Veli-Der Denizli: ‘Yalnız bırakıldık’
Yüz yüze eğitimin başlamasının üzerinden 10 hafta geçti. Veli-Der Denizli Şube Başkanı Bekçi, velilerin, öğretmenlerin, çocukların ve tüm eğitim emekçilerinin salgında yalnız bırakıldığını söyledi
GEYSU MALAY
Yüz yüze eğitimde 10 hafta geride kaldı. Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Denizli Şubesi, bu süreçte yaşananları değerlendirdi. Denizli Basın Merkezi’nde yapılan açıklamada, Veli-Der Denizli Şube Başkanı Elif Bekçi, yüzlerce sınıfın karantinaya alındığını söyledi.
Bekçi, “Yüzlerce eğitim emekçisine ve çocuklarımıza Covid-19 tanısı konuldu. Tespit edebildiğimiz en az 22 eğitim emekçisi salgında yüz yüze eğitimde Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden eğitim emekçilerinin ailelerinin, meslektaşlarının, öğrencilerinin acısını paylaşan tek bir açıklama dahi yapılmadı. Biz veliler, çocuklarımız, öğretmenler, tüm eğitim emekçileri salgında bir kez daha yalnız bırakıldık“ dedi.
Salgın süresince yeterli sayıda okul da yapılmadığını dile getiren Bekçi, “Yeterli öğretmen ataması yapılmadı. Ders süreleri kısaltılmadı. Sınıflar seyreltilmedi. Hijyen, fiziki mesafe, havalandırma ile ilgili önlemler yeterince alınmadı. Salgında öğretmen ihtiyacı daha da artmış ve MEB’in verileri ile en az 170 bin öğretmene ihtiyaç varken yalnızca 15 bin öğretmen atamasının yapılacağı duyuruldu. Ataması yapılmadığı için başka işlerde çalışmak zorunda kalan öğretmenlerden biri olan Fedai Altun, 23 yaşında yaşamının en güzel yıllarında elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti” dedi.
EĞİTİMDE EŞİTSİZLİK CİDDİ BOYUTLARA ULAŞTI
Salgında yardımcı personel sayısı daha da artırılması gerekirken okulların kapalı olduğu dönemde İŞKUR tarafından MEB’e 90 bin kadro ayrılmasına rağmen, yüz yüze eğitimin devam ettiği dönemde ise yalnızca 42 bin kadro ayrıldığını dile getiren Bekçi şunları söyledi:
“Kamu okullarında derslik başına düşen öğrenci sayısı 25,5 iken özel okullarda 9,5 olduğu verileri paylaşıldı. Açıklanan veriler kamu okulları ile özel okullar arasında eğitimde yaşanılan eşitsizliğin sağlık hakkı açısından da ne denli ciddi boyutlara ulaştığını ortaya çıkardı. Eğitimde eşitsizlikler son derece derinleşmişken, tüm öğrencilere nitelikli bir telafi programı uygulanması gerekirken sınav merkezli eğitim ısrarla sürdürüldü. Salgına rağmen ulaşımın kamusal, ücretsiz ve kamu görevlileri eliyle gerçekleştirilmesi için adım atılmadı. Kapatılan 17 bini aşkın köy okulu açılmayıp taşımalı eğitime devam edildi. Servis araçları ile okullarına ulaşmaya çalışan Afyon’da 5, Kocaeli’de 4 çocuğumuz hayatını kaybetti.”
Milli Eğitim Şurası’nın başlıklarında salgın ve eğitimin olmadığını vurgulayan Bekçi, “Yapılan açıklamalar sonrası Şura’nın temel gündemlerinden birinin okul öncesinde 4-6 yaşta Kuran kurslarının zorunlu eğitim kapsamına alınacağı başlığı olacağı kesinleşti. Öğrenci Veli Derneği olarak eğitimde yaşanan devasa sorunları yok sayarak 1-3 Aralık’ ta gerçekleştirilecek olan 20. Milli Eğitim Şurası öncesi gerçek sorunlarımızı gündem yapacak alternatif bir Şura gerçekleştireceğiz. Çocuklarımızın yaşadığı bu karanlık tabloya son demek için çocuklarımızın eğitim hakkını ve geleceğini doğrudan etkileyecek olan kararların biz velilere rağmen alınamayacağını birlikte haykırmak için tüm velileri, geleceğimizden endişe duyan herkesi Şura öncesi birlikte ses olmaya çağırıyoruz” diye konuştu.