İnsanın doğaya egemen olmasının aracı diyebileceğimiz teknik için Marx, "nesnel-leşmiş bilgi gücüdür, bundan ötürü teknik toplumsal ilişkilerden...

İnsanın doğaya egemen olmasının aracı diyebileceğimiz teknik için Marx, "nesnel-leşmiş bilgi gücüdür, bundan ötürü teknik toplumsal ilişkilerden koparılıp tek başına ele alınamaz," der. Fotoğrafın icadının sosyoloji biliminin doğusuyla aynı döneme denk düşmesi rastlantı olmasa gerek. 1830'larda fotoğrafın icadından bugüne geçen yıllar içinde teknolojik gelişimin; fotoğraf sanatına yaptığı -hızlı üretim, çoğaltma, daha çabuk ve çok kitleye ulaştırma gibi- etkileri sıralarken, görüntünün toplumları etkileme gücünü bilen egemenin hegemonyasını koruma amacı için kullandığını -insanı yaşadığı dünyaya yabancılaştırmak, kendi ideolojisini yaymak ve kitle kültürü oluşturmak gibi- unutmamak gerekir.

Üretimin gereksinimleri bilimsel gelişmenin temel itici gücünü oluşturur. Engels, "teknik gereksinimler ortaya çıktıkça bu gereksinimleri yerine getirmesi için toplum, bilim üstünde on üniversiteden daha çok etkide bulunur," der.

Dijital video ve fotoğraf makinelerinin keşfi ve görüntülerin sayısal ortama aktarılıp dünyanın bir ucuna bir saniyede tek tuşa dokunarak iletilmesi, toplumların birbiriyle iletişimini kolaylaştırmış, ancak bireyi toplumsallaşmadan koparıp 'sanal sosyalleşme' denilen gerçekte yalnızlığa itmiştir.

Fotoğrafın karanlık odada üretilmesiyle ya da dijital makinelerle üretilmesi tartışmalarının daha çok teknik kolaylıklar üzerinden konuşulduğu ülkemizde, neyi kaydettiğin, hangi görüntüyü sunduğun ve görüntünün ne anlam taşıdığı soruları güme gidiyor. İnsanı insanlığından etmek için kullanılan teknik, insanın canavarı değil hizmetçisi olmalıdır. Önceleri salt teknolojik bir araç olarak görülen fotoğrafın icadı daha sonra toplumsal ve kültürel işlevlerinin yanında estetikle olan ilişkisi değerlendirilerek bir bilim ve sanat dalı olarak kabul edilmiştir.

İnsanın nesnel gerçekliği estetiksel biçimde yeniden yaratması ve bunu yapabilme yeteneğini tekniği araç edinerek toplumu değiştirme, biçimlendirme, yönlendirme olarak sanatsal deyimlerde kullanılabilir. Bunun için fotoğrafın nereye kaydedildiğinin bir önemi yok. Önemli olan neyin ve niçin fotoğrafının çekildiği sorusunun yanıtını vermektir.