Türkiye'de, 128 diri fay segmenti üzerinde eski depremlerin izi araştırılacak. Çalışma, Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi Araştırma Platformunca gerçekleştirilecek.

Kaynak: AA
128 diri fayda eski depremlerin izi araştırılacak
Depremin vurduğu Antakya’da fay hattının geçtiği köy ikiye bölündü / Fotoğraf: Depophotos

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi Araştırma Platformu" tanıtımında konuştu. 

Kacır, burada yaptığı konuşmada, Anadolu'nun, kuzeyde Avrasya, güneyde Afrika ve Arabistan levhaları arasında sıkışması sonucunda ortaya çıkan farklı aktif fay hatlarının Türkiye'yi önemli bir deprem bölgesi haline getirdiğini ve 1509'daki İstanbul depreminden 6 Şubat'taki Kahramanmaraş depremine kadar ülkenin pek çok deprem afeti yaşadığını anımsattı.

Kacır, tanıtımı yapılan projeyle, bilim insanlarının Türkiye'deki diri fayların paleosismolojik özelliklerini inceleyeceklerine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:

"Diri fayların bulundukları bölgelerde, yerleşim alanlarını etkileyebilecek deprem senaryolarını bilim insanlarımız ile ortaya koyacağız. Diri fayların geometrilerini, depremlerin tekrarlanma periyotlarını, son yüzey kırılması tarihlerini ve kayma hızlarını ve her bir depremdeki ortalama kayma miktarını bilim insanlarımız belirleyecek. Bu veriler, farklı senaryolara bağlı oluşabilecek tahmini en büyük deprem büyüklüğünü saptamada kritik önemde. 128 fay segmentinin analizini 2 yıl içinde tamamlamayı öngörüyoruz. TÜBİTAK MAM koordinasyonunda gerçekleştirilecek projede, AFAD ve MTA ihtiyaç makamı kurumlar, Türkiye Belediyeler Birliği ise proje sonuçlarının yerel yönetimlerce uygulanmasını teşvik edecek kuruluş olarak yer alıyor. 19 iş paketinden oluşacak projeye, 14'ü proje yürütücüsü olmak üzere 22 üniversitemiz de katkı sunacak. İzmir depreminin ardından TÜBİTAK MAM koordinatörlüğünde yürüttüğümüz çalışmayla Kuşadası Körfezi'nin ayrıntılı fay haritasını çıkarma imkanına kavuştuk. Tarihte bölgede gerçekleşmiş depremlerin jeolojik izlerine ulaştık. Yürüttüğümüz projelerde elde ettiğimiz veriler ışığında bölgede gerçekleşebilecek depremleri en az hasarla atlatacağız."