Kahraman pullar COVID’e karşı

ÜMİT KARTOĞLU

“Mavi pulu Asya’da damgalanmış
bir tek mektup bile almadım.”


Nâzım Hikmet

Mektup yazardık eskiden... Özene bezene hem de… Kâğıdından, kalemine, zarfından puluna dek seçerdik. Bir de o mektup bekleme duygusu… 1980 Eylül darbesi öncesi sürgüne çıkan sevgili Nihat (Behram) Abi’ye uzun süre her bir gün mektup yazdığım yılları hâlâ yastığımın altında saklarım. İnsan her gün yazacak ne bulur demeyin... Kimi zarfların içinde bahçeden koparılmış çimenler, kimilerinin içinde Bakırköy sahilinden toplanmış kum ve kabuklar Nihat Abi’nin yüreğini uçarı kılmak için yeterdi... Her biri, yalnız içindekilerle değil, zarfın sol üst köşesine çiziktirilmiş desenler ve özene bezene seçilmiş pullarla özlemin dili olmuştu aramızda.

İnternetin ve sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla yitirmeye başladık bu güzel alışkanlığı. Yerini mesajlar, üstelik sözcüklerin tam olarak bile yazılmadığı, yeni bir çeşit mesajlaşma dilinin kullanıldığı haberleşmelere esir olduk. Hiçbiri o gelen mektubun zarfını dikkatle açmanın, hatta koklamanın, okuduktan sonra özel bir çekmecede saklamanın yerine geçmedi. Düşünsenize, gelen bir WhatsApp mesajını açmak sonunda bir ‘tık’a bakıyor. Üstelik hiçbirinin pulu yok...
Pullara karşı teknoloji ilkin pul makinelerini geliştirdi, zarfları o pullardaki güzellikten yoksun soğuk soğuk damgaladı. Makinenin pul bastığı o zarfları hiç sevmedim.


Çocukken bir de pul biriktirirdik... Gelen mektup zarflarından pulu çevresinde pay bırakarak keser, su dolu bir tabağa koyup pulun ayrılmasını bekler, sonra kurutur, varsa pul defterimize gururla yerleştirirdik. Arkadaşlarımızla buluştuğumuzda pul defterlerimizi birbirimize gösterir, iki ya da daha çok olan aynı pulları bizde olmayanlarla değiştirirdik. Her pulun ayrı bir hikâyesi vardı, birbirimize o hikâyeleri anlatırdık…

1840’tan bugüne…

Kamu posta sisteminde kullanılan Kraliçe Victoria’nın profilini taşıyan dünyanın ilk yapışkanlı posta pulu Penny Black, 1 Mayıs 1840’ta İngiltere’de yayımlandı. Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk posta pulu 1 Ocak 1924’te Mustafa Kemal Atatürk’ün portresiyle, Lozan Antlaşması’nı anan puldu. Önceleri yöneticilerin portreleriyle yayımlanan pullar, zamanla farklı konularda daha renkli yayımlanmaya başladı. Gündelik kullanılan pullar arasında özellikle hatıra pulları önemli bir yere sahip oldu. Hatıra pulları bir yeri, bir olayı, kişiyi ya da nesneyi onurlandırmak ya da anmak için genellikle yıldönümü gibi önemli tarihlerde yayımlanan posta pullarıdır. Bir de posta değerinin üzerinde bir primle satılan hayır amaçlı yayımlanan yardım pulları var (yarı-posta pulu da deniyor).

38 ülkeden pandemiyle ilişkili 89 posta pulu…

Eskiye göre mektup yazanlar çok azaldıysa da pullar yayımlanmaya devam ediyor. Özellikle de hatıra pulları. Bu anlamda COVID-19 pandemisi ideal bir hatıra pulu vesilesiydi. 2020-2021 yıllarında 38 ülke pandemiyle ilişkili toplam 89 değişik posta pulu yayımladı.

COVID-19 ile ilgili ilk pulu özellikle pandeminin erken dönemlerinde salgından en çok etkilenen ülkelerden olan İran yayımladı. “Ulusal kahramanlar” olarak adlandırılan İran pulunda ön saflarda savaşan sağlık çalışanları resmedilmiş.

