Kendisini taciz eden kişiyle yüzleşme korkusu nedeniyle yaşamını yitiren Y.K. içimizi çok acıttı. Benzer vakalar için adliyelerde oluşturulan “çocuk görüşme odaları” için Adalet Bakanlığı’nın yönerge çıkarmaması ise tartışmayı başka bir noktaya taşıdı

Y.K. Bakanlığın çıkarmadığı yönetmelik kurbanı mı?

YAŞAR AYDIN yasaraydin@birgun.net @yasaraydinnn

İzmir’de arkadaşının dedesi tarafından tacize uğradığı gerekçesi ile açılan davayı bekleyen 9 yaşındaki kız çocuğu Y.K. geçen günlerde kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi. Konu farklı tarafları ile tartışıldı, tartışılmaya da devam ediyor.

Son olarak CHP İstanbul Milletvekili Selina Doğan’ın hatırlattığı “Çocuklar için Adalet Projesi” kapsamında oluşturulan çocuk odaları tartışmaya Adalet Bakanlığı’nı da dâhil etti.

Her şey tamam ama yönerge yok
Selina Doğan’ın gazetemize verdiği bilgiye göre, 2012-2014 yılları arasında Avrupa Birliği’nin mali, UNICEF’in ise teknik desteğiyle “Çocuklar İçin Adalet Projesi” yaşama geçirildi. Bu proje kapsamında çocuk görüşme odaları kuruldu. Üç kısımdan oluşan çocuk görüşme odalarında, video konferans sistemi ile SEGBİS kurulumu da yapıldı.

Çocuk görüşme odaları pilot illerde tüm teknik aksamı ile hazırlandı, ancak kullanılmıyor. Çünkü Adalet Bakanlığı bu konuda bir yönerge çıkarmadı.

Adalet Bakanlığı neyi bekliyor?
Konuyu gündeme getiren CHP’li Selina Doğan, sivil toplum örgütlerinin ve hukukçuların bugüne kadar Adalet Bakanlığı’na çağrı yaptığını, ancak Bakanlığın bu çağrılara yanıt vermediğini belirtti. Yönerge çıkarılmadığı için çocukların büyük bir mağduriyet yaşadığını ifade eden Doğan şöyle konuştu:

“Çocuklar duruşma salonlarında büyüklerin bile dayanmakta zorlandığı ortamlarda hâkim karşısına çıkıyorlar. Mahkeme salonuna gitmek, hâkim karşısına çıkmak çocuk psikolojisinde büyük kırılmalara yol açabiliyor.

Bunun için çocuk görüşme odalarının bir an önce aktif kullanılması gerekiyor. Adalet Bakanlığı yönergeyi neden çıkarmıyor? Neyi bekliyor? Bunun da ötesinde çocuklara ve ailelerine yargılamanın bütün aşamalarında psikolojik destek verilmeli. Eğer bunlar yapılsaydı Y.K. bugün aramızda olurdu. Bu Adalet Bakanlığı başta olmak üzere bütün ilgililere ders olsun. Bir an evvel bu yönerge çıkarılmalı ve bu konudaki mağduriyetlere son verilmeli.”


***

Uygulamada büyük problem var

y-k-bakanligin-cikarmadigi-yonetmelik-kurbani-mi-214398-1.Av. Sema Aksoy Ankara Barosu eski Başkanı
Türkiye’de yasalarla birçok şey tarif edilse bile uygulamada birçok sıkıntı var. Çocuk odaları da kısmen uygulanan bir yöntem. Emniyette ya da adliyede çocukların bilgisine başvurulacağı zaman yetkin avukatlar eşliğinde, mutlaka psikolog ve uzman gözetiminde yapılması lazım. Ama uygulamalarda ciddi sıkıntı var. Teknik olarak da bu işlemin yapılacağı mekânların geliştirilmesi lazım.

Şunu açıkça belirtmeliyiz ki; özellikle çocuk tacizleri konusunda toplumda farkındalık çok yüksek. Ama aynı bilinç ve hassasiyet yönetim kadrolarında yok. Türkiye’de çocuğa yönelik taciz ve tecavüzlere dair yasaların ön gördüğü cezalarda bir sorun yok. Buna rağmen taciz ve tecavüzlerde Bangladeş, Afganistan ve Hindistan gibi ülkelerin hemen altındayız. Oran çok yüksek. Bu toplumsal bir vaka ve bununla çocuk yaşta verilecek eğitimle mücadele edebiliriz. Ancak ondan önce uygulamalardan kaynaklı bu sorunları mutlaka aşmamamız gerekiyor.