Pençe-Kilit operasyonları sonrası CHP’nin “Sorumluların ardına dizilmeyeceğiz” çıkışı, iktidarın çizdiği muhalefet sınırlarını aşan bir arayışı gösteriyor. Kamuoyu Araştırmacısı Turan, “Bu çıkışlar doğru anlatılırsa başarı gelir” diyor.

Yeni siyaset tarzı doğru anlatılmalı

POLİTİKA SERVİSİ

14-28 Mayıs seçimlerinin ardından CHP’de başlayan ‘değişim’ söylemi 4 Kasım’da gerçekleşen kurultayda Özgür Özel’in Genel Başkanlığa seçilmesiyle yeni bir evreye girdi. Kurultaydan bu yana geçen yaklaşık 2 aylık süreçte ezgi ezberlerin tekrar edilmeyeceği söylemi öne çıkarken iktidarın oyun alanına sıkışmayan, ittifaklara hapsolmayan bir siyaset tarzının ortaya konacağı vurgulandı. 

Genel Başkan Özel ve yeni yönetimin vereceği ilk önemli sınav ise Mart 2024’te yapılacak yerel seçimler. 14 Mayıs seçimlerine muhalefet partilerini ‘teröre destek vermekle’ suçlayarak milliyetçi oyları konsolide etmeyi amaçlayan iktidar, örneğine az rastlanacak bir kara propaganda süreci işletti, sahip olduğu güç ve imkanlarla kamuoyuna yalan pompaladı. Benzer bir süreci önümüzdeki yerel seçimler için de işleten iktidar Pençe-Kilit operasyonlarında yaşamını yitiren askerlerin ardından DEM Parti’nin yanı sıra CHP’yi de hedef tahtasına oturttu. 

Ezbere muhalefet yapmak yok diyen CHP Lideri Özel AKP, MHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin imzaladığı bildiriye karşı “Sorumluların arkasında dizilmeyeceğiz” diyerek kendi bildiri metnini öne sürdü. Özel’in memleketi Manisa’da katıldığı asker cenazesinde gerçekleşen provokasyon girişimi, Antep ve Gümüşhane’deki asker cenazelerinde ise CHP çelenklerinin parçalanması ve MHP kanadından yapılan “Özel’in sokakta yürüyemez hale geleceği” tehditleri havada uçuştu. Üstelik eski ittifak ortağı İYİ Parti cephesinden de Özel ve CHP’ye yönelik tehditler savruldu. CHP’nin bu tutumu iktidarın oyun alanına girmeyi reddeden ilk ciddi karşı çıkış oldu. 

Bulgu Araştırma’nın Kurucusu Semih Turan, CHP’nin son hamlelerini BirGün’e değerlendirdi. “Özgür Özel ve CHP aslında yeni bir siyaset yapma modeli geliştiriyorlar” diyen Turan, “Bunun aslında daha önceki CHP döneminde de ipuçları görünüyordu ki en son tezkereye ‘hayır’ oyu vermişti CHP sınır ötesi için. Burada da gerekçe olarak; o tezkerede, yabancı askerlerin Türkiye topraklarına girmesi maddesinden ötürü ‘hayır’ oyu verdiklerini açıklamışlardı. Fakat bu gerekçe halka yeterince anlatılamadı” yorumunu yaptı. 

Bulgu Araştırma’nın Kurucusu - Semih Turan

RİSK ALMAK ÖNEMLİ 

“Son şehit haberlerinden sonra ortak bildiriye imza atmayıp kendi bildirisini yayımlaması aslında bir hat çizilmeye başlandığını gösteriyor” diyen Turan, “İktidarın politikaları konusunda getirilecek eleştiriyi ete kemiğe büründürme anlamında bu çıkış, siyasette risk almayı ve bir cesaret örneğini gösteriyor. Sayın Özgür Özel şu anda risk alıyor. Eğer bu topluma bu çıkışın nedeni anlatılamazsa bunun karşılığı olumsuz olacaktır. Yani bu dönemde seçmenin tepkisini alacaktır, risk dediğim bu. Fakat buradaki amaç halka anlatılabilirse tam tersi olumlu dönüş de alınabilir. Siyaset bir yandan risk alma sanatıdır.” 

Turan değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin ekonomi, eğitim, işsizlik, kadına şiddet gibi temel sorunlarını örtmek ve beka sorununu öne çıkartıp CHP’yi terörle ilişkilendiren politikaların özellikle Anadolu’da daha çok kırsal kesimde başarılı olduğu gözlemlendi. Bu politikaları yerel seçim öncesinde de sürdürecekler gibi görülüyor. Seçmen, siyasi iktidar açık iletişim, samimiyet ve güven istiyor. ‘Mış gibi’ yapılmasını, kapalı kapılar ardından birtakım siyaset mühendisliği yapılmasını istemiyor seçmen. Seçmenin önünde şeffaf bir şekilde olması gerekiyor. Eğer bunu başarabilirse CHP, bu çıkışın karşılığını olumlu bir şekilde alabilirler.” 

İYİ BİR KAMPANYA ŞART 

Etkili bir kampanya sürecinin de işletilmesi gerektiğine dikkat çeken Turan sözlerini şöyle tamamladı: “Biz geçmiş yıllarda kampanyaları kodlarken bazı ezberlerimiz vardı. Bütün dünyada en başarılı seçim kampanyası bile bir seçimi yüzde 3-6 arası etkileyebilir sanıyorduk fakat gördük ki hem 2019 seçimlerinde İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kampanyası, tersinden de 14 Mayıs Cumhur ittifakı kampanyası bu sözünü ettiğimiz rakamlardan çok daha fazla etkili. Kampanyanın doğruluğu, yanlışlığı, etikliği hakkında konuşmuyorum; etkili olmasından bahsediyorum. Kampanyaların etki oranı çok daha artmaya başladı. Bu yüzden belediye seçimlerinde CHP’nin ve genelde de muhalefetin yapacağı kampanya çok önemli. Onun genetik kodlarını, modüllerini belirlemek; bunu da yaparken kent ittifakı, kent kampanyaları, toplumsal taban ittifakı diye adlandırabileceğimiz kodlamayı yapabilir.”