İmamoğlu’nun Dersim gezisi
Fotoğraf: İBB

Nurcan GÖKDEMİR

Genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimi, ardından TBMM’nin yaz tatiline başlaması, Ankara’da siyasetin ateşini düşürmedi. Önce "KDV ve ÖTV oranlarının yükselmesi ve temel ihtiyaçlar üzerindeki fiyat artışı nedeniyle oluşan sorunlara çözüm bulunması” için CHP’nin yaptığı çağrı ile TBMM Olağanüstü toplandı. Ardından muhalefet bu kez de Akbelen ormanında yapılan kıyımı görüşmek amacıyla TBMM’nin olağanüstü toplantıya çağırdı. Bu da milletvekillerinin tamamının değilse bile büyük bölümünün bir ayağının Ankara’da olmasını sağladı.

İktidar partileri Meclis’in de kapalı olmasından da yararlanarak yurt genelinde  yaklaşan yerel seçimlere dönük hazırlıklara hız verirken Millet İttifakı’nı oluşturan iki ana gövde CHP ve İYİ Parti henüz seçim bozgununun etkilerinden kurtulabilmiş değil. Özellikle hezimetle sonuçlanan seçimden sonra CHP’de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik olarak başlayan “Değişim ve yenileşme” çağrıları siyasetin öncelikli gündemini oluşturuyor.

Ankara’dan ülke geneline kadar yayılan bu ağır gündeme ana başlıkları ile baktığımızda görülenleri özetleyecek olursak yanıtı aranan öncelikli soru “CHP’de ne olacak?”… Bu soru beraberinde de “İmamoğlu ne yapacak?” sorusunu getiriyor.

Partinin önde gelen isimlerinin desteğini büyük ölçüde aldığı bilinen İmamoğlu, yol haritasını açıklaması beklenirken sürpriz bir şekilde Dersim ve Elazığ gezisine çıktı. CHP’deki değişim kampanyasının başlangıcı olarak görülen bu gezilerin kodları İmamoğlu’nun yol haritasını da gösterdi.

31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde AKP’nin kazanmak için bütün gücüyle asılacağı İstanbul’u kaybetmek, genel seçimi kaybetmek kadar ağır bir fatura ortaya koyacak. Buna aday olarak ya da olmayarak neden olmak, İmamoğlu’nun siyasetteki geleceğini şekillendirecek. Bu seçimden çıkabilecek bir yenilgi her koşulda İmamoğlu’nu tartışmalı bir hale getirecek, büyük olasılıkla da  siyaseten yolunu kapatacak.

Bu nedenle “CHP’deki kazanmaya en yakın aday” olarak İmamoğlu’nun İstanbul’u yönetmeye bir kez daha talip olacağına kesin gözüyle bakılıyor. İmamoğlu, Dersim ve Elazığ’a yaptığı gezilerle de kendisi için belirlediği kariyerin belediye başkanlığı ile sınırlı olmadığını gösterdi. Özellikle Kılıçdaroğlu’nun memleketi olan Dersim’deki gövde gösterisi ile bir kez daha “Ben varım” dedi. Israrla telefonla Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nu arayarak “Sizden habersiz geldim” diyen İmamoğlu’nun bunu herkesin önünde yapması “İzin almak zorunda değilim” mesajı olarak yorumlandı. Samimi konuşması ile parti içi mücadelenin partinin kurumsal kimliğine zarar vermeyerek sürdürülmesini istediğini de gösterdi.

***

Genel Merkez’den bazı isimler, “Ekrem Bey, belediye başkanlığı adaylığı öncesi Alevilerin desteğini önemsediğini göstermek için Dersim’e gitti” dese de “Genel Başkan’ın memleketinde yine değişim, dedi. Meydan okudu” diyenlerin sayısı da hiç az değil…

İmamoğlu’nun belediye başkanlığına adaylığının genel başkanlık iddiasından vazgeçtiği anlamına gelmediğini göstermek istediği bu seyahatlerin sürmesi bekleniyor. Bu günlerde yapması beklenen yol haritası açıklamasının da bir iki gezi daha yaptıktan sonra kamuoyuna duyurulacağı ifade ediliyor.

Özetle Dersim-Elazığ gezilerinin ardından “CHP’de ne olacak?” sorusuna verilen yanıt şöyle: “İmamoğlu, Belediye Başkanlığı’na yeniden aday olacak, ancak parti içindeki değişimin ana aktörlerinden biri olduğunu göstererek bunu yapacak. Büyük olasılıkla Özgür Özel gibi bir isim kurultayda Kılıçdaroğlu’nun karşısına İmamoğlu’nun da desteğini alarak çıkacak…”

Dersim ve Elazığ gezilerine İmamoğlu’nun basın toplantısından önce yaptığı gayrıresmi  “Manifesto açıklaması” gözüyle bakmak abartı olmaz…