Yeni Akit yazarı: Erdoğan Kabataş için özür dilesin, ama yarım

Gerici Yeni Akit yazarlarından şeriat ve hilafet yanlısı Faruk Köse, T24 haber sitesinden Hazal Özvarış'a birçok konuda ilginç açıklamalarda bulundu. Köse, verdiği röportajda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Kabataş olayı ve Dolmabahçe Camisi'nde içki içildiğe dair yalan iddialar konusunda yanıltıldığını kabul etmesi gerektiğini savunarak şu ifadeleri kullandı:

"Erdoğan özür dilemeli ama, ‘Beni yanılttılar’ tarzında. Sonuçta bizzat gidip görmüş değil. Kendisine güvendiği kadrolar tarafından getirilen bilgi olmadan öyle bir açıklama yapmazdı herhalde. Bu yüzden, özürden ziyade, ‘Beni yanılttılar’ türünden bir yarı özür gibi olabilir... Eğer bu bilgiler yanlışsa özür dilemesi daha faziletli olur."

"GAZETEYE GÖNDEREMEDİĞİM BİR KLASÖR YAZIM VAR"
İslami çevrelerde başkanlık sistemi tartışmalarından dolayı 'diktatörlük sistemi' korkusu yaşandığını dile getiren Yeni Akit yazarı, çeşitli konularda yazdığı yazılara otosansür uyguladığını ifade etti. Başına geleceklerden korktuğunu söyleyen Köse, şöyle devam etti:

"O klasör şimdilik bende kalsın. Ama özellikle farklı İslami gruplar, Müslümanların önünde olan bazı şahsiyetler ya da hükümetin söz ve bazı icraatı hakkında kendi kendimi sansürlüyorum. Çünkü, 1- Kaş yapayım derken göz çıkarmış olur muyum endişesi nedeniyle göndermiyorum. 2- Bunu yazdığımda başıma ne gelir diye düşünüyorum. Güvenli bir ortamda olduğumu düşünmüyorum çünkü."

"CHP İKTİDAR OLSAYDI, MÜSLÜMANLAR BU KADAR YOZLAŞMAZDI"
AKP'nin iktidarı döneminde parti tabanındaki 'İslami duygular'ın zayıfladığını dile getiren Köse, şöyle devam etti: "Örneğin CHP iktidarda olsaydı, bizlere bu kadar hak vermeyebilirdi ama Müslümanların hayatında da bu kadar yozlaşma olmazdı. AKP’yle birlikte bizim kitle bir rehavete kapıldı."

"BAŞI KAPALI, KIÇI AÇIK AHLÂKSIZLAR TÜREDİ"
AKP tabanındaki 'yozlaşma' konusundaki sözlerine, "İslam'ın tesettür esasları"na uygun yaşanmadığını iddia ederek devam eden Köse, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AKP döneminde İslami duyarlılıklar son derece zayıfladı. Bu planlı bir strateji değil, yani AKP bilinçli bir şekilde bunu yapmadı ama öyle bir ortam oluştu ki İslami duyarlılıklar hem inanç, hem ibadet, hem yaşantı açısından bozuldu. Mesela başörtüsü serbest kaldı ama tesettür ortadan kalktı. Öyle bir tür gelişti, başı kapalı, ama afedersiniz, kıçı açık ahlâksızlar türedi. Bence tamamen açık olan bir kişi bu tür kişilerden daha saygındır."

"AKP ELEŞTİRİYE KARŞI TUTUMUNU DEĞİŞTİRMEZSE, ALACAĞI OY YÜZDE 30"
AKP'nin eleştirilere tahammül edemediğini de dile getiren Köse, parti içerisindeki üst düzey isimlerin başlarına buyruk bir şekilde hareket ettiğini belirtti. Eleştiriye karşı alınan bu düşmanca tavrın değişmemesi durumunda ise partinin bir sonraki seçimlerde büyük bir oy kaybı yaşayacağını şu sözlerle ifade etti:

"AKP içinde üst yönetimdeki bazı şahıslar, belki kurumsal duruşu belirleyenler de olabilir aralarında, kimsenin sözüne itibar etmemeye başladılar. Söylenilen her eleştiriyi düşmanlık olarak algıladılar. Size “Dikkat edin, kafanıza saksı düşecek, öleceksiniz” desem, siz bu cümleden saksı kısmını çıkarsanız ne kadar yanlış olur değil mi? AKP’de yetkin konumda olan pek çokları bunu yaptı, eleştiriye kulak tıkadılar; bir de eleştireni, dostça uyaranı yaftaladılar. Eğer milletin bu tutuma karşı verdiği mesajı almazlarsa, AKP’nin bir sonraki seçimde alacağı maksimum oy yüzde 30’dur."