Ürün fiyatlarında beklenen düşüş bir tülü gerçekleşmedi hatta temel tüketim ürünlerine zam gelmeye devam ediyor. Esnaf önünü görememekten yakınırken, yurttaşlar ise ürün satın alamamaktan şikâyetçi.

Zamlar halkı ve esnafı perişan etti

Yağmur Beril VAROL

Döviz kurlarında yaşanan düşüşün ardından gözler etiketlere çevrildi ancak fiyatlarda beklenen düşüş bir türlü gerçekleşmedi. Düşüş gerçekleşmediği gibi birçok temel gıda ve tüketim ürünlerine zam gelmeye devam ediyor. İnsanlar çözümü mahalle bakkallarından veresiye almakta buluyor borçlar her geçen gün artıyor.


Son 1 yıl içinde Ayçiçek yağına yüzde 100, peynire yüzde 74, makarnaya yüzde 119, 250 gramlık margarine yüzde 185, 100’lü peçeteye yüzde 112, süte yüzde 75, toz şekere yüzde 87, türk kahvesine yüzde 142, una yüzde 138, yumurtaya yüzde 130 ve zeytinyağına yüzde 87 zam geldi.
İzmir Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Emin Bağcı, “Birçok marka yüzde yüz zam yaptı ancak doların düşüşüyle beraber yine de zamları geri çekmediler. Kur artışından kaynaklı aralık ayında çok anormal bir artış gerçeklermiş oldu. Bakkalda en çok satılan 22 adet temel üründe ortalama zam, yüzde 82.70 oranında gerçekleşti. Bu durum nereye gideceğini bizde bilemiyoruz. Bizim en büyük sıkıntılarımızdan bir tanesi önümüzü görememek. 20 Aralık’taki dolarda olan ani düşüşle beraber fiyatlarında düşmesini bekledik ancak pek bir değişim olmadı. Yeni yıldan itibaren akaryakıt ve elektrik zamlarını bahane ederek tekrar zam yapıldı” dedi.

Elektrik ve doğalgaza yapılan zamların kendilerini ciddi şekilde etkilediğini vurgulayan Bağcı, “Dükkânların aydınlanmasını bile çok sorunlu hale geldi. İmalatta doğalgazı bahane ettiler. Ambalajda şişe ambalaj ve teneke kutu ambalajlarda alüminyum ambalaj yok diye bahane edildi. Bunlarla birlikte bir daha zam geldi ve bu zamlar devam ediyor. Bunun nereye kadar gideceğini kestiremiyoruz. Bu duruma dur diyecek biri de yok. Mesela sigaraya maliye zammı geldi iki ay önce paket başına 2 TL olarak şimdi yılbaşıyla beraber paket başına tekrardan 4 TL zam yapıldı. Bu çok büyük bir oran. Bütün alkollü içeceklere yüzde kırk yedi zam geldi eski fiyatların üzerine. Bizlerin esnaf olarak bunları temin etmemizde çok zorlaştı. Çünkü yüzde 40 sermaye erozyonuna uğradık. Biz ürünleri zamlı satamadan tekrar zamlı ürün temin etmek zorunda kaldık” diye konuştu.

Bağcı önümüzdeki günlerin daha sıkıntılı olacağını belirtti ve ekledi: “Bu rakamların üzerinde birde elektrik zamları gelecek. Yılbaşından önce bir küçük esnafa 1500 TL elektrik faturası gelmiş. 500-600TL fatura gelenlerin ki zaten ikiye katlanacak. Küçük esnaf nasıl bir faturaya bu kadar para ayıracak? Hadi ödedi diyelim, esnafın cebine hiç para kalır mı? Kredi almak zorunda kalıyoruz. Borcu borçla ödüyoruz. Biz zaten daha pandemi döneminde aldığımız kredi borçlarımızı ödeyememiş durumdayız. Şimdi tekrar kredi çekmek zorunda kalıyoruz. Tekrar bir borç sarmalının içine gireceğiz gibi duruyor. Tüketici alışveriş yaparken haklı olarak, fiyatlar yükseldiği için kendini geri çekiyor. Eski satışlarımız yakalamamız mümkün oluyor. Kötülükler hep küçükten yana iyilikler hep büyükten yana.”

İzmir’de bakkalı olan Tamer Yeşil, “Bazı ürünlere etiket bile yapıştıramıyorum. Bir kutu kolayı 7 TL’ye, bir litre ayranı 10 TL’ye satmak zorunda kalıyorum. Dükkânımda 3 TL’ye bisküvi bile kalmadı. Eskiden çubuk kraker satardım 50 kuruşa o bile şimdi 2 TL oldu. Ekmek satışlarımız bile yüzde 60 düşmüştür. Bu sarmalın içinden nasıl çıkacağız bilmiyorum. İnsanlar şu anda kendini geriye çekmiş durumda veya veresiye olarak alıyorlar. Birçoğu veresiyeyi daha sonra ödeyecek durumda bile değil. Zamlar hem bizi hem yurttaşı kötü etkiliyor” dedi.

Alışveriş yapan bir yurttaş da, “Eskiden 100 TL’ye bir sürü şey alıyorduk ama şimdi alamıyoruz. Bir litre yağ zaten 30 TL olmuş. Bu fiyatlarla 100 TL’ye ne alabilirim? Pazara gidiyoruz pahalı. Market pahalı, bakkal pahalı. Nereye kadar gidecek böyle? Mahalle bakkalının önünden zor geçiyorum. İstediklerimi alamadım, eve öyle gidiyorum” diye konuştu.