DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, EGM'nin partisinin İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu hakkında yaptığı açıklamaya tepki göstererek AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslendi. Yeneroğlu'na destek veren Babacan, Erdoğan'a "Biz, dünkü açılmama metninin sizin gölgenize saklanarak yazıldığını çok iyi biliyoruz. Bu hukuksuzlukların gücünü sizden aldığını da çok iyi biliyoruz” ifadeleriyle tepki gösterdi.

Yeneroğlu'na destek veren Babacan'dan Erdoğan'a tepki: Hukuksuzlukların gücünü sizden aldığını biliyoruz
Fotoğraf: ANKA

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün (EGM) partisinin İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu hakkında yaptığı açıklamaya tepki gösterdi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen Babacan, “Siz ve size bağlı bakan ne yaparsanız yapın Türkiye Cumhuriyeti, hukuk tanımazların devlet katında görev yapacağı yer değildir. Derhal ama derhal gereğini yapmak zorundasınız. Haksızlık, hukuksuzluk yaparak bizi sindireceğinizi zannediyorsanız boşa heveslenmeyin. Biz, dünkü açılmama metninin sizin gölgenize saklanarak yazıldığını çok iyi biliyoruz. Bu hukuksuzlukların gücünü sizden aldığını da çok iyi biliyoruz” dedi.

Ali Babacan, partisinin genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. EGM'nin Yeneroğlu hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıklamasına tepki gösteren Babacan, "Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kurumsal kimliği kullanılarak yapılan dünkü vahim açıklama nedeniyle karşınızdayım. Bu utanç vesikası açıklama ile partimizin Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Sayın Mustafa Yeneroğlu, devletin bir kurumu üzerinden alenen hedef olarak gösterilmiştir. İpe sapa gelmez lafların yer aldığı bu açıklama, devletin kurumsal yapısındaki bozulmanın yeni bir belgesidir." diye konuştu.

Babacan, şunları söyledi:

'İNSANLARIN EKMEK KAPISI TACİZ EDİLDİ'

"Geçtiğimiz cuma günü kolluk kuvvetleri, Ankara Kızılay’da ruhsatlı biçimde işletilen bir kafeyi hukuksuzca taciz ediyor. Milletvekilimiz Mustafa Bey de hukuk dışı bu uygulamaya karşı koymak adına olay yerinde. Yasal bir iş yerinden bahsediyoruz. Yasalara göre hareket eden, vergisini ödeyen bir iş yerinden bahsediyoruz. Görüntüleri hep beraber izledik. İnsanların iş yerini, ekmek kapısını taciz eden sözüm ona bir memurun hem oradaki işletme sahiplerini hem de hukuku korumaya çalışan vekilimizi hedefleyerek terbiye sınırlarını nasıl aştığını hep beraber videolarda uzun uzun izledik. Parmak sallayıp açık açık küfrettiğini, hakaret ettiğini de izledik. Bunlar hep keyfilik, bunlar hep kabadayılık, bunlar zorbalık.

'ERDOĞAN'IN İŞ TUTUŞ TARZI, HUKUKSUZLUĞU NORMALLEŞTİRMEKTE'

Dün, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün tüzel kişiliği kullanılarak haddini bilmez bir polis memurunun arkasında durulması, gerçekten demokrasimiz adına, devletimiz adına büyük bir ayıptır. Geldiğimiz noktada, iç güvenliği sağlamakla görevli olan kurum üzerinden hem vekilimiz Sayın Yeneroğlu hem de halk tehdit edilmektedir. Şunu herkes bilmelidir ki hiçbir polis memuru, vatandaşa parmak sallayamaz. Haddine değil. Kamu gücünü kullanan hiç kimse hukuka aykırı davranamaz. Bir hukuk devletinde böyle rezillik olamaz. Bu tablo, utanç verici bir tablodur. İnsanın inanası gelmiyor.

Bir kamu kuruluşu üzerinden haksızlığı, hoyratlığı, hukuksuzluğu koruyan bir metin yayınlanamaz. Ama arkadaşlar, kimin kimden cesaret aldığı da olduğu gibi ortada. Bu hukuksuzluğa meydan veren kimdir biliyor musunuz? ‘Anayasa Mahkemesi kararına uymuyorum, kararı tanımıyorum, alt mahkeme Anayasa Mahkemesi’nin kararına uymayabilir’ deyip hukuksuzluğu bir iklim olarak bu ülkenin başına salan kişidir. Erdoğan’ın iş tutuş tarzıyla ülkemizde oluşturduğu bu iklim, devlet kurumları için ve o kurumlarda çalışanlar için hukuksuzluğu sıradanlaştırmakta, hukuksuzluğu adeta normalleştirmektedir.

