“İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” kapsamında AKP iktidarı döneminde yaşanan iş cinayetleri araştırıldığında, uygulanan politikaların işçilere ölüm saçtığı görüldü. Taşeronlaşmanın yaygınlaştırıldığı, işgücünün ucuzlatıldığı, esnek ve güvencesiz çalışma koşullarının esas alındığı AKP döneminde 22 bini aşkın işçi hayatını kaybetti. Son 5 yılda 319 çocuk işçi de iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. İnşaat, maden ve tarım sektörü en […]

AKP işçileri ölüme sürükledi: 22 bini aşkın işçi hayatını kaybetti

“İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” kapsamında AKP iktidarı döneminde yaşanan iş cinayetleri araştırıldığında, uygulanan politikaların işçilere ölüm saçtığı görüldü. Taşeronlaşmanın yaygınlaştırıldığı, işgücünün ucuzlatıldığı, esnek ve güvencesiz çalışma koşullarının esas alındığı AKP döneminde 22 bini aşkın işçi hayatını kaybetti. Son 5 yılda 319 çocuk işçi de iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. İnşaat, maden ve tarım sektörü en fazla ölümün gerçekleştiği iş sektörü oluşturdu.

Bugün, 3 Mart 1992 tarihinde yaşanan ve 293 işçinin hayatını kaybettiği Kozlu Maden Katliamı’nın yıldönümü… TMMOB, ülke genelinde eşzamanlı basın toplantıları düzenleyerek, iş cinayetlerine karşı mücadele çağrısı yapıyor.

BİR YILDA YAKLAŞIK 2 BİN ÖLÜM

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) 2018 Yılı İş Cinayetleri Ön Raporu’na göre; 2018 yılında en az bin 923 işçi yaşamını yitirirdi. Raporda, ocak ayında en az 144 işçinin, şubat ayında en az 128 işçinin, mart ayında en az 130 işçinin, nisan ayında en az 189 işçinin, mayıs ayında en az 169 işçinin, haziran ayında en az 151 işçinin, temmuz ayında en az 201 işçinin, ağustos ayında en az 185 işçinin, eylül ayında en az 167 işçinin, ekim ayında en az 179 işçinin, kasım ayında en az 155 işçinin, aralık ayında ise en az 126 işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiği kaydedildi.

2018 yılında iş cinayetlerinin istihdam biçimlerine göre dağılımına bakıldığında ise bin 573 ücretli işçi ve memur, 350 kendi nam ve hesabına çalışan çiftçi ve esnaf yaşamını yitirdiği görüldü. 2018 yılında iş cinayetlerinde ölenlerin yüzde 82’sini ücretliler, yüzde 18’ini ise kendi nam ve hesabına çalışanlar oluşturdu.

TARIM SEKTÖRÜ BAŞI ÇEKTİ

İş cinayetlerinin iş kollarına göre dağılımları incelendiğinde 2018 yılında tarım, orman işkolunda 457, inşaat- yol işkolunda 438, taşımacılık işkolunda 233, ticaret- büro- eğitim- sinema işkolunda 118, metal işkolunda 114, belediye işkolunda 88, madencilik işkolunda 66, enerji işkolunda 63, konaklama- eğlence işkolunda 47, gıda-şeker işkolunda 44, savunma- güvenlik işkolunda 42, petro-kimya- lastik işkolunda 36, sağlık işkolunda 29, tekstil- deri işkolunda 28, çimento- toprak- cam işkolunda 21, ağaç- kâğıt işkolunda 17, gemi- liman işkolunda 16, iletişim işkolunda 6, banka işkolunda 3, basın işkolunda 4 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 50 işçinin ise iş kolu belirlenemedi.

ÇOCUK İŞÇİ ÖLÜMLERİ

2018 yılı “Çocuk İşçiliği İle Mücadele Yılı” ilan edilmesine karşın en az 62 çocuk işçi yaşamını yitirdi. İş cinayetinde yaşamını yitiren 62 çocuğun 22’si 14 yaş ve altında. İSİG’in araştırmasına göre, 2013 yılında 59 çocuk, 2014 yılında 54 çocuk, 2015 yılında 63 çocuk, 2016 yılında 56 çocuk, 2017 yılında 60 çocuk çalışırken canından oldu.
Araştırmalara göre, çocuk iş cinayetlerinin en fazla yaşandığı üç il sırasıyla Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin oldu. Çocuk iş cinayeti yaşanan illerin aynı zamanda mülteci nüfusun da yoğun olduğu iller olması da dikkati çekti. Yaşamını yitiren 62 çocuk işçinin 10’u mülteci çocuklardan oluştu.

Ölen kız çocuklarının oranı yüzde 11 ile genel iş cinayeti verilerindeki kadın işçi oranının iki katını oluşturdu. Tarımdaki çocuk iş cinayetlerini yüzde 11 ile inşaat sektöründeki çocuk işçi ölümleri izledi. Sanayi, maden, küçük atölye ve işletme, tamirhane işkollarında ve sokaklarda çalışan çocuk işçiler de trafik kazalarında, boğularak, yüksekten düşerek ya da ezilerek hayatlarını kaybetti.

İŞÇİ İNTİHARLARI

CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Tekin Bingöl’ün hazırladığı Havalimanı İşçilerinin Direnişi: “İktidar Hayatı Hedef Aldığında Hayat İktidara Direniş Olur” başlıklı rapora göre işçi intiharları da arttı. 2013 yılında en az 15 işçi, 2014 yılında en az 25 işçi, 2015 yılında en az 59 işçi, 2016 yılında en az 90 işçi, 2017 yılında ise en az 89 işçi işyeri içinde intihar etti.

