Google Play Store
App Store

Ülkenin Cumhuriyet ile edindiği tüm birikimleri aynı kötülük için parça parça ya da bir bütün halinde ele geçirilince, yaratılan tüm ortak değerler ganimet ilan edildiği için, yasa-hak-hukuk tanımamanın en iğrenç tarihi yazılıyor.

Çürüme...

Orhan Aydın - Oyuncu 

“Nereden çıktı bunca hilafet isteyen güruh?” diye sorulan sorular geziniyor ortalarda.

“Bunlar gerçekten bu ülkenin yurttaşları mı?” diyenler var.

“Bu kadar tarikat cemaat yapılanmasının devlet desteği ile şirketler, okullar, hastaneler kurup palazlanmalarına göz yumdukça olacağı budur” diyenler var.

“Siyasal ahlaksızlığın ilk yolu da son yolu da din simsarlığından geçiyor. Din, Allah, kuran, ezan, vatan millet, bayrak sözcükleri yan yana getirilip bunun üstünden her tür yalanı söylemenin suç sayılmadığı bir ülke burası” diyenler var.

“Tarikat örgütlenmesi bir anayasal suç” diyenler var.

“Ellerindeki yurtlarda, kuran kurslarında çocuklara işkence, taciz, tecavüz var hepsi belgeli ama ülke suskun” diyenler var.

“Bütün yolsuzlukların, hırsızlıkların, yalanın, talanın, uyuşturucu ticaretlerinin, mafya seviciliğinin arkasında aynı adreslerden beslenen bu iğrençlik ülkeyi ele geçirdi, buradan kurtuluş artık çok zor” diyenler var.

“Tarikatlar, cemaatler birer sivil toplum örgütüdür” diyenler var.

“Allah’ın sevgili kulları bunlar, her birinin mübarek başı secdeye değiyor, onların hiçbirinden bize ülkeye zarar gelmedi, gelmez” diyenler var.

“Her kim ki Allah’ın emirlerini yerine getiren bu kullara karşı çıkıyor bilin ki o haindir, teröristtir, din düşmanı münafıktır” diyenler var.

“Vatanı bölmek isteyenler, İslam düşmanlığını bayrak edinen soysuzlardır” diyenler var.

“Hilafet gelecek batıl gidecek” diye bağıranlar var.

“Şeriat Allah’ın emridir” diyenler var.

“Yeter bu yüz yıllık esaret bitecek şeriat gelecek” diyenler var.

***

Sokakta, kahvede, televizyon ekranlarında, gazetelerin köşelerinde, cami avlularında, üniversite kürsülerinde, parlamentoda ağzı olan konuşuyor.

Seksen beş milyonluk ülkede neredeyse her konuda herkesin bir fikri var.

Saflar o kadar net bir biçimde ayrışmış ki, büyükçe bir çoğunluk için, bilim-bilimsel akıl-çağdaşlık-uygarlık-sanat düşmanlıktır diye bellenmiş ve gelecekle ilgili ya da insanca yaşamakla ilgili umudun kırıntısı bile kalmamış.

Adeta bu dünyadan vazgeçilmiş, mutluluğun her türü öte dünyada, bu yaşanan cehennem, cennet orada, ahirette.

Açan çiçeğin, uçan kuşun, çağıldayan suyun, yeşeren ekinin, ağacın, sokak canlarının, dağların, ovaların canı cehenneme, bize inanmış ümmet gerek diyen bu akıl kazanılmış, insan olma erdemine yaraşır tüm haklara da düşmanlık etmekte de geri durmuyor.

Somutlarsak, örgütlenen kötülük iyiliğe saldırarak büyüyor, bir avuç haramzadenin avlusunda el açarak, yaşanan tüm adaletsizliğe alkış tutup palazlanıyor.

Sistemin tüm çarkları aynı kötülük için işletiliyor.

Ülkenin Cumhuriyet ile edindiği tüm birikimleri aynı kötülük için parça parça ya da bir bütün halinde ele geçirilince, yaratılan tüm ortak değerler ganimet ilan edildiği için, yasa-hak-hukuk tanımamanın en iğrenç tarihi yazılıyor.

Kötülüğün adresi, Cumhuriyet ve onun aydınlanma değerlerini hedef aldıkça din maskeli soygun saltanatı şahlanıyor.

Burada ekonomik batış, yok oluş, açlık, işsizlik, adaletsizlik, başka düşüncelere saygı; burada barış, kardeşlik, bir arada yaşamaya saygı; burada sevgi yok, erdem, onur, vicdan yok.

Çok acı evet ama ülkeye yaşatılan gerçeklik, çürümenin gün yüzüne savurduğu yok oluşun tüm belirtilerini açık ediyor.

Dur diyenler direnip ortaya çıkmadıkça, yalanın padişahlığı talan, din, iman ve ırkçılık bezeli hamasetle geleceği kuşatmaya, karşı duranları ise zindanla-kelepçeyle-kan-kin ve nefretle susturup varlığını sürdürmeye devam edecek.

Bu anlamıyla ülke tarihsel bir eşiğin kıyısındadır.

Ya hilafet bayrağı açıp şeriat isteriz diye düşmanlıklarını kusanlar kazanacak ya da bu ülkenin eşit-özgür-laik bir yurt olması için ses çıkanlar çoğalıp, onurlarını birleştirip ortaya çıkacak.

Örgütlenmiş cehaletin en büyük düşmanlık olduğunu anlamak için, daha ne kadar beklenecek sorusunun yanıtını aramanın anlamı yok.

Artık anayasa yok, anayasal haklar yok.

Kötülük cehaleti örgütledi, örgütlüyor, ya iyilik?