Ülkeyi karanlığa boğan tarikatlar Kızıl Goncalar dizisini de hedef aldı. Sosyolog Çobanoğlu, “Her yerdeyiz mesajı verildiğini” söylerken, film eleştirmeni Aydemir ise “İktidarın çizdiği kültürel dönüşümün yansıması” diyor.

Bir diziden bile panik oldular
Fotoğraf: Cumhuriyet

Oğulcan AYDIN

Ülke dört koldan gericilik kuşatması altına alınırken tarikat ve cemaatlerin baskısı her geçen gün artıyor. Konser ve festival yasaklatan, yılbaşı kutlamalarını engelleten, kafelere, kahve dükkanlarına savaş açan gericiler, eğitimden kültür ve sanata kadar her alanı hegemonya altına almaya çalışıyor. Gerici çevrelerin hakimiyet altına aldığı alanların başında medya geliyor. Pek çok dijital platform, manevi değerlere aykırı yayın yaptığı gerekçesiyle cezaya çarptırılırken tüm yaşamı kontrol almaya çalışan cemaat ve tarikatlar en küçük eleştiriyi bile boğmaya çalışıyor.

Son olarak Özcan Deniz ve Özgü Namal’ın başrollerini paylaştığı, cemaat ve seküler aile hayatlarını konu alan Kızıl Goncalar dizisi hedef tahtasına konuldu. Sağlık kurumundan ticarete kadar tarikatların 'hakimiyetini' gözler önüne seren dizi, İsmailağa cematini 'rahatsız' etti. İsmailağa cemaati dizinin kaldırılması için sosyal medya hesabından şu çağrıyı yaptı: “Allah Teala’nın isimlerini, yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’i, dini-tasavvufi kavramlarımızı, mezhep ve tarikat gibi manevi kurumlarımızı, hacı ve hoca gibi çeşitli unvanları hedef alarak dinimizi ve dindarlarımızı aşağılamayı gaye edindiği anlaşılan yayın ve yapımların günümüz medyasında görülebilmesi asla kabul edilemez bir durumdur.”

Hedef gösterilmesinin ardından RTÜK de dizi hakkında inceleme başlattı. Günlerdir iktidara yakın medyanın hedefinde olan ve kaldırılması için çağrı yapılan dizinin afişine Şişli’de bulunan afişine boyalı saldırı düzenlendi. Yandaş Yeni Şafak da dindar insanların sahtekar ve bağnaz olarak tasvir edildiğini belirterek diziyi hedef göstermişti. Benzer bir açıklama da KADEM’den gelmişti.

HER YERDEYİZ MESAJI

İktidarın muktedir ve güçlü olduğunu göstermek adına bu tür bir eyleme kalkıştığını ifade eden Sosyolog Dr. Yavuz Çobanoğlu, “Yeni bir rejim kurulmuş, herhangi bir muhalif unsur o rejimi bozacaktır. Bir grup insanın muhalif unsurlar dolayısıyla sorgulama yapmasının önüne geçmek istiyorlar. Her noktayı ele geçirdiler ama kültürel alanları ele geçiremediler. Burayı ele geçirmek iktidarın katılaşması ve kendi iktidarını sürdürebilecek bir nesil ve kültürel ifadelerinin ortaya çıkarılması demek. Hedefledikleri nokta kültüre iktidarı ele geçirmek, ancak asla mutlak bir kültürel hegemonya elde edemeyecekler” dedi.

Çobanoğlu şöyle devam etti: “Bu tepkiler bir mühendislik çalışmasının ürünü biliyoruz. Bir takım devlet kanalı ve özel kanallardaki diziler üzerinden tartışma çıkarıyorlar ancak ahlaki üstünlüğü ele almadan bunu başarmaları mümkün değil. Her yerdeyiz mesajı vermek istiyorlar. Tüm alanları düzenledikleri gibi bu noktaya da el atıyorlar. Bu futboldan eğitim sistemine, televizyonlardan kolluk kuvvetlerine kendi ideolojilerine göre düzenlemek istiyorlar. Kültürel alandaki meşruiyeti yaratacak bir özgür düşünce, yaratıcılığa ve akla müsaade etmiyorlar çünkü.”

