Teoman, Aylin Aslim, Hayko Cepkin gibi birçok ismi müzik dünyasına kazandıran “Roxy Müzik Günleri”nin organizatörü Cem Selcen, “Yeniden iyi müzik, plaklar, kulüpler olacak. Biz yola çıktık işte” diye konuşuyor.

Yeniden iyi müzik için yola çıktık

Işıl ÇALIŞKAN

Köklü müzik yarışmalarından “Roxy Müzik Günleri”, yeniden “kendi müziğinin peşinden koşan müzisyenleri’’ geleceğe taşıma amacıyla yola çıktı. İlk kez 1996 yılında “gerçek anlamda müzik düşünen ve üreten herkese” yapılan içten bir çağrıyla başladı ve bu serüven, 6 yılın ardından 21’inci kez tekrar ‘müziğini hayata çıkar’ çağrısını yapıyor. Cem Selcen organizatörlüğünde gerçekleştirilen Roxy Müzik Günleri’nin bu yılki jürisinde, şu isimler bulunuyor: Aylin Güngör, Barış Akpolat, Cem Selcen, Cenk Durlu, Deniz Kuzuoğlu, Dj Sivo, Ece Duyar, Gaye Su Akyol, Gülşah Güray, Hakan Tamar, İpek Atcan, Kanat Atkaya, Murat Abbas, Murat Beşer, Murat Hasarı, Murat Öztürk, Ömer Ahunbay, Özge Fışkın, Taner Öngür, Şafak Ongan. Selcen, Roxy Müzik Günleri’nin format olarak yarışma şeklinde olmasının önemli olmadığı, asıl hedefin kendi müziğini yapan müzisyenlerin sektöre ve dinleyiciye tanıtılarak yeni ve güçlü bir yol açıcılık hedeflendiği belirtiliyor. Selcen ile Roxy Müzik Günleri serüvenini konuştuk.

Tam 6 yıldır ülkenin yetenekli ve keşfedilmeyi bekleyen müzisyenleri ve dinleyiciler Roxy Müzik Günleri’nden mahrum kaldı. Bu süreçte neler yaşandı?
Şu son yılların her biri 10 yıl gibi geçiyor aslında. 6 yıl önce Roxy Müzik Günleri 20’nci yaşını doldurdu. 1996’da açtığımız yoldan harika çocuklar müzisyenler geçti. Beyoğlu ve kulüp hayatını tepede bırakmayı düşündük fakat tarih adamın yakasını bırakmıyor. Müzisyen arkadaşlar ve müzik yazarları “Yapalım şunu” dediler. Biz de “peki” dedik ve tıpkı filmlerdeki gibi eski ekibi topladık ve başladık. Çekirdek jüriye ve organizasyona harika yeni genç yazarlar ve müzisyenler katıldı. İlk toplantıda herkes çok hevesliydi, “evet” dedik, “tam da şimdi iyi şeyler yapacak, evlerinde bir yerlerde müzik yapan kendi sesi olan gençlere umut verecek, yalnız değilsiniz diyecek zaman.”

Bu 6 yıl Beyoğlu ve canlı müzik hayatı yeni bir sınavdan geçti hâlâ de geçiyor ama karanlığı yapan sadece bir perde oluyor ve o da kötü kumaştansa çabucak çözülüyor, yırtılmaya başlıyor. Umarız 21. Roxy Müzik Günleri bu işi çoğaltır.

ROXY BİR YAŞAM BİÇİMİ

Bugün Roxy Müzik Günleri ile bir araya gelmenin anlamı nedir?

Şu içinde debelendiğimiz zamanda herkes dönüp, bildiği işi iyi yapıp, çok da düşünmeden gençlere el verip, şehri yaşanır hale getirmesi gerekiyor. Roxy hiçbir zaman sadece müzik çalınan bir kulüp olmadı. Bir yaşam biçimini, modern şehrin bir karakterini temsil etti. Demek yine iş başa düşmüş dedik. Gururla tabii.

Sanatta yarışma fikrine nasıl bakıyorsunuz?
Öncelikle, Roxy Müzik Günleri’nin başından beri ilk amacı yarışma olmak değildi. Hayko Cepkin’in sahneye çıkmadan “Yarışma dert değil, oraya çıkacağız ve müziğimizi, enerjimizi göstereceğiz” dediği bir canlı müzik platformu yaratmak istedik. Adına da o yüzden yarışma demedik. Biz olabildiğince çok kendi müziğini yapan müzisyene, sahneye çıkma, sektörle dinleyiciyle tanışma fırsatını verme derdindeydik. Hatta o günler içinde çeşitli söyleşi veya workshoplarla profesyonel müzisyenlerle onlara yol yöntem, gösterelim de dedik. Birinciyi belirleyelim yeter gibi bir derdimiz hiç olmadı.