SOYLU'YA VE ŞENTOP'A TEPKİ

Ayrıca bu teşkilatın kime bağlı olarak çalıştığı da malum. Polisimize ‘Sen yık geç, hukuk arkandan gelir’ diyen, ‘Ayağını kırın, sorumlusu benim’ diyen kişi, bu teşkilatın şu anda başında görevlendirilmiş durumda. Bu açıklamayı yazan kişiler de o gün vatandaşlara parmak sallayanlar da bundan güç alıyor. Güvenlik sağlamakla görevli, 84 milyonun vergileriyle çalıştırılan kişiler, işte bu şekilde hadsizleşmekteler.

Uzun zamandır Sayın Erdoğan’ın çizdiği istikametle ülkemizde maalesef kötü muamele, işkence, sokakta şiddet görüntüleri artık sistematik hale geldi. En tepeden aldıkları güçle hukuk dışına çıkmak, bir âdet haline geldi. Ben, huzurunuzda buna sebep olana seslenmek istiyorum. Evet, Sayın Erdoğan’a sesleniyorum. Siz ve size bağlı bakan ne yaparsanız yapın Türkiye Cumhuriyeti, hukuk tanımazların devlet katında görev yapacağı yer değildir. Derhal ama derhal gereğini yapmak zorundasınız. Haksızlık, hukuksuzluk yaparak bizi sindireceğinizi zannediyorsanız boşa heveslenmeyin. Biz, dünkü açılmama metninin sizin gölgenize saklanarak yazıldığını çok iyi biliyoruz. Bu hukuksuzlukların gücünü sizden aldığını da çok iyi biliyoruz.

Zor bir dönemde görevini yasalara ve hukuka uygun yapmaya çalışan kamu görevlisi arkadaşlarımızın olduğunu da çok iyi biliyorum. Bu vesileyle görevini layıkıyla yerine getiren değerli emniyet mensuplarımızın da var olduğunu, üstelik çoğunlukta olduklarını da gayet iyi biliyorum. Bunca hukuksuzluk arasında işini tertemiz yapmaya çalışan tüm değerli kamu çalışanlarımıza da buradan takdirlerimi sunmak istiyorum.

Bir çift sözüm de buradan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’nadır. Sayın Şentop, siz aynı zamanda bir hukukçusunuz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bir üyesi, bir milletvekili, bir polis tarafından hakarete uğramıştır. İdare tarafından tehdit edilmiştir, hedef gösterilmiştir. Bırakın seçilmiş bir milletvekilini, herhangi bir vatandaşımızın böyle bir hakarete uğramasına karşı sessiz kalamayacak bir makam, sizin makamınız. Bu milletin bir vekili, yürütme gücüyle susturulmaya çalışılıyor. Sayın Şentop, siz niye susuyorsunuz? Neden susuyorsunuz? Siz, Meclis’te sadece tek bir siyasi partinin mi Meclis Başkanlığı’nı yapıyorsunuz? Gazi Meclis’imizde hak arayışlarına yer yok mu? Sizi de bu vesileyle hukuksuzluğa karşı derhal tepki vermek zorundasınız.”

NE OLMUŞTU?

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Somali mutfağına ait Saab Resotran'ın açılışında polisin tabelayı kaldırmasına tepki göstermişti. Yeneroğlu'nun itirazı üzere emniyet amiri olduğunu söyleyen bir polisle sözlü tartışma yaşanmış, tartışmada polis Serkan M.'nin "Senin gibi tiplere belli ne olduğu, ahlaksız sensin lan, adam gibi konuş, ağızlara bak milletvekiliymiş" dediği görülmüştü.

Serkan M.'nin Ankara Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele Şube Müdürü olduğu ortaya çıkmıştı.

Ardından, Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), Kızılay'da ‘polise hakaret ettiği’ gerekçesiyle DEVA Partili Mustafa Yeneroğlu hakkında suç duyurusunda bulunulacağını duyurmuştu. Yeneroğlu’na hakaret eden polisin de uyarıldığının belirtildiği açıklamada, Yeneroğlu için, “Teşkilatımıza yönelik düşmanlığı herkesçe bilinen milletvekili” denildi. Açıklamaya tepki gösteren Yeneroğlu ise İçişleri Bakanı Soylu ve Emniyet Genel Müdürü'ne istifa çağrısı yapmıştı.