Türkiye 25 yıldır özelleştirmeyi konuşuyordu. Ama ne hikmetse bir türlü doğru dürüst, bir özelleştirme yapılamıyordu. Gerçi özelleştirmede "dürüstlük" olgusu serbest piyasa ekonomisine ne derece uyar, o da ayrı bir tartışma konusu ya…

 Türkiye 25 yıldır özelleştirmeyi konuşuyordu. Ama ne hikmetse bir türlü doğru dürüst, bir özelleştirme yapılamıyordu.

Gerçi özelleştirmede "dürüstlük" olgusu serbest piyasa ekonomisine ne derece uyar, o da ayrı bir tartışma konusu ya…

Devlet’in sanayi kuruluşları, bankaları tartışmalı mafyozik sermayeye devredildi. Bir süre sonra alıcı şahıslar gözaltına alındı. Kendilerine verilen kuruluşlar da tekrar devlete geçti.

Böylece kimin KİT’i, kimin özelleştirmesinde belli olmayan bir durum ortaya çıktı.

Ama AK Parti’nin iktidar döneminde özelleştirme vaziyetleri de son derece farklı bir kulvara girdi. Ayrıca kapitalizmin ruhuna da uyum sağladı.

Özelleştirme adından da anlaşılacağı üzere bir özel sektör olayı idi. Her şey özel olmalıydı. Başbakan Tayyip Erdoğan, özelleştirme konusuna özel ilgi gösterdi. Özelleştirmeye talip olan kişilerle özel görüşmelere katıldı. Bunu da özellikle yaptı. Çünkü gündemde özelleştirme vardı.

Örneğin İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi’yi oğlunun düğününe "özel" olarak davet etti. Burada her iki lider de beden diliyle konuştular. Bizim başbakanımızın bedeni, İtalyan konuğundan iki beden büyük olduğ undan, devletin GSM şebekesi Aycell, İtalyan şirketi Area’ya gelin olup gitti!

Başbakan Beyrut’ta da özelleştirme için "özel" görüşmeler yaptı. Suikaste kurban giden eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin ailesine başsağlığı diledi. Hariri ailesinin şirketi Oger Telecom da bir süre sonra gelip Telekom ihalesini kazandı!

Erdoğan’ın beden dilini çok takdir eden yabancılar, bütün devlet ihaleleri öncesinde Türkiye Başbakanı’na yüz sürmek için sıraya girdiler.

Tüpraş ihalesi öncesinde şirketin yüzde 14’nü sessiz sedasız satın alan Ofer firmasının CEO’su Eyal Ofer,’in Davos’ta Tayyip Erdoğ an ile görüştüğü bir yıl sonra ortaya çıktı.

Bir beden dili vaziyeti…

Ofer önceki gün de Galataport ihalesinin yıldızı oldu. Tayyip Erdoğan Hükümeti, şimdiye kadar özelleştirmeyi doğru bir çizgiye oturtamayan memleketimizde her şeyi olduğu gibi bunu da yerine oturtuyor.

Bazı münafıklar ise her zaman olduğu gibi "oturtmaya" tepki gösteriyorlar: -Yabancıların kucaklarına oturtuluyoruz! Ne ilgisi var?

Bakın Koç Holding, Tüpraş’ı koç gibi aldı. Ülkenin ünlü solcuları bile devlet kuruluşunun Koç’a gitmesine sevindiklerini açıkladı lar.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ne dedi:
-Tüpraş’ı Koç mu iyi idare eder, biz mi?

Buradaki "biz"den kasıt devlet… Tabii "oturtmaya" karşı olanlar yine itirazları nı yükseltebilirler:
-Devlet iyi yönetemezse, Tüpraş bunca yıldır en büyük 500 Şrma sıralamasında nası l oldu da hep zirvelerde yer alabildi?

Özelleştirilecek kârlı KİT kalmayınca oturup bunları uzun uzun konuşacağız.

Ülkenin nasıl yağmalandığını hep birlikte öğreneceğiz.

Ama şimdi satış zamanı!