Gündelik hayatın öğelerini; coca-cola şişelerini, konserve kutularını, hamburgeri, çorba etiketlerini ya da dondurma külahlarını birdenbire bu kadar çekici kılan neydi?

Popüler sanat ikonu

AYŞENUR ATAÇ

Günümüz sanatını, sanata bakış açısını değiştiren; şöhretli olmayı, ihtişamı, övülmeyi seven; “Bir gün herkes on beş dakikalığına şöhret olacak” sözleriyle 21. yüzyılda sanatın ya da sanata bakış açısının nereden nereye geleceğini çok iyi özetleyen; Rus asıllı, saçları peruk mu değil mi bilinmeyen, eserlerini asistanlarına yaptırdığı söylenip birçok eleştiriye de maruz kalan Andy Warhol…

Dünya ondan niye bu kadar çok etkilendi? Bilen var mı? Amerikalıların günlük sıradan hayatlarından, yiyip içtikleri şeylerden, kendi ikonları saydıkları kişilerden ve bu kişileri gerçekten yücelten simgelerden etkilenerek sanatta popilizm denen şeyi yarattı. Tüm bunların sonucunda dünyanın gözünde seçtiği ve yarattığı konuların ötesine geçti.

Günümüz sanatını ve dünyasını anlamamıza bizleri son derece yaklaştıran bir kilit isim Andy Warhol. Bir figür. Bir entelektüel. Kendisi başlı başına bir mesele.

Ayrıntı Yayınları tarafından yayınlanan Andy Warhol isimli kitap Arthur C. Danto tarafından yazılan bir Warhol biyografisi. Danto bu kitabıyla bir Warhol biyografisi yazmak derdinde değil Warhol’un özel hayatındaki bazı noktaları deşifre etmeye çalışsa da. Paris’te bir kütüphanede Warhol’a ait siyah-beyaz bir reprodüksiyonu görüp hayran kalması sonrası yaşadığı sarsıntının peşine düşmesiyle başlıyor her şey.

Danto’nun kitap boyunca yazdıklarından, yaptığı tespitlerden, kitapta görsellerini kullandığı Warhol’un çalışmalarından çok fazla etkilendiği gözle görülebiliyor.

1928’de Pittsburg’da Rutenyalı bir göçmen olarak doğan Warhol’un kitaptaki asıl doğum tarihi “Andy Warhol’un Doğumu: 1959-61” başlığıyla başlı başına bir bölüm olarak yazılıyor. Bunun böyle olmasının sebebi 1961’de yapılmış, ucuz gazetelerin yan sütunlarında ve arka sayfalarında çıkan türden basit bir siyah-beyaz ilanın çok büyültülmüş bir versiyonuna dayanıyor. Bir plastik cerrahın faaliyetleriyle ilgili olan bu ilanı Warhol ‘öncesi’ ve ‘sonrası’ diye ikiye ayırarak insanların mükemmel görünmedeki hayallerini somutlaştıran bir yapıta imza atacaktı. Böylelikle 1959-61 yılları Warhol için biyografik bir dönüşüm kuşağını başlatacaktı. Warhol çok başarılı bir ‘ticari’ ressamdan New-York avangardının bir üyesine dönüşecekti.

Danto bu biyografik dönüşümü şu sözlerle anlatıyor:

“ileriye doğru giden yol açıktı. Bu bir emir ve bir buluştu. Emir şuydu: Biz neysek onu yap. Buluşsa bizim ne olduğumuzun sezgisiydi. Bizler, reklamların bize kolayca ve ucuz bir şekilde kavuşacağımızı vaad ettiği mutluluğu arayan bir halkız. Önce ve sonra Amerikan ruhunun röntgeni gibidir.”

Danto; 1958 yılında Lawrence Alloway adında bir İngiliz eleştirmenin pop sanat terimini Amerikan kitlesel medya popüler kültürünü özellikle de Hollywood filmlerini tanımlamak için kullandığı bilgisini bize verdikten sonra pop sanat tanımının asıl olarak Warhol ile beraber vücut bulmaya başlamasından bahsediyor uzun uzun. Küstah ve saygısız olan pop sanat akımı Soyut Dışa Vurumcu resim kültüründen farklı olarak neyle ilgili olduğu çok belliydi. Gündelik hayatın öğelerini; coca-cola şişelerini, konserve kutularını, hamburgeri, çorba etiketlerini ya da dondurma külahlarını birdenbire bu kadar çekici kılan neydi? Özellikle de Warhol’un Campbell Çorba Kutuları çalışmasının etkisinin neden büyük olduğu sorusu Danto için önemli.populer-sanat-ikonu-451288-1.

Warhol’un pop sanat öğelerini kullanarak adım adım gerçekleştirdiği şeyle modernizmin ruhunu çatlatıp postmodern çağın başlamasının bir bölümüne popüler anlamda yardım ettiğini anlatmak Danto için yeni bir saptama yapmanın ötesinde.

Marlyn Monreo çalışmasının ne kadar sağlam bir çalışma hatta ‘sanat eseri’ olduğuna inancının tam olması konusunda yakın çevresiyle yaptığı tartışmalar gerçekten ilgi uyandırıcı. Çevresindeki nesnelerle, çalışırken kullandığı objelerle kurduğu ilişki enteresan. Bunu sadece bir dönemin kırılma halleri olarak algılayamayız diyor Danto. Warhol’un ilk gençliğinde yaşadıkları, bunların iz düşümleri üzerine ilginç detaylar veriyor.

Warhol’a yapılan suikastı unutmuyor tabii. ‘İlk ölüm’ başlığı atıyor bunun için. Valeria Solanas ile tanışıyoruz. Warhol’a başarısız bir suikast gerçekleştiren Solanas, Warhol’la sancılı bir süreç yaşayan çevresindeki birçok insandan biriydi. Atığı kurşun Warhol’un komaya girmesine sebebiyet vermişti. Nasıl 1959-61 yıllarında yaptığı öncesi ve sonrası çalışması Warhol için biyografik bir sıçrama olduysa Solanas suikastı da Warhol’ın bir daha üretkenlik bakımından eskisi gibi olamayacağının başlangıç noktası olacaktı.

Danto özellikle şuna dikkat çekmek istiyor: Andy Warhol bir popüler kültür ikonu değil. Felsefi yaklaşımları, din konusu, toplumsal düşünüş biçimi ve algıları o dönemde New York’ta yaşayan her sanatçınınkinden daha kendine özgü. Fabrika ismi verdiği çalışma alanında her şey onunla ilgili ve onun mevcut çağı anlaması için tasarlanmış.