Milyonlarca emekçi bugün meydanlarda buluşamasa da kalp atışları ortak, aynı ezgiyi söylüyorlar

Yüreğimizin attığı her yer 1 Mayıs alanı

1 Mayıs 1886’da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Bu önemli kalkışmanın yıl dönümü 1889 yılından beri işçi sınıfının “birlik, mücadele ve dayanışma günü” olarak kutlanıyor.

Her yıl milyonlarca kişini sokaklarda coşkuyla kutladığı 1 Mayıs bu yıl tarihe geçecek. 1890 yılından bu yana ilk defa 1 Mayıs’ta büyük kitlesel gösteriler olmayacak. Ama dünya emekçileri salgının yarattığı bu atmosfere teslim olma niyetinde değil. Tüm dünyada sendikalar, partiler, hareketler 1 Mayıs’a hakkını teslim etmek için yoğun çaba içerisinde. Her ülkede onlarca farklı yol ve yöntemle emeğin bayramı kutlanacak. Egemenlerin salgını fırsata çevirmek için ellerinden gelen her şeyi yaptığı bugünlerde farklı bir şey düşünülemezdi.

Beş gün boyunca sürdürdüğümüz dizide salgın günlerinde 1 Mayıs’a giderken emeğin ve emek örgütlerinin durumunu aktarmaya çalıştık. Önümüzdeki zorlu günlere nasıl hazırlandıklarını sorduk. Beş gün içinde ortaya çıktı ki emek güçleri, sol, sosyalist hareketler en az egemenler kadar sürece kafa yoruyor, hazırlık yapıyor. Bu, dünyada da Türkiye’de de aynı.

Emekçiler salgın öncesi dünyadan çok haz etmezdi. Bu yüzden ondan kopması daha kolay olacak. 1 Mayıs yeni bir hayat için örgütlü mücadeleye çağırıyor.