onayınıza O’nu değil başkasını sundu. Siz de onayladınız. Bu yanlışlığı düzeltmenizi rica ediyoruz. Saygılarımızla…"
Haber: Yalçın Ergündoğan ( yalcin.ergundogan@gmail.com )
( 18 Ocak 2007, BirGün gazetesi )
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ( MSGSÜ )’nde yapılan Rektörlük seçimini kazanan ressam Profesör Yalçın Karayağız’ı beklerken, seçimi kaybeden Prof. Rahmi Aksungur’un YÖK tarafından rektör atanması ve Cumhurbaşkanı’nın da atamayı onaylaması Üniversitede öğretim üyeleri ve öğrenciler arasında büyük sarsıntı yaratmıştı. Seçilemeyenin “Rektör” atanması üzerine Üniversitede öğrencilerin ve öğretim üyelerinin alışılagelmişin dışındaki sanatsal tepkiyle harmanladıkları eylemleri sürüyor. [ Bknz. YÖK demokrasisi: Seçilen değil, seçilemeyen Rektör oldu ] Üniversite bahçesi ve çevresinde siyah giysilerle öğretim üyelerinin ‘performans’ gösterileri, öğrencilerin üzerinde “Sabah 09.00- Akşam 17.00 biz memur değiliz, seçilmiş Rektörümüzü isteriz” yazılı kravat eylemlerinin yanı sıra tepkiler ve eylemler bu kez Üniversite dışına çıktı.
Kentin, yerelliğin odak noktası olduğu bir yaklaşım geliştiren, akademik sanat çizgisinin dışına çıkan, sivil ve sokağa yatkın olarak kendilerini tanımlayan; resim, heykel, karikatür, enstalasyon gibi dallardaki sanatçıların bir araya geldiği bağımsız sanatçı inisyatifi “Hafriyat Grubu” da MSGSÜ’ndeki keyfi rektör atamasına tepkilerini ilk gösterenlerden. Çoğunluğunu Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ( MSGSÜ ) mezunlarının oluşturduğu HAFRİYAT; “biz hangi Üniversitede olursa olsun, zaten varlığı demokrasi dışı bir dönemin ürünü olan YÖK’ün bu tür anti-demokratik uygulamalarına karşı dururduk. Ama bu kez olay içinden çıktığımız Üniversitemizde yaşanınca, durum bizim için daha da yakıcı hale geldi. Özel duyarlılık taşımamız da doğal. Grubumuzda okullu olmayan alaylılar da var ama, bir çok arkadaşımız da bu Üniversitede ya öğretim üyesi ya da görevlisi” diyor.
“CUMHURBAŞKANI, YANLIŞLIĞI DÜZELTİP DE GİTSİN”
10 yıldır biraradalıklarını sürdüren “Hafriyat”ı oluşturanlardan Mustafa Pancar ( MSGSÜ Temel Eğitim öğretim görevlisi ), Doç. Caner Karavit ( MSGÜ Temel eğitim öğretim üyesi ), Doç. Hakan Gürsoytrak ( MSGSÜ temel Eğitim Öğretim üyesi ), Antonio Cosentine (ressam), Neriman Polat ( sanatçı ), İrfan Önürmen ( MSGSÜ Öğretim görevlisi ), Mehmet Erdener, Tan Cemal Genç, Nalan Yırtmaç, Ceren Aykut ( Ressam ) , Manuel Çıtak, Eyüp Öz ( Heykeltraş ), Charlie, Erim Bayrı ( Heykeltraş ), Ertuğrul Doğan, Kubilay Dağbatıran ( Öğretim Görevlisi ) ve Veysel Gençten ( Fotoğraf sanatçısı ); “Bir sanat eğitim kurumu olarak, demokratik, şeffaf ilişkileri önemseyen bir yapıda olunması gerekirken, Üniversitemizde yapılan demokratik seçim sonuçlarına YÖK tarafından uyulmaması bizi çok rahatsız etti” şeklinde tepkilerini dile getiriyorlar.
“Hafriyat Grubu” yaptıkları ortak açıklamalarına şunları ekliyorlar: “Üniversitede oluşan iradenin hiçe sayılması, insanları baskı altına almaktır. Prof. Yalçın Karayağız seçimi kazanmıştır ama rektör atanmamıştır. Bu neyle açıklanabilir? Seçimlerin YÖK tarafından adeta bir ‘oyun’a dönüştürülmesi, bizlerin de ‘figüran’ olarak kullanılması onur kırıcı, saygınlığı yok edici bir durumdur. Varmış gibi gösterip, kimsenin insanları demokrasiden soğutmaya hakkı yok. Özgür iradeleri ile yönetimlerini belirleyemeyen akademik kadronun burukluğu, eğitimlerine de yansıyacaktır kaçınılmaz olarak. Oy kullanan öğretim üyelerimizi, daha aktif olarak oylarına sahip çıkmaya, tepkisiz ve sessiz kalanları da tepki göstermeye çağırıyoruz. Özgürlük ve özgür iradeye saygı olmayan yerde sanat filizlenmez. Üniversitemiz üzerindeki gölge kaldırılmalı. Görev süresi dolmakta olan sayın Cumhurbaşkanı’ndan bu ‘yanlışlığı düzelterek’ görevini tamamlamasını rica ediyoruz!...”
CUMHURBAŞKANI’NA MEKTUP KAMPANYASI
Öte yandan, MSGSÜ öğretim üyeleri ve öğrencilerinin başlattığı "Cumhurbaşkanı'na Mektup" kampanyası da sürüyor. Edindiğimiz bilgilere göre, kampanyayı yürüten Üniversiteliler, duyarlı yurttaşları da, dolaştırdıkları metne, Ad /
Soyadı/ Meslek bilgilerini de ekleyerek Cumhurbaşkanı'na faks ya da e-posta ( cumhurbaskanligi@tccb.gov.tr ) yoluyla göndermeye çağırıyorlar. ”Sayın, Ahmet Necdet Sezer, Cumhurbaşkanı / Ankara.
Üniversitemiz, rektörlük oylamasında Prof. Yalçın Karayağız’ı seçti. YÖK Üniversitemizin iradesine aykırı olarak, sizin onayınıza O’nu değil başkasını sundu. Siz de onayladınız. Bu yanlışlığı düzeltmenizi rica ediyoruz. Saygılarımızla…"
Haber: Yalçın Ergündoğan ( yalcin.ergundogan@gmail.com )
( 18 Ocak 2007, BirGün gazetesi )