Yurtta sosyal politika! Peki ya cihanda?: CHP ve HDP’nin dış politika beyanları

DOÇ. DR. HAKAN GÜNEŞ - @hakangunesh

Gezi Direnişi bir siyasi partiye dönüşmedi ama birden çok siyasi partide önemli etkileri ortaya çıktı. 2015 Haziran seçimlerine sol kulvardan katılan HDP ve CHP’nin seçim programları bunun en açık kanıtı. Her iki partinin de gerek bir önceki seçim beyannameleri gerekse genel yaklaşımları dikkate alındığında 2015 beyannamelerinin merkezinde sosyal politikaların yer aldığı rahatlıkla söylenebilir. HDP radikal demokratik ‘yeni yaşam’ bildirgesini bu kez sosyal politikalarla güçlendirilmiş bir eşitlikçi yeni yaşam programına dönüşürmüş durumda. CHP ise Kılıçdaroğlu’nun ‘yeni Karaoğlan’ imajına uygun olarak bölüşüm ilişkilerine müdahale eden bir yaklaşımı öne çıkardı. Bu gelişmeler uzun bir aradan sonra yeniden Türkiye’de sosyal politikaların ülke gündeminde tali bir konu olmaktan çıkıp ana gündem olmasına hizmet ediyor.

Peki, CHP ve HDP dış politikada ajandasına yeni bir yaklaşım sunuyor mu? Suriye iç savaşı, Kürt sorunu ve onun bölgesel bağlamı, Filistin sorunu, komşularla ilişkiler, Karabağ sorunu; Kıbrıs sorunu, AB ile entegrasyon süreci, stratejik ittifaklar, emperyalizm, askeri üsler gibi dış politika başlıklarında HDP ve CHP’ye ‘Gezi Ruhu’ ne ölçüde etkide bulunmuş durumda?

CHP: TÜRK MERKEZLİ DEĞİL TÜRKİYELİ, BARIŞÇIL DIŞ POLİTİKA!
CHP seçim beyannamesinin dış politika başlığının en önemli yeniliği komşu ülkelerdeki etnik topluluklara bakarken kendisini ‘soydaşlar’la sınırlamayan, bunun yerine ‘Türkmen, Kürt, Kafkas, Balkan veya Orta Asya kökenli yurttaşlarımız arasında hiçbir ayrım gözetmeksizin’ yani Türkiyeli bir anlayışla yaklaşılacağı ifadesidir. İkinci önemli konu da ‘mezhepçi’ dış politikaya son verileceği yönündeki açık beyandır. CHP’nin yurttaş merkezli, normatif ve diplomasiye dayalı dış politikasının değinmediği konuları ise onun sol açısından eleştiriye konu olmaya devam edecek yanlarını gösteriyor: Filistin halkının taleplerine doğrudan değinilmiyor. Kıbrıs sorununda birleşik Kıbrıs ifadesine yer verilmemesi gibi konular ilk dikkat çeken unsurlar.

CHP Dış Politika Beyannamesi, detayları ve özenli dili nedeniyle diğer tüm partilerden daha fazla bu konuya eğildiklerini gösteriyor. Ancak Batı ile ilişkilerin güçlendirilmesi ve ‘İslam-Arap’ dünyasına sıkışmayan bir küresel entegrasyon önerisi, NATO konusundaki geleneksel CHP tavrıyla gölgeleniyor. NATO ile ilişkilerde eleştirel saptamalara yer verilmeyen beyanname ile CHP’li vekillerin Malatya’daki Radar Üssü konusundaki tutumları tam bir tezat oluşturuyor.

HDP: DETAYLANMAMIŞ BARIŞÇIL İLKELER
HDP programının en zayıf çalışılmış yanlarından birisi muhtemel dış politika başlığıdır. Hakkıyla somut hangi politikanın izleneceğini söylenen en önemli başlık Filistin konusunda kendisini gösteriyor: “İsrail hükümetlerinin katliamcı, işgalci politikalarına karşı duracak. Filistin’in işgaline son verilmesine ve Filistin halkının kendi siyasi geleceğini belirlemesine imkân sağlayacak bağımsız devlet kurma hakkının tanınması için gerekli desteği verecek”lerini belirten parti, Karabağ sorununda da Ermenistan’a yönelik ambargonun kaldırılması gibi somut noktalara değinmiş. Ancak HDP dış politika beyannamesinde diğer başlıklar ya görülmemiş, ele alınmamış ya da daha genel saptamalar ve ilkeler düzeyinde ele alınmış.

NATO’dan çıkılacağı ve askeri üslerin kaldırılacağı gibi ifadeler olmadığı gibi CHP’ye benzer bir AB ile entegrasyona devam politikası HDP’nin eleştirilere konu olacak dış siyaset başlıklarını oluşturuyor.

HDP VE CHP: SOL BİR DIŞ SİYASET İÇİN DAHA ÇOK ADIM ATMALI!
CHP ve HDP’nin uluslararası kapitalizmle eklemlenme noktalarında ‘kopuşçu’ olmasa bile en azından ‘bağlantısızlık’ çizgisine henüz pek yakın olmadıkları bir gerçek. Yine de iç siyasette yöneldikleri sosyal-politika merkezli siyasetin dış siyasette de karşılığını oluşturacağına, alttan gelen bir sol dalganın mevcudiyetine güvenilebilir. Sosyalist solun barışçıl ve ulus-aşırı dış politika yaklaşımının altını çizmek ve yaygınlaştırmak, CHP ve HDP’nin de dış siyasetinde yeni revizyonlara vesile olacaktır.