Buğdayda hasat dönemi başladı. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın buğday fiyatları üreticinin beklentisinin altında kaldı. Buğdayın ellerinde kaldığını belirtirken üreticiler, TMO’dan randevu alamadıklarını ifade etti.

Buğday üreticinin elinde kaldı
Fotoğraf: AA

Aycan KARADAĞ

Ege Bölgesi’nde buğday hasadı başladı. Her yıl olduğu gibi buğday üreticisi kara kara düşünüyor. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, önceki gün kabine toplantısının ardından Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) buğday ve arpa alım fiyatlarını açıkladı. Açıklanan hububat alım fiyatları üreticinin beklentisinin altında kaldı. Buna göre, çiftçi kayıt sistemine kayıtlı çiftçinin eline ton başına ekmeklik buğdayda 9 bin 250 lira, arpada ise 7 bin 500 lira geçecek. Böylece ekmeklik buğdayda artış TMO alım fiyatı prim desteğiyle birlikte geçen yıla göre yalnızca yüzde 24,2’de kaldı.

İzmir Ziraat Odası Başkanı İbrahim Erdallı, buğdayda taban fiyatın düşük kaldığını ve üreticinin bu sene perişan olduğunu söyledi. Erdallı “15 liraya tohum alınıyor, 9 liraya buğday satılıyor. Bu sene ürün çiftçinin elinde kaldı. Maliyetler çok yüksek” dedi. Erdallı, “TMO buğday alım fiyatını geçen sene revize ederek ton başına 6 bin 450 lira olarak açıklamıştı ve 1000 lira da prim verilmişti. TMO 2023 yılı ekmeklik buğday alım fiyatını 8 bin 250 lira olarak açıkladı 1000 lira pirim ile birlikte 9 bin 250 lira. Fakat bu fiyatlardan buğday satan üretici yok. Üretici TMO’dan randevu alamadığı için buğdayını tüccara satmak sorunda kalıyor” ifadelerini kullandı. 

MÜDAHALE ALIMLARI YAPILIYOR

Öte yandan CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu Manisa’nın Gölmarmara ilçesinde buğday üreticileri ile bir araya geldi. Bakırlıoğlu, “Bu fiyatlar geçen yılki alım fiyatlarının bile altında. Hatta çiftçiler şu anda Gölmarmara bölgesinde buğday alacak tüccar bile bulamıyorlar” dedi ve ekledi: “Bir çiftçi için keşke ekmeseydim demek kadar zor bir şey yoktur herhalde. Maliyetler katlanarak artmasına rağmen ürün fiyatları aynı oranda artmıyor. Geçen yıl 6 bin lira olan anaç tohumluğun fiyatı 15 bin liraya, biçerdöverin dekar başına biçme fiyatı 90 liradan 170 liraya çıkmış. Gübre, ilaç fiyatları yüzde 80 artmış, fakat TMO alım fiyatını ancak yüzde 24 artırmış. Bu artış bile çiftçiye yansımıyor, çünkü buğday üreticisi randevu alıp ürün veremiyor TMO’ya. Tarım ürünleri piyasası çok hassastır. Ürün hasat edildikten sonra en kısa zamanda satılmak zorunda. Hasat dönemlerinde fiyatların düşmesini önlemek için müdahale alımları yapılıyor.” 

Bakırlıoğlu şunları dile getirdi: “Bu yeterli oluyor mu? Tabi ki hayır. Çiftçinin bankalara, tarım kredi kooperatiflerine borcu var, yıl boyunca yaptığı harcamalar var, işletme giderleri var. Bu yüzden elindeki ürünü en kısa zamanda paraya çevirmek zorunda. Devlet ben almıyorum dediği zaman, çiftçi tüccarın insafına bırakılmış oluyor. Bunu önlemenin yolu üretim planlaması ve fiyatın daha ekim başlanmadan açıklanması ile mümkündür. Çiftçi, üretici daha tohum toprağa düşmeden kaç liradan satacağını bikesi gerekir.”