“Tüm acılar bitecek; sevgiler çiçek açacak”
“Tek bir çocuğun dahi yatağa aç girmeyeceği” söylemi sadece çocuklarımızın tok olma halini kapsamıyor. Bu söylem, tek bir çocuğunu, tek bir vatandaşını dahi yatağa aç yatırmayacak olan bir cumhuriyet tahayyülüdür.
Kemal KILIÇDAROĞLU
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün askerî, siyasi, sosyal ve kültürel zaferleri ile kendisini bu zaferlere ulaştıran azim ve kararlılığının nişanesi olan iki resmî bayramı art arda kutluyoruz. Bu bayramların ilki 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı; ikincisi de 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı.
Atatürk’ün, 23 Nisan’ı çocuklarla, 19 Mayıs’ı da gençlerle özdeşleştirmiş olmasının özel bir anlamı var. Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğini temsil eden iki ayrı yaş grubuna yönelik, Atatürk’ün güvenini ifade ediyor bu özdeşleştirme. Bir diğer anlatımla; Cumhuriyeti kuran iradenin, Cumhuriyeti yükseltecek ve yaşatacak olan kuşağa yüklediği sorumluluğu anımsatıyor.
Peki, Cumhuriyetimizin 100. Yılında çocuklarımız ve gençlerimiz Atatürk’ün kendilerine duyduğu güveni ve omuzlarına yüklediği sorumluluğu nasıl yerine getirebilirler? Atatürk, bu sorunun yanıtını da veriyor: Fikri hür, irfanı hür ve vicdanı hür çocuklar, gençler sayesinde.
Önümüzdeki seçimler bu anlamda büyük bir önem taşıyor. 23 Nisan’dan sonra ve 19 Mayıs’tan önce gerçekleşecek 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Seçimleri bu haliyle, sadece bir iktidar değişiminin değil aynı zamanda bir anlayış değişiminin de miladıdır. Seçimlerle birlikte, çocuklarımızın ve gençlerimizin özgürlüğünü savunan Millet İttifakı iradesi iktidara gelecek. Bize oy vermeyenlerin de mutlu ve huzurlu olacağı yeni bir geleceğin kapısı aralanacak.
Bu yeni gelecekte, çocuklarımız ve gençlerimiz kadar ülkemizin her bir vatandaşının da fikir, irfan ve vicdan özgürlüğü güvence altına alınmış olacak. Her bir vatandaşımızın huzurunu, iktisadi zenginleşmesini, yaşamın her alanında adaletin tesis edilmesini, hep birlikte üretmeyi ve hakça bölüşmeyi, kardeşçe ve barış içinde yaşamasını savunanlar işbaşı yapacak; ülkemize yine baharlar gelecek.
Bu bağlamda, “Tek bir çocuğun dahi yatağa aç girmeyeceği” söylemi sadece çocuklarımızın tok olma halini kapsamıyor. Bu söylem, tek bir çocuğunu, tek bir vatandaşını dahi yatağa aç yatırmayacak olan bir cumhuriyet tahayyülüdür. Bu cumhuriyet tahayyülü, bizzat Mustafa Kemal Atatürk’ün uygulamalarıyla benliğimize nakşedilmiştir. Atatürk, “Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir” der. Millet İttifakı bu ideale uygun olarak kimsesizlerin yanındadır. Yaşamın her alanında, her kim kendisini kimsesiz hissediyorsa, Millet İttifakı yanındadır. Haliyle kimin yanındaysak, yanında olduğumuzun kimsesizliğini ortadan kaldırmış da olacağız.
Kendini erkek egemen şiddetine karşı kimsesiz hisseden kadınların yanında olacağız; kendilerine şiddet, taciz, istismar, ayrımcılık amacıyla uzanan tüm elleri kıracağız.
Uyuşturucu baronlarının pençesine düşmüş çocuklarından kaynaklı kendini kimsesiz hisseden kim varsa yanında olacağız; yeraltı suç örgütlerini ortadan kaldıracağız.
Özgürlükleri elinden alınan, işsizliğe mahkûm edilen ve Türkiye’de yaşama dair umutlarını kaybeden kimsesizleşmiş gençlerin yanında olacağız; yaşama sevinçlerini birlikte geri alacağız.
İşvereni karşısında kendisini güvencesiz, kimsesiz hisseden çalışanlarımızın yanında olacağız; yaşamın her alanında örgütlülüğün önündeki tüm engelleri ortadan kaldıracağız.
Tarlalarıyla baş başa bırakılan, borçlandırılan, ürününe hak ettiği değeri verilmeyen çiftçimizin kimsesizliğini gidereceğiz; çiftçileri yeniden üretim gücümüzün öncüleri arasına sokacağız.
Beşli çete ve bu çeteyle ilişkili güç odaklarının karşısında yalnız bırakılan sanayicimizin, işinsanlarımızın yanında olacağız; ülke sanayisini katma değeri yüksek ürün ürütme hedefiyle yeniden planlayarak ayağa kaldıracağız.
Terör örgütlerine karşı amansız vereceğimiz mücadeleye ek olarak tüm şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin de kimsesizliğini tamamıyla ortadan kaldıracağız.
Özetle her kim kendisini mevcut siyasi iktidarın uygulamalarının sonucu olarak yalnız, çaresiz ve kimsesiz hissediyorsa hak, hukuk ve adalet ilkeleri çerçevesinde yanlarında olacağız.
Yanlarında oldukça kimsesizlerimiz azalacak ve nihayetinde ülkemizde sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel olarak tek bir kimsesiz dahi kalmayacak. Herkesin acılarını paylaşacak; acıları paylaştıkça azaltacak, mutluluklarımızı paylaştıkça çoğaltacağız.
Ahmet Telli’nin dizelerinden esinlenerek söylüyorum ki, “Bir şeyler var değişecek; bir şeyler var değiştirmemiz gereken” ve gençlerle, kadınlarla birlikte değiştireceğiz. Yarınlarımızın gençleri çocuklarımız için, birlikte başaracağız; “Tüm acılar bitecek; sevgiler çiçek açacak,” kimsenin şüphesi olmasın.
14 Mayıs’tan 5 gün sonra, 19 Mayıs 2023’te; 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın ismine de uygun olarak ülkemizin meydanlarında özgürce şarkılarını söyleyecek gençlerle buluşmak üzere şimdilik hoşça kalın.