AYM’den Erdal Güney’e verilen ‘Erdoğan'a hakaret’ cezasına hak ihlali kararı
Sanatçı Erdal Güney’e ‘Erdoğan'a hakaret’ iddiasıyla verilen 11 ay 20 günlük ceza, AYM’den döndü. Birleştirilmiş dosya üzerinden kararını veren Yüksek Mahkeme, ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ koşuluyla verilen cezanın ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine hükmetti.
HABER MERKEZİ
Anayasa Mahkemesi (AYM), sanatçı Erdal Güney’e bir şarkısındaki ifadeler nedeniyle ‘Erdoğan'a hakaret’ten verilen cezanın hak ihlali olduğuna karar verdi. Yüksek Mahkeme, ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ koşuluyla verilen cezanın ifade özgürlüğünü ihlal ettiğini vurguladı.
Erdal Güney’in 2014 yılında yazdığı ‘Babacım babacım’ isimli şarkısı hakkında o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’ın şikâyeti nedeniyle başlatılan soruşturmada ilk olarak kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmişti. İtiraz üzerine karar kaldırılırken sanatçı Erdal Güney yargılanmış ve ‘kamu görevlisine hakaret’ iddiasıyla 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırılmış, ‘hükmün açıklanması geri bırakılmış’tı.
‘CEZA TEHDİDİ İLE TEMEL HAKLAR İHLAL EDİLİYOR’
Karara yönelik itiraz süreçlerinin tüketilmesinin ardından Erdal Güney’in avukatları Sema Özdemir ve Erdal Fatih Çanakçı, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Başvuruda, Erdal Güney’in düşünce ve ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiği vurgulanırken, “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması bu durumu ortadan kaldırmamaktadır. Müvekkil ceza tehdidi altında yaşamaya mecbur kılınmış, düşünsel ve sanatsal üretimi ve özgürlüğü üzerinde oluşturulan büyük baskı ve tehdit ile bahsi geçen temel hak ve özgürlükleri ihlal edilmiştir” dendi.
AYM, birleştirilmiş dosya üzerinden 29 Mart 2023’te verdiği kararında, başvurucular hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları verilmesinin ifade özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarını ihlal ettiği iddiasını inceledi.
Söz konusu cezalar AYM kararında, “Başvurucular, çeşitli şekillerde açıkladıkları düşünceleri veya katıldıkları toplantıdaki ve gösteri yürüyüşlerindeki eylemleri nedeniyle hapis ya da adli para cezalarıyla cezalandırılmış ancak HAGB kararı verilerek beş yıl süreyle denetim altına alınmıştır” diye özetlendi ve devamında “Bu nedenle söz konusu HAGB kararlarının tümünün başvurucuların ifade özgürlükleri ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme haklarına müdahale oluşturduğu sonucuna varılmıştır” dendi.
‘HAGB GELDİ, BERAAT ORANLARI DÜŞTÜ’
AYM, ‘Atilla Yazar ve diğerleri’ başvurusunda verdiği kararına da atıf yaparak ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ düzenlemesi hakkında şunları kaydetti:
Derece mahkemelerinin uygulamaları incelendiğinde HAGB teklifinin yargılamanın henüz başında sorulmasının ve özellikle hükmün esas yönünden herhangi bir şekilde denetlenmiyor olmasının ciddi bir iş yükü baskısı altında bulunan hâkimlerin yargılamada usul güvencelerini istismar etmelerine ve mahkûmiyet ve beraat kararı arasında sıkıştığında takdirini mahkûmiyet hükmünden yana kullanmasına yol açtığı kanaatine ulaşılmıştır. Nitekim HAGB kurumunun getirilmesiyle beraat karar oranlarının düştüğünü açıkça gösteren adli istatistikler ve HAGB ile sonuçlanan ve ifade özgürlüğüne müdahale teşkil eden konularda Anayasa Mahkemesi tarafından verilen çok sayıda ihlal kararı da bu kanaati destekler niteliktedir. Ayrıca HAGB ile sonuçlanan yargılamalarda anılan ihlal kararlarının önemli çoğunluğunun ifade özgürlüğüne yönelen müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli olup olmadığının ilgili ve yeterli gerekçeyle gösterilememesinden kaynaklandığı gerçeği de derece mahkemelerinin HAGB kararlarında gerekçe konusunda ikna edici olmaktan uzak ve keyfî kararlar verdiğini göstermektedir.
AYM, kararında açıkladığı bu gibi gerekçelerle başvurucular hakkında verilen ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ kararları nedeniyle Anayasa’da güvence altına alınan ifade özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Dosyaların, yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemelerine gönderilmesine karar verdi.
AYM, 1 Ağustos 2023’te Resmi Gazete’de yayımlanan kararında da ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ düzenlemesini iptal etmişti.