Dr. Yavuz Çobanoğlu
Sosyolog

Film eleştirmeni Şenay Aydemir ise konuya ilişkin şunları aktardı: “Bu yapılan Türkiye’deki kültürel alanı çerçeveleme siyasetinin bir parçası. Bunu iktidarın iptal edilmesi için baskı yaptığı film festivallerinden bağımsız düşünemeyiz. İki KHK’li devlet memuruna ilişkin bir yapım üzerinden gelişmişti oradaki kriz. Bir de Kültür Bakanlığı’nın sinema alanında vereceği fonda kırmızıçizgilerle ayrılmış tema yönlendirmeleri var. Neyin olup olmayacağını dayatıyorlar, ona göre destek vermiyorlar. Kültürel iktidar olunmuş durumda, ama en nihayetinde AKP’nin entelektüel kanadının ısrarla vurguladığı bir kültürel iktidarı almayı vurgulama noktası var. Erdoğan’ın çizdiği bir kültürel dönüşüm çizgisi var. İktidarın algılayamadığı şu, aydın gençler iktidara entegre olmayacak. Bugün yaşanan şey 5-6 yıllık bir inşanın sonucu. Kültürel alanda söyleme mecburiyeti getirdiler. AKP’li yapımcılar destek sağlayıp, yönetmenler çekip senaristler yazıyor olabilir bu dizileri. Arka plana da bakmak gerekiyor.”

Aydemir iktidardan bağımsız yalnızca tarikatların bu faaliyetlere karşı kendilerince cesurca tavır takınamayacaklarını ifade etti ve şöyle devam etti: Bir rahatsızlık var, bu rahatsızlık tarikatlar ve siyasal İslamcılarda hakim. Ancak bu rahatsızlık sadece bu alan ile ilgili değil. 10 yıl önce de Muhteşem Yüzyıl’a saldırmışlardı, ecdat tartışması üzerinden. Siyaseten kendilerine dokunan ve tasarlamak istedikleri toplum kurgusunu inşasına aykırı olan her alanda baskı uyguluyorlar. Dinsel içeriklerde tarikatlar iyi bir aparata dönüşüyor. Hizbullahçılar Diyarbakır’da miting iptal ettiriyor. Başka tarikatlar başka etkinlikleri engelliyor. Çünkü nihayetinde müesses nizama dair kırılmalar yaratıyor iktidarda. Toplum anlamında bir infial hali yok. Birkaç hassas vatandaş ve tarikatın ateşlediği bir şey. İktidar bir an önce bu tür faaliyetleri ezmek istemiyor. Bu ülkede Altın Portakal Film Festivali iptal edilebildi. Bu tür faaliyetlerin yerel seçimlerden sonra daha da artacağını, her alana bir komiser atanacağını düşünüyorum. Bir sonraki aşamada günlük hayata ve kişisel hayata da karışacaklar.

Şenay Aydemir
Film Eleştirmeni

∗∗∗

KIZIL GONCALAR İLK DEĞİL

Daha önce de Yalı Çapkını, Kızılcık Şerbeti, Camdaki Kız, Ömer gibi pek çok dizi gericiler tarafından hedef alınmış, RTÜK tarafından inceleme başlatılmıştı. RTÜK, Camdaki Kız dizinin bazı sahnelerinde “millî, manevi değerlere ve ailenin korunması ilkesine aykırılık teşkil eden; toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen ve kadını istismar eden nitelikte görüntülerin yer aldığını” savundu.  Yandaşlar tarafından hedef alına n bir başka dizi de Ömer oldu. Gerici Akit gazetesi dizi hakkında yaptığı haberde: “İmam baba ile müezzinlik yapan oğlunu konu alan dizide; bir sahnede namaz kılan imam rolündeki oyuncunun diğer sahnede sert ve acımasız bir kişiymiş gibi gösterilmesi Müslümanları rahatsız etti. Dizinin İsrail dizisinden uyarlanması ise ‘Rezalet içinde rezalet’ olarak yorumlandı” ifadelerini kullandı.