Çadır alanlarının yakınına asbestli molozların dökülmesine karşı çıkan ve Hatay Valiliği’ne yürümek isteyen depremzedelere polis müdahale etti. Yapılan açıklamada, "Yetkililerle taleplerimizi ilettik, verdikleri sözleri tutmadılar" denildi.

Kaynak: Haber Merkezi
Valiliğe yürümek isteyen depremzedelere polis müdahalesi!

Hafriyat kamyonlarıyla getirilen asbestli molozların Samandağ’da çadır alanlarının yakınına dökülmesine karşı Hatay Valiliği’ne yürümek isteyen depremzedelere polis müdahale etti.

Polis müdahalesinin ardından yurttaşların yaptığı açıklamada "Biz, daha kaybettiğimiz canlarımızın yasını yaşayamadan yersiz yurtsuz kalmışken bizi, sağlığımızı, çocuklarımızı, geçim kaynağımız olan tarım alanlarımızı yok sayarak her yanımızı moloz yığınlarıyla dolduruyorlar" denildi. 

"YETKİLİLER VERDİKLERİ SÖZLERİ TUTMADI"

"Yıkılan binaların molozların insan sağlığını ve doğayı tehlike altına sokacak maddeler içerdiği bilinmekte" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Yerleşim yerlerimizde dökülen molozlardan yayılan asbest soluduğumuz havaya karışıyor. Çocuklar ve kronik hastalığı olanlar başta olmak üzere şu an burada yaşayan herkes asbestozis, mezotelyoma, akciğer kanseri gibi ciddi hastalıklara -çok uzak değil, 10 sene içerisinde- yakalanma riski altındadır. Molozlardaki asbest ve diğer kimyasallar toprağa ve su kaynaklarına karıştığında bu kez tükettiğimiz gıdalarla zehirleneceğiz. Toprak, hava, su bu şekilde kirletilmeye devam ederse sadece biz insanlar değil; bitki ve hayvan türleriyle birlikte tüm ekosistem zarar görecek. Bu yüzden tekrarlıyoruz, moloz çalışmaları bilimsel yöntem ve kurallara uygun şekilde yapılmalıdır.

Enkazların her biri, kendi bulunduğu alanda ayrıştırılmalı, yeterli sulama yapılmalı, söz konusu içeriklere göre detaylı ve özenli çalışma ile geri kazanılacak şekilde belirlenmiş nihai depolama alanlarına kaldırılmalıdır. Böylelikle molozların kontrolü daha güvenli ve kolay olacaktır. Toprak, su, hava temasından kaçınılmalı. Şu an yapılan uygulamalar gibi açık alanlara, özelliği ne olursa olsun yığılmamalı, atılmamalıdır. Fakat idareciler ne yasaları ne de halkı tanımaktadır. Günlerdir bilim insanları, sağlıkçılar, mühendisler, şehir planlamacıları, ekolojistler ile birlikte burada yaşayan; toprağını, kentini terketmeyen bizler gelişi güzel enkaz kaldırma ve çadırlarımızın yanı başına, su ve tarım alanlarına moloz yığma çalışmalarının durdurulmasını talep ediyoruz. Yetkililerle yaptığımız görüşmelerde taleplerimizi ilettik. Yetkililer verdikleri sözleri tutmadılar. Sağlığımızı ve doğamızı korumak için yaşam nöbeti tutan bizlere kolluk kuvvetleriyle saldırdılar, bizi darbettiler, gözaltına aldılar."

SOL PARTİ BAŞKANLAR KURULU ÜYESİ AYDOĞAN: BURADAYIZ, GİTMİYORUZ

Konuya ilişkin "Samandağ halkının, Hatay halkının asbeste karşı yaptıkları bu eylem, eylemler yaşam hakkı mücadelesidir" diyen SOL Parti Başkanlar Kurulu üyesi Feray Aytekin Aydoğan da yaptığı açıklamada polis müdahalesine tepki göstererek, "Yıkıntılardan yaşamlarını kurtaran Hatay halkı şimdi de solunum hastalıkları, kanser riski ile baş başa bırakıldı. Suya, toprağa, havaya karışan asbeste karşı Hatay’a ve deprem bölgesindeki tüm illere kontrolsüzce dökülen moloz yığınlarına karşı süren mücadele Hatay topraklarına, memleket topraklarına, havasına,suyuna sahip çıkma mücadelesidir. Buradayız, gitmiyoruz. Hatay’ı, yıkılan kentleri, memleketi dayanışma ile mücadele ile hep birlikte kuracağız" ifadelerini kullandı.

Molozların yaşam alanlarına, sulak alanlara, zeytinliklere ve tarım arazilerine dökülmesine tepki gösteren depremzedeler 17 gündür yaşam nöbeti tutuyor.