Çimlerin yeşile boyanması AKP’nin ekoloji politikasının ispatı. Erdoğan “Çevreci biziz” dese de AKP iktidarı boyunca; ormanlar yok edildi, seragazı salımı ve fosil yakıt tüketimi arttı, yeşil alanlar talan edildi.

Yeşil rengi sadece boyada seviyorlar

Gökay BAŞCAN

Dünyanın dört bir tarafında sermayedarların şirin görünme maskesi olan greenwashing (yeşil yıkama) metaforunu AKP gerçeğe dönüştürdü. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından açılışı yapılan Yozgat Çekerek Millet Bahçesi’nde kuruyan çimlerin yeşile boyandığı iddiasıyla paylaşılan görüntüler, sosyal medyada gündem oldu.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘2018 yılında İstanbul’un Fethi etkinliklerinde yaptığı konuşmada “Çevreci biziz” dese de; 21 yıllık iktidarları sürecinde yeşil alanlar ile ormanlar yağmalandı, seragazı salımı ve kömür kullanımı arttı. Çevrecilik adı altında adeta şova çevrilerek mevsimsel koşullar göz ardı edilerek ağaç dikilmesinin ardından son olarak da çimler yeşile boyandı.

AKP iktidarı bir yanda çimleri boyarken bir yanda da ‘gerçek yeşili’ yok ediyor.

GREENWASHİNG NEDİR?

Kökeni, politik anlamda kullanılan “Whitewashing” kavramından türeyen ve ilk defa 1999 yılında “Greenwash” olarak Oxford sözlüklerinde yer alan kavram, çevreye karşı duyarlılık gösteriyormuş gibi toplumsal bir imaj yaratmak isteyen kurumların yaptıkları yanlış ve yanıltıcı bilgilendirme olarak tanımlanmıştır. Greenwashing kavramının Türkçe karşılığı “yeşil yıkama ya da yeşil boyama” olsa da anlamını tam olarak karşılayan çevirisi “yeşil aklama”dır.

1 ORMANLAR YOK EDİLİYOR

İklim kriziyle mücadelede önemli bir yeri olan ormanlar AKP iktidarı döneminde parçalandı. 2004’ten bu yana 526 bin 835 hektarlık ormanlık alan sermayeye peşkeş çekti. Ormanları yağmalayan AKP iktidarı, çevrecilik adı altında yıllarca fiyaskoya dönen ağaçlandırma kampanyası yaptı. Uzmanların ‘dikim zamanı’ değil uyarısına rağmen her yıl dikilen milyonlarca fidan kurudu. Orman Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre de 2005 yılında 13,9 milyon metreküp olan odun üretimi 2021 yılında 36 milyon 133 bine yükseldi. 2017 ile 2021 yılları arasında odun üretimde yüzde 69,5’lik artış yaşandı.

Öte yandan iklim krizinin derinleşmesi ve ormanlardaki faaliyetlerin artması yangınlara davetiye çıkardı. Uyarılara kulak asmayan AKP iktidarı geçen yıl 139 bin 503 hektar ormanlık alanın yanmasına göz yumdu.

2 SERAGAZI SALIMI ARTIYOR

Paris Sözleşmesi’ni 5 yıl sonra ekonomik gerekçelerle imzalayan AKP iktidarı sözleşmeyi uygulamaktan çok uzak. Karbonları tutan yutak alanları yok ederken seragazı salımı da her geçen gün artıyor. TÜİK’in verilerine göre, 2020 yılı toplam seragazı emisyonu bir önceki yıla göre %3,1 artarak 523,9 milyon ton karbondioksit eşdeğeri olarak hesaplandı. Bu sayı 2000 yılında sadece 219,7 milyon tondu.

3 DÜNYAYI YAKIYORUZ

Karbon emisyonunun artmasının en büyük nedeni fosil yakıt kullanımı. AKP döneminde pıtrak gibi çoğalan termik santrallar, kömür kullanımını büyük oranda artırdı. Toplamda 20.331 MW kurulu güce sahip 68 kömürlü termik santralı Türkiye’de işletilirken bunların 16’sı ithal kömürle çalışıyor. İ2000 yılında toplam 7 milyon 857 ton eşdeğeri petrol kömür ithal edilirken 2020 yılında bu sayı 24 milyon 962 bin oldu.

4 YEŞİL ALANLAR TALAN EDİLİYOR

İstanbul başta olmak üzere büyük kentlerdeki yeşil alanlar her geçen gün azalıyor. Parklar, askeri araziler, kent ormanları AKP eliyle yok ediliyor. Son olarak İstanbul Çekmeköy’deki parktaki ağaç katliamı ve Aydos Ormanı’nda yaşananlara karşı direniş sürüyor.

5 YABAN HAYAT TEHDİT EDİLİYOR

Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, her yıl binlerce hayvan av turizmi adı altında ve para karşılığında katlediliyor. DKMP Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, 2020-2021 av sezonunda av turizmi kapsamında bin 835 hayvan katledildi. Devlet bu katliamdan sadece bir sezonda toplam 26 milyon 857 bin TL gelir elde etti.

6 ÇED SADECE BİR PROSEDÜR

Projelerin çevreye etkilerinin değerlendirildiği ‘çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreçleri prosedüre dönüştü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 2021 yılı içerisinde sadece iki proje ÇED olumsuz kararı, 3 bin 421 adet projeye ise ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verdiği ortaya çıktı. Öte yandan Bakanlığın 10 bin 92 ÇED verisi içerisinde; 382 projeye ‘ÇED olumlu’, 78 projeye ise ‘ÇED gerekli’ kararı alındığı görüldü.

7 MEGA PROJELER, MEGA KATLİAMLAR

AKP’nin öve öve bitiremediği Marmara Otoyolu, İstanbul Havalimanı gibi mega projeler, büyük çevre felaketlerine neden oldu. İktidarın uzmanlara ve İstanbul halkına rağmen ısrarcı olduğu bir diğer proje ise Kanal İstanbul projesi. Kanal İstanbul güzergâhında 4,5 milyon metrekarelik ormanlık alan yer alıyor. Proje için 200 binden fazla ağaç kesilecek ve tarım arazilerini ortadan kaldıracak.

8 KAZA DEĞİL, DENETİMSİZLİK

Canlıların yaşam alanları olan orman yok eden madenlerin zararı bununla sınırlı değil.

Neredeyse her projeyi onaylayan AKP iktidarının madenler üzerindeki denetimsizliği büyük çevre felaketlerine neden oluyor. Kütahya, Gümüşhane, Giresun gibi illerde yaşanan maden kazalarının sonuncusu Erzincan İliç’te yaşandı. Çöpler Altın Madeni’nin atık havuzundaki sızma sonucu Fırat Nehri’ne 20 ton siyanürlü solüsyon karıştı.