Memurların öğrenimlerine göre kademe tespiti
SORU : Sayın Bayburtluoğlu, ODTÜ Mimarlık Fakültesi mezunuyum. Bir kamu kuruluşunda, Teknik Hizmetler sınıfında mimar olarak görev yapmaktayım...
YANIT : Sayın Kılıç, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası'nın değişik 36' ncı maddesi memurların öğrenimlerine göre giriş derece ve kademelerini tespit ettiği gibi, derece ve kademe verilmesi gereken durumlar da bu maddenin çeşitli fıkralarında yer almıştır. Bildiğiniz gibi, anılan maddenin (A) bendinin 9'uncu fıkrasında "Memurluğa girmeden önce veya memuriyetleri sırasında yüksek öğrenim üstü master derecesi almış olanlarla yüksek öğrenim kurumlarında en az bir yıl ilave öğrenim yaparak lisans üstü ihtisas sertifikası alanlara bir kademe ilerlemesi, tıpta uzmanlık belgesi alanlara, meslekleri ile ilgili öğrenim dallarında doktora yapanlara bir derece yükselmesi uygulanır. Master derecesini alıp bir kademe ilerlemesinden yararlanan memura, mesleği ile ilgili öğrenim dalında doktora yaptığı takdirde iki kademe ilerlemesi uygulanır." hükmü yer almaktadır. Ayrıca, bu maddede arkeologlar Teknik Bilimler Lisansiyeri sayılmıştır. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı 10.02.1999 tarihinde Fen-Edebiyat Fakülteleri'nin Sanat Tarihi mezunlarının da Teknik Bilimler Lisansiyeri sayılmasına karar vermiştir. Yasanın ilgili hükümleri ile YÖK Başkanlığı'nın kararı birlikte değerlendirildiğinde, Teknik Hizmetler sınıfına girebilecek bir alanda doktora yapmış olmanız nedeniyle, yasanın değişik 36'ncı maddesi (A) bendinin 9'uncu fıkrası hükmüne göre iki kademe ilerlemesinden yararlanabileceğiniz düşünülmektedir.
SORU : Bir kamu kurumunda Genel İdare Hizmetleri Sınıfı'nda Şube Müdürü olarak görev yapıyorum. Eşim de serbest avukatlık yapıyor. Eşimin tedavi giderlerinin kurumum tarafından ödenebilmesi olanaklı mıdır? Bilgi verirseniz mutlu olurum. Birgün'e ve size verdiğiniz sağlıklı bilgiler nedeniyle teşekkür ediyor, çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum. İsminin yayınlanmasını istemeyen bir okur
YANIT : Sayın okurum, 657 Sayılı Devlet Memurları Yasasının 209'uncu maddesi hükmü uyarınca memurların eşlerinin tedavilerinin kurumlarınca sağlanacağı belirtilmektedir. Yasanın 210'uncu maddesinin ikinci fıkrasında ise "209'uncu madde ile bu madde hükümleri Maliye ve Sağlık Bakanlıkları'nın görüşleri alınmak suretiyle Devlet Personel Başkanlığı'nca hazırlanacak yönetmeliğe göre uygulanır." hükmü yer almaktadır. Bu hüküm doğrultusunda yürürlüğe konulan "Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği" nin 3'üncü maddesinin (A) bendinde, tedavi yardımından yaralanacaklar arasında, devlet memurunun herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanamayan eşine de yer verilmiştir. Yönetmeliğin 40'ıncı maddesi ile de, devlet memuruna, tedavi yardımından yararlanabilecek olanlara ilişkin beyanname verme yükümlülüğü getirilmiştir. "Tedavi Yardımı Beyannamesi"nin 1'inci fıkrasında da "Eşimin devlet memuru veya 657 Sayılı Kanun'a 1327 Sayılı Kanun'la eklenen Ek Geçici 6,7,9,12,13,14 ve 16. Maddeler'de söz konusu edilen personel veya bir zümreye sağlık yardımı sağlayan bir kanuna tabi olmadığını beyan ederim" hükmüne yer verilmiştir. Yasa ve yönetmelikte yer alan hükümlerden, devlet memurunun istese de sağlık yardımından faydalanma imkanı bulunmayan eşinin anlaşılması gerektiği düşünülmektedir. Serbest avukatlık yapması nedeniyle topluluk sigortasına tabi olması gereken eşinizin, pirim ödemeyerek, kendi isteğiyle sağlık yardımından faydalanmadığı anlaşılmakta olup, eşinize ait tedavi giderlerinin kurumunuzca karşılanmasına olanak bulunmamaktadır.
KISA BİLGİLER
-TBMM'de görüşülen Torba Yasa'ya, AKP Grup Başkan Vekili Salih Kapusuz'un
verdiği önergeyle bir madde daha eklendi. Buna göre, bazı TBMM çalışanları
"kadro karşılığı sözleşmeli" statüye alınıyor ve halen 1.500 YTL maaş alan
uzman yardımcılarının bir ay "tek" bir ay "çift" maaş almaları sağlanıyor.
Daha altı ay önce göreve başlayan bir Meclis Uzman Yardımcısı'nın maaşı da
neredeyse iki katına çıkıyor.