Tabii bir yandan evet bu bir platform ama soruya dönersek, hepimizin bildiği gibi iyi sanat da vardır. Onu bulunduğu kalabalıklar içinden çekip alıp dünyaya gösterecek olanlar da o yoldan geçip olgunlaşmış öteki insanlardır. Biz bu işi başından beri kucaklayan her biri bir değer olan jüriyle o iyi olanlara bir yol açıyoruz.

yeniden-iyi-muzik-icin-yola-ciktik-974755-1.
Cem Selcen



DÖNÜP DOLAŞIP 90’LAR


21’inci Roxy Müzik Günleri’ni ‘Müziğini hayata çıkar!’ mottosuyla gerçekleştiriyorsunuz. Kendi müziğini yapan müzisyenleri sektöre kazandırıyorsunuz. Bu popüler kültürden uzak yarışmanın kendi popüler kültürünü yaratma çabası olduğunu söylemek doğru olur mu?
Kendi dünyamızı ortaya koyalım ve bu iyi müzik diyorsak da artık lütfen, yeniden o popüler olsun. Ne var bunda? Bu iyi müzik ailesi dağıldı toplansın ve birbirine omuz versin. Sadece burada da değil burada her şey felaket o ayrı ama dünyada da bir garabet yaşandı uzun zamandır. Niye dönüp dolaşıp 90’lar ve öncesine dönülüyor. Artık yetmedi mi abur cubur yaşamanın ve kötü müziğin popüler olması?

Müzisyenlerin pandemi, kur artışları ve yasaklarla mücadele ettiği bugünlerde bu yarışmanın düzenlenmesi daha da anlamlı. Bir mekân işletmecisi olarak tüm bunların size yansıması nasıl oldu? Sizin gözlemleriniz neler?
Berbat bir dönemden geçiyoruz evet. Pandemi, kulüpleri, canlı müziği ve toplu olarak bütün müzisyenleri vurdu. Bunun üstüne, devletin nezdinde müzisyen, müzik gibi bir değer de olmayınca, toplumun da böyle bir örgütlenmesi olmadığı için sahipsiz desteksiz kalan müzisyenlerden intihar edenler bile oldu. E o zaman birbirine sahip çıkacak insanlar müzikten ve müzikle yaşayanlar birlikte bir şeyler yapacaklar. Sektör varsa öyle bir şey yeni çocuklara sahip çıkacak. Bu zor zamanlar ama sonuna geliniyor. Yeniden iyi müzik, plaklar, kulüpler olacak. Biz yola çıktık işte!

Jüride çok kıymetli isimler yer alıyor. Bu seçkide hassasiyetleriniz nelerdi?
Her şeyden önce Roxy Müzik Günleri’nin en önemli başarısı buna başından beri sahip çıkan, bizden çok benimseyen her biri alanında değer olan jüridir. Onlar böyle samimi ve gerçekten iyiyi arayan insanlar olmasaydı biz Roxy olarak asla bunu başaramazdık. Roxy’nin kulüp olarak oyu genelde bir kişiyle sınırlıdır yaklaşık yirmi kişi içinde. Jüri öyle ilginç ki bir yandan şehirde müziği yönlendirenlerden bir çekirdek varken bir yandan da yarışmadan çıkardıkları da zamanla ona eklendi. Özge Fışkın gibi, bu sene aramıza katılan Gaye Su Akyol gibi, zamanında Aylin Aslım gibi. Jüri sadece karşılarına gelenleri oylamıyor bizde, karşılarına geleceklerin şartlarını en başından koyuyor, hatta güncele yaklaşmak için jüriye eklenmesi gerekli olanlara da o karar veriyor. Tabii ki başından beri belirli bir dağılımı gözettik. Müzik yazarlarından, sadece sahnede değil stüdyoda da üreten müzisyenlerden, sektörden yani yapımcılardan ve organizatörlerden oluşuyor. Hepsinin kendine has bir bakışı var, iyi konusunda inatçı ve hak geçmesin diye bazen sabahlara kadar tek tek parçaları dinliyorlar ve elbette bunun ortalaması başarılı olacağı çıkarıyor.

***

Roxy Müzik Günleri takvimi

•18 Ocak-30 Mart:
Başvuru tarihleri
•02 Nisan-30 Nisan:
Jüri değerlendirme ve finalistlerin belirlenmesi
•02 Mayıs:
Finalistlerin açıklanması
•10-11-12 Mayıs:
Finalistlerin Performansları
•13 Mayıs: Ödül Töreni