Yangına dirençli ‘orman seferberliği’

BirGün EGE

Türkiye’nin ciğerini yakan orman yangınları sonrasında, yangına dirençli ağaç ve bitki örtüsü oluşturmanın önemi bir kere daha ortaya çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, gelecek altı aylık süreçte hayata geçirmek üzere bir dizi ilave eylem belirledi ve uygulamaya koydu. Kentin çevresinde orman restorasyonu çalışmaları yürüten Büyükşehir Belediyesi, birden çok çeşit içeren ağaçlandırma alanları oluşturuyor.


İklim krizinin yarattığı olumsuz etkilerin artık çok daha sık görülmeye başlandığına dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Ne yazık ki bundan sonraki süreçte selleri, yangınları ve diğer olağanüstü doğa olaylarını çok daha yoğun yaşayacağız. Dolayısıyla her anlamda dirençli bir kent yaratmak, asli hedefimiz olmak zorunda” dedi. Tunç Soyer, şunları söyledi:

“Dirençli kent olmanın iki mucize sırrı var. Birincisi birliktelik ve dayanışma... İkincisi ise yaşam hakkının en önemli öncelik olarak değerlendirilmesi. Sadece insanın değil, doğadaki tüm bitkilerin ve hayvanların da yaşam hakkından bahsediyorum. Zira her yönüyle dirençli kent yaratmanın özünde, doğaya saygı ve onunla uyum var. Bu bilinci, her İzmirlinin hissettiğini biliyorum. Bu öyle ciddiyetle ele alınması gereken bir görev ki, Büyükşehir’in ya da başka bir kişinin, kurumun tek başına başarabileceği şey değil. Mutlaka halkımızın gönülden desteği gerekiyor. Topyekûn bir seferberlik gerekiyor. Dolayısıyla son iki yılda yaşadığımız pandemi, yangın, hortum ve deprem felaketlerinde sergilediğimiz örnek İzmir dayanışmasını, kentimizin yeşil örtüsünü orman yangınlarına dirençli hale getirebilmek için de hayata geçiriyoruz. Bu yolda, kıymetli hemşehrilerimden en güçlü şekilde, seferberliğimize destek vermelerini bekliyorum.”
İzmir’in orman restorasyonu programında, tek tip çam ağaçlandırması yerine yangına daha dirençli meşe, menengiç, delice gibi ağaçların da yer aldığı çok çeşitli dikim politikası uygulanıyor. Büyükşehir’in orta vadeli hedefi, kent çeperinde yangına dirençli orman alanları oluşturmak ve bu alanları birer “yaşayan park” olarak İzmirliler için doğa keşif alanları haline getirmek.