Hem dizi hem film

Murat TIRPAN

Haftanın önerisi

White House Plumbers (BluTV)

Tarihi ve politik hikâyelerle hele de komedi türüne ilgi duyan izleyiciler için bu hafta albenili bir dizi önerimiz var. BluTV'de izleyebileceğiniz “White House Plumbers”, Egil Krogh ve Matthew Krogh'un “Integrity” adlı kitabından uyarlanan, Alex Gregory ve Peter Huyck tarafından yazılan ve David Mandel tarafından yönetilen bir politik drama mini dizisi. 

Başrollerinde Woody Harrelson, Justin Theroux, Domhnall Gleeson, Kiernan Shipka ve Lena Headey yer aldığı beş bölümlük dizi Nixon dönemindeki meşhur Watergate skandalının arkasındaki beyinler olan E. Howard Hunt ve G. Gordon Liddy'nin hikâyesini anlatıyor. Hikâye gayet ilginç çünkü aslında basın sızıntılarını her ne pahasına olursa olsun engellemekle görevli bu ekip, tam tersini yaparak korumaya çalıştıkları Nixon'u kazara devirdiler. Dolayısıyla hem skandalın arka planı hem de beklenmedik bir yere giden bu görevin gerçekleştirilmesini izlediğimiz bir olay örgüsüyle karşı karşıyayız.

“Veep" tarzında bir yaklaşım benimseyerek gerçeklik ve hicvin karışımı bir ton tutturan hikâyenin, gerçek hayat karakterlerini başarılı bir şekilde yeniden canlandırarak ve hikâyelerinden doğal komedi unsurlarını çıkararak bizi etkilediğini söyleyebiliriz. Karakterlerimiz Hunt ve Liddy aslında düşündüklerinden çok daha yeteneksiz bir ekiptir ve bu beceriksizlik dizinin en etkili ve komik anlarını yaratır, bu kısımlar gerçekten son derece eğlenceli. “White House Plumbers”, tarih ve politikanın keskin bir parodisi ve aynı zamanda karakter odaklı bir dram olarak bugünlerde kolayca izlenebilecek iyi bir seçim olabilir.

Haftanın dikkat çekeni

Gelecek (Futura); Pietro Marcello, Francesco Munzi ve Alice Rohrwacher (MUBI)

Bu haftanın önerisi Pietro Marcello, Francesco Munzi ve Alice Rohrwacher'ın elinden çıkan bir belgesel: Gelecek (Futura) MUBI'de gösterime çıkan film İtalya'nın dört bir yanından 15 ila 20 yaş arasındaki gençlerle yapılan röportajlar sayesinde geleceğin nasıl hayal edildiğini inceliyor.  Gelecek gençlerin yetişkinliğe geçiş sürecindeki umutlarının ve endişelerinin peşine düşerken İtalyan şehirlerini banliyölerini ve taşrasını ziyaret ediyor.

Çiftçilerden öğrencilere, aktörlerden boksörlere kadar geniş bir yelpazede insanlarla yapılan röportajlar özellikle gençlerin Covid-19'un fonda olduğu bir dünyada insanlığa olan kırgınlık ve umutsuzluklarını resmediyor. Zaman zaman pandeminin net bir şekilde çerçeveyi doldurduğu belgesel bu insanları umutsuzluk noktasına getiren dertlerin peşinde. 16 mm film ile çekilen ve İtalya'nın güneş altındaki manzaralarını ve genç portreleri büyüleyici bir şekilde yakalayan Gelecek, etkileyici bir sinematografik deneyim de sunuyor seyirciye. Seçilen kişilerin rastgeleliği, konunun genişliği içerisinde zaman zaman kaybolması ve zaman zaman da fazla dağılması gibi zaafları olsa da “Gelecek” göz atmaya değer bir sinemasal tartışma denemesi.