Dünya nüfusu artarken su kaynakları hızla tükeniyor. Sürdürülebilir olmayan tarım ve sanayi unsurları su havzalarını bozuyor, kirletiyor ve tüketiyor. Su tükenirse tarımın biteceği ve dolayısıyla gıda güvenliği için de tehlike çanlarının çalacağı gerçeği ise uykumuzu kaçırmaya fazlasıyla yetiyor.

Gıda, savaş ve israf: Su

Batuhan Sarıcan - Yazar batusarican@gmail.com@batusrcn

Suyun toplumsal huzursuzluklara yol açtığını görmek için distopik romanlara sarılmaya veya post-apokaliptik filmleri izlemeye gerek yok. Tarihin pek de tozlu olmayan sayfalarını açıp haritanın uzak, kalbimizin yakın köşesi Latin Amerika’ya baktığımızda 1999 yılında yaşanan bir ayaklanmayla karşılaşıyoruz. 6 insanın hayatını kaybettiği, 175’inin de yaralandığı bu olay tarihe, Cochabamba Ayaklanması olarak geçiyor. Nedeni ise tahmin edin ne?

Şimdi olayın tarihsel gelişimine bakalım. Kadim uygarlıklardan bu yana bölge yerlilerinin ekmeğini çıkardığı bereketli And toprakları, olumsuz etkilerini giderek artıran sanayileşmeyle birlikte Cochabamba’da (Bolivya) kuraklığa neden olmaya başlıyor. Bu durum, halkın içme suyunu 2-3 günde bir almasına, çiftçilerinse sulama konusunda sıkıntılar yaşaması sebebiyle ürünlerini kaybetmesine neden oluyor. 1980’li yıllarda üçüncü dünya ülkeleri olarak adledilen ülkelerdeki özelleştirme furyasına dahil edilen ülkelerden yalnızca biri olan Bolivya’da, dönemin Cochabamba Valisi Manfred Reyes, Dünya Bankası’nın da desteğini alarak Misicuni ismindeki bir özelleştirme projesine imza atıyor.

Böylelikle IMF ve Dünya Bankası gibi uluslarüstü kuruluşların, ülkelerin yer üstü ve altı kaynaklarına göz diken politikalarının sonucunda Cochabamba Su Sistemleri (SEMAPA) özel sektörün eline geçiyor. Bu, günde 2 dolar gibi çok düşük bir gelirle hayatını idame ettirmeye çalışan halka, %35 civarında (hatta bazen bunun iki katı kadar) ekstra su faturası çıkması anlamına geliyor.1 Halk, bu şirketin suya kafasına göre paha biçmesini istemediği için de yollara barikat kurarak ayaklanıyor. Yaşanan çatışmalarsa gazetelerin manşetlerine kan sıçratıyor. (Bu olay, Gael García Bernal’in başrolünde olduğu 2010 yapımı También la lluvia -Yağmuru Bile- filmine de konu olmuştur.) Cochabamba Ayaklanması, gelecekte yaşanacak çevre ayaklanmalarının yalnızca habercisi olsa gerek.

Su yoksa gıdanın güvenliği de tehlike altında
Şimdi sudaki huzursuzluğun vahametini aktarabilmek adına bir adım geriye çekilerek büyük resme bakalım. Hücrenin karmaşık yapısının temel unsuru olan su, insan ve hayvan bünyesinin yaklaşık %80’ini oluşturuyor.2 Hal böyleyken dünya genelinde, günümüzde kişi başına düşen yıllık 6600 m³ olan su miktarının önümüzdeki otuz yılda 4800 m³’e düşeceği gerçeği3 tüylerimizi ürpertiyor. Türkiye’de ise bugün kişi başına yıllık 1519 m³ olan su miktarının, 2030 yılında -100 milyona çıkacağı düşünülen nüfusla birlikte- 1100 m³’e düşmesi bekleniyor.4 Bir başka deyişle Türkiye su fakiri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

