Suriye’de vekâlet savaşı yaşandığını daha önce kabul eden Numan Kurtulmuş, bu savaşın sınırlarına gelindiğini belirtti ve “Barış yolu bulunamazsa açık savaşa girilebilir” uyarısı yaptı

‘Vekâlet savaşının bir sınırı var’

'Vekâlet savaşı' sözünü AKP içerisinde ilk dillendiren isim olan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, artık bunun sınırlarına gelindiğini savundu. Kurtulmuş, "Vekâlet savaşının Amerika bakımından da Rusya bakımından da artık sınırlarına gelmiştir. Bundan sonra bir barış yolu bulunamazsa, bunun sonu büyük güçlerin açık bir savaşa girmesi demektir" dedi.

Al Jazeera Arapça kanalına konuştan Kurtulmuş, Irak ve Suriye'deki gelişmeleri değerlendirdi. Buradaki çatışmaların ana aktörü olarak gördüğü ABD ve Rusya'ya seslenen Kurtulmuş, bölgede adeta Soğuk Savaş dönemini andıran düzeyde bir askeri varlık olduğunu belirtti.

Bu, açık savaşa girmek demektir
Numan Kurtulmuş, "Şimdi vekâlet savaşı yapmak bu ülkeler için kolay gibi görünüyor. Çünkü kendi ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmuyorlar, kullandıkları maşalarla sahada, o örgüt, bu örgütün üzerinden ya da biri rejimi tutuyor, diğeri başka bir grubu tutuyor. Bunun üzerinden bir mücadele veriyorlar" diye konuştu.

Kurtulmuş şöyle devam etti; "Ama her vekâlet savaşının bir limiti, bir sınırı var. Bölgede Suriye üzerinden yürütülen, buna şimdi Irak'ı da katabiliriz, vekâlet savaşının Amerika bakımından da Rusya bakımından da artık sınırlarına gelmiştir. Bundan sonra bir barış yolu bulunamazsa, silahları susturmak için Amerika, Rusya başta olmak üzere ülkeler samimi gayret sarf etmezse, bunun sonu açık bir savaşa girmeleri demektir. Herhalde bunu göze almazlar, almamaları gerekir."

Bugüne kadar AKP'nin dahil olduğu çatışmaları 'unutarak' bölgenin kaderinin bölge haklarına bırakılması gerektiğini savunan Başbakan Yardımcısı, "Bundan sonrası böyle devam etmez. Ya barış masası kurulacak ve burada haklarının dediği olacak ya da Allah muhafaza bölgesel bir karışıklığın içine gireceğiz" dedi.

‘Musul, Misak-ı Milli sınırları içinde’
Öte yandan dün Burdur’da katıldığı toplu açılış töreninde konuşan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş “Musul bizim Misak-ı Milli sınırlarımızın içinde olan bir yerdir” dedi. Kurtulmuş, sözlerinin devamında da kimsenin toprağında gözlerinin olmadığını savundu: “Bunu söylerken birileri yanlış anlamasın kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok ama oldubittiyle de Musul’un bir kan gölü haline gelmesine rıza göstermeyiz.”

***

‘Halep ve Musul bölgenin geleceğini belirleyecek’

Devam eden operasyonları da değerlendiren Numan Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı; “Musul Operasyonu’nun, bölgedeki gerilimleri düşürmek için büyük imkân olduğunu görüyorum. Uluslararası camia Musul Operasyonu’nda doğru adım atabilirse, DEAŞ’tan temizledikten sonra orayı etnik temelli başka güçlerin eline yani PYD, YPG güçlerinin eline bırakmazsa, bölgedeki demografik yapının olduğunu yerde durması yönünde kararlı bir adım atılırsa bu bir başlangıç olabilir. Bölgenin geleceği konusunda Halep ve Musul, iki kentin geleceğinin bölgenin geleceğini belirleyecek olduğunu söyleyebilirim. Her tarafın akıllı bir şekilde hassas bir şekilde davranması lazım.”