Savaştan bıktılar
Fotoğraf: AA

İsmail DAYE / Zaporijya

Rusya bir kez daha Zaporijya merkeze çok güçlü bir roket saldırısında bulundu. Patlama yaşadığım köy dâhil şehrin her tarafından duyuldu. Yaralıların olduğu bildirildi. Saldırının gerçek boyutu ise zaten askeri sır kapsamında. Patlamaların ve sirenlerin de zaten ardı arkası kesilmiyor. 

Geçen hafta bize yakın Dinyeper şehrinde, polisin trafik denetimi sırasında bir adamın üç el ateş edilerek öldürülmesi olayı Zaporijya halk pazarlarında gün boyunca konuşulur, tartışılır oldu.

HALK İKİYE BÖLÜNDÜ

Ukrayna ordusunun yakın zamanda Melitopol yönündeki Robotyne köyünü Ruslardan geri almasının Zaporijya’da gündem konusunu olduğunu duymadım. Ama Dinyeper’de Jaguar marka bir arabanın denetimi sırasında polisin bir vatandaşı vurup öldürmesi, halk arasında ve sosyal medyada tartışmalara yol açtı. Halkın bir kısmı ne olursa olsun polisin adamı vurmaya hakkı olmadığını söylerken bir kısmı da adamın zenginliğine güvenerek trafik kurallarına uymadığını ve polise karşı cüretkâr ve kötü davrandığını, bu yüzden ölümü hak ettiğini belirtti. Bu olayın yankıları hâlâ devam ediyor. Polisin arkasının çok sağlam olduğu ve devletin bu polisin arkasında duracağı söyleniyor. Yargılama başladı, 15 yıla kadar ceza alabileceği söyleniyor.

Burada okullar 1 Eylül’de açılıyor. Ağustos sonlarına doğru, bu yıl yüz yüze eğitimin yapılacağı söylentileri dolaştı. Ancak bunun doğru olmadığı ortaya çıktı ve bu yıl da okullar çevrimiçi eğitime başladılar.

RANT KAPISI

Yakın zamanda Savunma Bakanı görevden alındı. Askere gitmemek için 4-5 bin dolara sahte askere uygun değildir raporu alındığı söylentileri artık herkesin dilinde dolaşıyordu. Bu belgelerin peynir ekmek gibi satıldığını bizzat kulaklarımla duydum. Bir de ordu komutanlarının diğer askerlerin paralarına el koydukları ve dolayısıyla inanılmaz zenginleştikleri, yurtdışında evler, araziler aldıklarını gösteren videolar ortalarda dolaşıyor. Rüşvet yolsuzluk, suiistimal burada zaten günlük vakalar. Anlaşılan savaş buradaki bir kesim için çok iyi bir rant kapısı olmuş durumda. Geçen gün yaşadığım bölgedeki köylerde cephede ölen askerlerin kimlik bilgileri, fotoğrafları Facebook gurubunda yayımlandı. 8-10 tane asker saydım. Hepsi gencecik. Birisi de bizim komşunun damadı. Ölen askerlerin ailelerine 15 milyon grivna gibi bir paranın ödenmesi gerektiği söyleniyor. Ancak şu ana kadar sadece arkası sağlam ve ‘dayısı olan’ bir aileye bu paranın ödendiğini duydum. Yani halk ölen çocuklarına ağlarken, geride kalan aileler acı çekerken, ekonomik güçlükler içinde boğuşurken bir kesim bu zor durumu fırsata çevirerek ceplerini doldurmaya devam ediyor. 

SESLER YÜKSELİYOR

Uzayan savaşın ülke genelinde ve burada ruhsal olarak nasıl bir sonuca yol açtığını gözlemlemek çok zor değil. Parçalanan aileler, artan hayat pahalılığı, oğullarını cephede kaybeden ya da cepheden dönmesini bekleyen annelerin çığlıkları daha bir duyulmaya başladı. Artık konuşmalardan, tartışmalardan insanların bu savaştan bıktıkları, savaşın acı gerçeği karşısında çaresizlik içinde kıvrandıkları ortaya çıkıyor. O yüzen de Zelenski’ye karşı öfkelerini, hayal kırıklıklarını, eleştirilerini açıkça dile getirmeye başladılar. Zelenski’nin seçim zamanında Poroşenko’ya karşı söylediği  “Siz bu ülkenin 5 yılını çaldınız” sözleri hâlâ benim bile kulaklarımda. Seçim vaatlerinden en önemlisi, doğuda 8 yıldır devam eden savaşa son vereceğine ilişkin verdiği sözdü. Halk bu sözlere inanarak Zelenski’yi seçti. Onun ise sürüp giden savaşa son vermeyi bırak, ülkeyi tamamen bir savaşın ortasına bırakmasına halk bugünlerde daha bir öfkelenir oldu. Kendilerinin aldatıldıklarını düşünüyorlar.

Ukrayna ordusunun Melitopol yönünde ilerlemeye çalıştığı haberleri, yaşananlar karşısında neredeyse haber olmaktan çıkmış durumda. Halk asıl kendini doğrudan ilgilendiren yoksullaşma ve çalınan hayatları için acı çekiyor.

ÖLMEK İSTEMİYORLAR

Gün geçtikçe savaşın yıkımını açıkça görmek mümkün. Gençler, ellerine tutuşturulan askerlik çağırı kâğıtlarını almak istemiyorlar. Bu kâğıtları alsalar bile sonrasında yırtıp atıyorlar. Herkes askere gitmemek için hâlâ ülkede geçerli olan anayasal haklarının nasıl kullanacaklarına dair bilgileri ezberlemiş durumda. Hiç kimse gidip cephede ölmek istemiyor.