Raporda, “Günde 12 saati geçen uzun çalışma süreleri, ağır ve aşırı çalışma, yoğun çalışma, iş baskısı, geçici işlerde çalışma, iş stresi, düşük ücret, ücretsiz fazla mesai, performans sistemi gibi çalışma koşulları işçilerin yaşamını ciddi olarak tehdit ediyor” denildi.

‘SESİMİZİ YÜKSELTİYORUZ’

TMMOB 3 Mart gününü “İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” kapsamında güvenli ve güvenceli çalışma izni için sesini yükseltti. TMMOB, İnşaat Mühendisleri Odası Konferans Salonu’nda “İş Güvenliği Uzmanlarının Sorunları Çalıştayı” düzenleyerek işçi sağlığı ve iş güvenliğine dikkat çekti.

Çalıştay’ın ardından yapılan basın açıklamasında, iş cinayetlerine karşı mücadele çağrısı yapıldı. Açıklamada, “İş cinayetleri ile mücadele etmek için sesimizi yükseltiyoruz. Ölüm, yaralanma ve sakat kalma, esnek ve güvencesiz çalışma hiçbir emekçinin kaderi değildir. İnsan onuruna yakışır, güvenli ve güvenceli çalışma hakkımız, mesleğimiz için sesimizi yükseltiyoruz” denildi.

Açıklamada, emekçilerin can güvenliğinin hiçe sayıldığı vurgulandı. İş kazalarının ve iş cinayetlerinin normalleştirilerek, yaşam ve çalışma hakkı gasp edildiği kaydedilen açıklamada, “Cinayetler ve kazaların önlenmesi, meslek hastalıklarının engellenmesi şöyle dursun, maliyet ve işgücü hesabı yapılarak bu çalışmalara kaynak bile ayrılmıyor. Yasalar ile koruma altına alındığı söylenen işçi sağlığı ve iş güvenliği, her geçen gün kötüye gidiyor” ifadeleri kaydedildi.

***

Düşük ücret, güvencesiz ve ağır çalışma koşulları…

İş Güvenliği Uzmanı ve Maden Mühendisi Mehmet Torun: “Hızlı teknolojik gelişmeler bir yandan insanın refahına hizmet ederken, öte yandan insan hayatı ve çevre için tehlikeleri de beraberinde getirmiştir. Özellikle sanayileşmenin ve hızlı üretim süreçlerinin ön plana çıktığı geride bıraktığımız 20’inci yüzyıl, yoğun makineleşme ve üretim sürecine giren yüzlerce kimyasal maddenin yol açtığı meslek hastalıkları ve iş kazalarının yoğunlaştığı bir yüzyıl olarak hatırlanacaktır.

Üretim sürecine giren her yeni madde, her yeni makine, araç ve gereç insan sağlığı, işyeri güvenliği, çevre sağlığı ve çevre güvenliği için tehdit oluşturmaktadır. Bir bakıma yükselen refahın faturası, insanlığa iş kazaları, meslek hastalıkları ve çevre kirlenmesi olarak kesilmektedir. Sağlıklı çalışma ortamı ve çevresi iş barışının, hızlı ve sağlıklı kalkınmanın da ön şartıdır. Çünkü iş kazaları ve meslek hastalıkları sonuçları itibariyle insan hayatını ve sağlığını tehdit etmesinin yanı sıra işletmeleri de ağır faturalara mahkum etmektedir.

Son yıllarda uygulanan politikalar sonucu ülkemiz bir ucuz emek cenneti yapılmış, düşük ücretli, güvencesiz ve ağır çalışma koşulları, rızasız fazla çalışma süreleri egemen hale getirilmiştir. Sermaye, gerekli olan iş güvenliği önlemlerini almak, işin özelliklerine uygun çalışma ortamı yaratmak yerine daha fazla kâr uğruna çalışma koşullarını zorlayarak adeta insan sağlığı üzerinde kumar oynamaktadır.”

***

KÂR HIRSI ÖLÜM GETİRİYOR

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz: “İşçi sağlığı ve iş güvenliği konusu, ülkemizin en can yakıcı sorunlarından biridir. Her yıl binlerce kişi işyerlerinde hayatını kaybetmekte, on binlerce kişi iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaralanmakta ve sakat kalmaktadır. Madenlerde, inşaatlarda, tarım alanlarında, fabrikalarda yaşanan facialar toplumda derin acılar yaratmaktadır.

Mevcut yasal düzenlemelerin iş kazalarını ve ölümlerini önlemekteki yetersizliğinin, ülkemizde işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda köklü ve yapısal sorunlar olduğunun en açık göstergesidir. İş kazaları ve meslek hastalıklarının temelinde, sermayenin azami kar hırsı ve emek aleyhine politikaları yatmaktadır. Taşeronlaştırma, özelleştirme, sendikasızlaştırma, denetimsizleştirme, esnek istihdam politikaları, ağır çalışma koşulları ve kayıt dışı istihdam iş kazaları ve meslek hastalıklarının artmasına neden olmaktadır.”

***

İşçi aileleri 81’inci kez nöbette

İş cinayetlerinde yakınlarını yitiren ve yıllardır adalet mücadelesi yürüten Adalet Arayan İşçi Aileleri, bugün 81’inci kez Vicdan ve Adalet Nöbeti’ni gerçekleştirecek. İstanbul Galatasaray Meydanı’nda saat 13.00’te yapılacak eylemde; Van Bayram Otel, Bursa Gemlik Gübre Fabrikası ve Esenyurt Marmara Park AVM inşaatında yaşanan iş cinayetlerine ilişkin davalarda gelinen son durum konuşulacak. İşçi aileleri, sosyal medyada #VicdanımızNöbette ve #DahaKaçİşçi etiketleriyle yaptıkları paylaşımlarda herkesi nöbet eylemine destek vermeye çağırdı.