Yine Mart 2020’de Tokyo 2020 Olimpiyatları için hatıra pulu basmaya hazırlanan Yeni Zelanda, bir hafta içinde olimpiyatların ertelenmesi ve eve kapanmanın başlamasıyla planları değiştirip, İran’ın ardından ikinci COVID-19 hatıra pulu basan ülke oldu. Eve kapanma döneminde Yeni Zelanda’da, sokağa bakan pencere içlerine konulan, insanları birbirine bağlayan ilginç bir fenomen; oyuncak ayılar resmedildi pullarda. Mesaj açıktı: Bu savaşta hep birlikteyiz.
Bu dönemde COVID-19 savaşıyla ilgili Fas, İsviçre ve Birleşmiş Milletler yayımladıkları pullarda + işaretiyle fazladan fiyatlandırma yaparak ek kaynak yarattılar.

Türkiye COVID’le ilgili bir pul yayımlamamakla birlikte sıradan bir pulu COVID damgasıyla damgalayarak ilk gün zarfı yayımladı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ise 2020 yılında 8 liralık bir hatıra pulu yayımladı.

kahraman-pullar-covid-e-karsi-954287-1.
İran’da ilk yayımlanan Covid-19 pulunun ilk gün zarf



Çoğu pulda ana tema sağlık ekibinin ama hep hekim ve hemşirelerin kahramanlığıydı. Hatırlarsınız, pandeminin başlarında özellikle evden çıkmanın yasaklandığı dönemde, hemen her ülkede akşam saatlerinde pencerelere balkonlara çıkan vatandaşlar dakikalarca sağlık personelini alkışladı. Her ne denli bu girişim, ülkemizde de gerçekleşmiş ise de sağlık personelinin takdiri konusunda ülke yönetimi sınıfta kaldı. Hâlâ koruyucu ekipman sağlanamayan (ya da oldukça kötü kalitede sağlanan) sağlık emekçileri, emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Birçok arkadaşını COVID’e kurban vermelerine karşın ahlâki sorumlulukları doğrultusunda çalışmayı sürdürüyorlar.

Kimi ülkeler oldukça güzel, başarılı, özenle hazırlanmış pullar yayımladı. Ne yazık ki kimileri aceleye getirilmiş, amatör desenlerle karşımıza çıktı (KKTC’nin pulu da bunlardan biri). En ilginç ve yaratıcı iki pul Avusturya tarafından basıldı. Avusturya, bize COVID’e karşı alınan, günlük yaşamımızı değiştiren önlemleri hatırlatarak, ironik bir göndermeyle pandeminin başında her ülkede ortaya çıkan tuvalet kâğıdı krizini, gerçek bir tuvalet kağıdına basılmış pulla abideleştirdi. Pulun 2,75 Avroluk değerine 2,75 Avro daha eklenerek toplanan paralar hayır amaçlı kullanıldı. Pulda özellikle bebek fil deseni ile en az bir metrelik fiziksel mesafenin korunması da vurgulandı.

Yine Avusturya bir ilke daha imza atarak tuvalet kâğıdı pulundan sonra nakışlı tekstil bir pul yayımladı. Avusturya Posta İdaresi, bu ilginç pulu iki yıldır tüm dünyayı işgal eden COVID-19 pandemisinde günlük yaşamımızın ayrılmaz bir parçası olan maskeyi, nakış ve tekstil damgası yapımında uzman olan Hämmerle & Vogel yardımıyla gerçekleştirdi. İki kat dokunmamış malzeme, bir FFP2 maskesi şeklinde işlendi ve ardından lazer teknolojisi kullanılarak kesildi. Kulak halkaları da aynı şekilde dikildi ve karmaşık bir işlemle bağlandı. Nakış, çok ustaca kıvrımlar ve burun şeridi gibi bu maskelerin karakteristik ayrıntılarını vurgulamak için kullanıldı.

En güzel pullar çocukların elinden çıktı… Her çocuk bir ressamdır aslında, bu yaratıcılık zamanla ve özellikle okullarda törpülenerek öldürülür (bu arada ben de 10 yaşlarında resim kursunda bütün tüp boyalarımı kâğıda sıkarak eserime biraz boyut katmak istediğimde yediğim fırçayı hiç unutmam). İngiltere bugüne dek düzenlenmiş en büyük çaplı pul deseni yarışması olması nedeniyle, okul çocukları arasında düzenlediği pul deseni yarışması ile Guinness Rekorlar kitabına girdi. Resmi pullarda pek rastlanmayan uzaktan eğitimin yanı sıra, hekim ve hemşire dışında diğer sağlık çalışanlarının resmedildiği bu pullar da görmeye değer.

Gerçek yaşamda ne yazık ki göremediğimiz küresel dayanışma duygusunu resmetmiş COVID -19 pulları, kitlesel hak sağlığı çabalarını ve bilimin bu dünyaya verdiği umudu yansıtıyor. Gerçekten COVID’in hatıralarda kalması dileğiyle…