İçme suyunun hayati öneminin belki de hepimiz farkındayızdır. Peki, suyun gıdanın geleceğindeki yeri hakkında bilgimiz var mı? Bu sorunun cevabı olarak karşımıza çıkan en kritik unsur tahıl-su dengesi. Gezegenimizdeki su kaynaklarının %70’i sulamada, yani tarımda kullanılıyor.5 Bireysel düzeyde beslenme yeterliğinin (gıda güvenliğinin) teminatı ise tahıl.6 1 kilo tahıl üretmek için 1 ton su kullanmak gerekiyor.7 Suda kıtlık yaşarsanız uzun vadede tarım arazilerinizi kaybedersiniz. Tarım arazisinin kaybı da sizi dışa bağımlı bir ülke haline getirir. Eğer zaten bağımlıysanız daha da bağımlı hale gelirsiniz. Tam bir batak. Tüm bunları alt alta koyunca da gıda güvenliğinizin tehdit altında olduğu gerçeğiyle karşılaşırsınız. En basit ifadeyle, su biterse gıda da biter. Zincirleme bir reaksiyondan bahsediyoruz.

İsrafı durdurmak şart
Bakacak olursak 1 kilogram çikolata için tarladan tabağa 17,1 bin litre, 1 kilogram biftek için 15,4 bin litre, 1 kilogram peynir için 3,1 bin litre, 1 kilogram ekmek içinse 1,6 bin litre suya ihtiyaç var.8 Yani 1 kilogram ekmeği çöpe attığınızda 1,6 bin litre suyu da israf etmiş oluyorsunuz. Suyun ve gıdanın geleceği için bu ziyana ve gereksiz tüketime “dur” demek gerekiyor.

2030 yılında dünya nüfusunun yarısının, suya erişim konusunda problem yaşayacak bölgelerde yaşamlarını sürdüreceği ifade ediliyor.9 Her yıl yaklaşık 80 milyon civarında artan dünya nüfusu için her yıl 64 milyar m³ suya daha ihtiyaç duyuyor.10 2050 yılında nüfusun 9,8 milyar olması beklenirken11 ve yenilenebilir su kaynakları, iklim değişikliği sebebiyle gitgide “buharlaşırken” bu israfın bir lüks olduğunu söylemeye ihtiyaç olmasa gerek.

Uzun lafın kısası, dünyada yaşanan savaşların görünen yüzü petrol olsa da asıl savaşın su için verildiği gün gibi ortada. Türkiye-Suriye-Irak gerginliğinden tutun da Filistin-İsrail çatışmalarına kadar neredeyse her uluslararası gerginliğin ön planında petrol, arkasında ise su var. Çünkü devletler biliyor ki petrolün yeri -önünde sonunda- yenilenebilir enerji kaynaklarıyla doldurulabilir. Ancak suyun yerini doldurabilecek hiçbir şey yok.

1 The Economist, Water war in Bolivia. https://www.economist.com/node/280871
2 Ernest Callenbach, Ekoloji Cep Rehberi,Sine Sekiz Yayınevi, İstanbul, 2012, s.116
3 Water: The Saga of Water of Earth, WWF-Turkey, 2007, S.222
4 WWF Türkiye, Türkiye Su Zengini Bir Ülke Mi? http://www.wwf.org.tr/ne_yapiyoruz/ayak_izinin_azaltilmasi/su/turkiyesuzenginibirulkemi/
5 United Nations, Coping With Water Scarcity, August 2006, http://www.un.org/waterforlifedecade/pdf/2006_unwater_coping_with_water_scarcity_eng.pdf
6 Lester R. Brown, Dünyayı Nasıl Tükettik? Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul, 2009, s.4
7 Lester R. Brown, Dünyayı Nasıl Tükettik? Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul, 2009, s.103
8 The Guardian, How much water is needed to produce food and how much do we waste? https://www.theguardian.com/news/datablog/2013/jan/10/how-much-water-food-production-waste
9 United Nations, Water Scarcity. http://www.un.org/waterforlifedecade/scarcity.shtml
10 UNESCO, New Report Highlights Crucial Role of Water in Development. http://www.unesco.org/new/en/media-services/single-view/news/new_report_highlights_crucial_role_of_water_in_development/
11 United Nations, World Population Projected to Reach 9.8 billion in 2050, and 11.2 billion in 2100. https://www.un.org/development/desa/en/news/population/world-population-prospects-2017.html