Barış istiyorum
GÜRKAN KORKMAZ - Avukat
Barış istiyorum, kardeşi polis şiddeti ile öldürülmüş biri olarak, barış istiyorum…
Ne sokaktaki çocuk ölsün, ne de görevi başındaki polis.
Ablamın yanına, Mersin’e gidiyorum diye evden çıkan ama aslında Kobaneli çocuklara oyuncak götürmeye giden Okan Pirinç de ölmesin,
Annesinin davullu zurnalı uğurladığı, En büyük asker bizim asker sloganlarıyla AŞTİ’de otobüse binen Ömer Kaan Yıldırım da ölmesin…
Barış istiyoruz biz, Barış; Savaşmak ve nefret etmek kolayken. Arap olarak Kürt’ü, Kürt olarak Türk’ü sevmek, kardeşçe yaşamak istiyoruz…
Bir avukat olarak İfade için gittiğim karakolda polisin ikram ettiği çayı, önyargılar olmadan ve nefret etmeden kabul etmek istiyorum. Ama faşist devlet dediğim için şüpheli olarak alındığım karakolda da insan muamelesi görmek istiyorum.
İstersem başımı örtmek de istiyorum bir Müslüman olarak, ama bir ateist olarak da Ramazan’da dahi rakımı içmek istiyorum. Hem de sek, yanında peynirle.
Ben aslında Gezi’yi istiyorum. Gezi’nin sadece Taksim meydanında polis ablukasında sıkışıp biber gazına boğulmadan bütün ülkeye yayılması istiyorum…
Bir yanda Türk bayrağı dalgalanırken, öte yanda Kürtçe şarkılarla halay çekmek istiyorum. Biramı da içmek istiyorum, Cuma namazı kılmak isteyenlerin etrafına etten duvar örmek de.
Yeryüzü sofraları kurmak istiyorum, gayrimüslim biri olarak Müslüman kardeşlerime. Ve Pride yürüyüşünde etek gitmek istiyorum en Heteroseksüel halimle.
Ben aslında Gezi’yi istiyorum. Ve çocukların öldürülmediği bir ülkeyi…
Bu halk bunu gördü, Biz gezide gördük bunu;
Türk’ün, Çerkez’in ve Kürt’ün omuz omuza olduğunu, Alevi’nin Sünni’nin Hristiyan ve Yahudi’nin aynı sofrada oturduğunu gördük.
Galatasaraylının da, Beşiktaşlının da Fenerbahçe yıkılmaz dediğini gördük, mesele Fenerbahçe bile değil; Ali İsmail KORKMAZ’ın düşleriyken.
Hiç bir arada bulunamayacak siyasi düşüncelerin de bir arada olduğunu gördük. Gezi’de uyurken bir kadın, Kürt gencin “abla sen uyu, ben uyanığım” dediği için rahatça uyuduğunu gördük. 10 gün öncesine kadar Kürtlerden nefret etmesine rağmen…
Gençler yitti bu yolda, dövüldü, öldürüldü de ama biz bu hükümetin korktuğunu da gördük titrediğini de.. Şimdi Ali İsmail’in sözünü yerine getirme zamanıdır. Yıkılacaklar biliyoruz ve bunun ancak Gezi ruhuyla olacağını da biliyoruz.
Ülkemizde eşitlik, özgürlük, barış, laiklik ve bağımsızlık istiyorum. Herkesi Gezi ruhuyla selamlıyorum…