Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilere İzmir, Aydın ve Muğla’dan destek geldi. Öğrencilerin 'Aşağı bakmayacağız' çağrıları sahiplenildi. İzmir'de dün yapılan eylemde gözaltına alınan 27 kişi serbest bırakıldı.

Boğaziçi Üniversitesi direnişine Ege'den destek

Berkay SAĞOL

Boğaziçi Üniversitesi'ne Melih Bulu'nun kayyum olarak atanmasının ardından başlayan eylemlerin ardından, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serildiği iddiasına ilişkin resen soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında 2 öğrenci tutuklanması İzmir’de protesto edildi.

İzmir Üniversitesi Dayanışma Grubu, öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle “Onur Yürüyüşü” düzenlemek için Alsancak ÖSYM binası önünde bir araya gelerek yürüyüş yapmak istedi. Polisin yürüyüşe izin vermediği eylemde, darp edilerek gözaltına alınan 27 kişi serbest bırakıldı.

bogazici-universitesi-direnisine-ege-den-destek-836919-1.

BOĞAZİÇİ BİLEŞENLERİNİN YANINDAYIZ

SOL Parti İzmir İl Örgütü gözaltılara tepki gösterdi. Boğaziçi'nde tek yürek halinde ve kararlı bir şekilde direniş sergilendiği belirtilen açıklamada, "Boğaziçi Üniversitesi'nin yerleşik demokratik kültürüne sahip çıktıkları gibi, tüm ülkedeki özgür ve özerk üniversite mücadelesi için de çok anlamlı bir örnek oluşturuyor. Bu haklı direnişin yanındayız. Bildik şablonlarla milli, kültürel, dini hassasiyetlerden yola çıkarak ifade özgürlüğünün kısıtlanması asla kabul edilemez. Üniversite gibi yapısı gereği evrensel ve Aydınlanmacı olması gereken, dolayısıyla laik bir kurumda özgür düşünce susturulamaz. Melih Bulu öğrencilere yönelik linç kampanyasına katılarak rektörlük makamına yakışmadığını bir kez daha göstermiştir" denildi.

Bazı öğrencilerin cinsel kimliklerinden yola çıkılarak nefret söylemine maruz bırakılmasının şiddetle kınandığı ifade edilen açıklamada, "Kamu adına yurttaşların soy, kimlik, kültür gibi anayasal haklarını koruma sorumluluğu bulunan İçişleri Bakanı'nın linç korosuna önderlik ediyor oluşu iktidarın halka karşı takındığı düşmanca tutumun en net göstergesidir. Kimi muhalefet sözcülerini de yersiz suçlamalara destek vermekten, tıpkı Gezi Direnişi'nde olduğu gibi haklı tepkileri kriminalize etmek için uydurulan yersiz gerekçeleri sahiplenmekten vazgeçmeye çağırıyoruz" ifadeleri kullanıldı.

Tutuklanan öğrencilerin derhal serbest bırakılması gerektiği vurgulanan açıklamada, "Melih Bulu derhal istifa ederek Boğaziçi Üniversitesi'nin önünü açmalıdır. Boğaziçi bileşenlerinin bu saldırılar karşısında boyun eğmeyeceğini biliyor, bir kez daha onların yanında olduğumuzu ilan ediyoruz" denildi.

ÖĞRENCİLERİN YANINDAYIZ

DSP Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Karakülçe, “Boğaziçi Üniversitesi her türlü ötekileştirmeye, itibarsızlaştırmaya nazaran Türkiye’nin medar-ı iftiharıdır. Kendi gelenek, görenekleri ve kültürü olan bir yapıdır. Böyle bir yapı haklı bir gerekçeyle istemedikleri atamaya karşı direnç gösteriyor. Bu atama dayatmasının üniversitede karşılık bulmaması, son dönemlerde gördüğümüz en dirayetli, en seviyeli direnişlerden biri olmasını takdirle karşılıyoruz. Bununla beraber bu haklı ve anlamlı duruşu itibarsızlaştırmaya çalışanlar, bir algı yaratmaya çalışıyor. Buna kimsenin hakkı yok. Dinimizle ilgili kararlı duruş sergileyeceklerse hemen yanlarında duran, büyükelçilik yapan ‘Bakara makara’ diyen kişiye baksınlar. Boğaziçi’nde aramasınlar” dedi.

AYDIN VE DATÇA’DAN DESTEK

Aydın Emek ve Demokrasi Platformu, demokratik tepkileri ve talepleri nedeniyle tutuklanan, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin serbest bırakılmasını talep etti. Aşağı bakmayacağız denilen açıklamada, “Emekten, demokrasiden ve barıştan yana herkesi gençlerimize, akademiye ve üniversitelere sahip çıkmaya davet ediyoruz. Rektörlerin üniversite bileşenlerinin iradesiyle seçilmesini engelleyen düzenlemenin değiştirilmesi için TBMM’de grubu bulunan siyasi partileri sorumluluğa davet ediyoruz” denildi.

Datça Demokrasi Platformu da Boğaziçi öğrencilerine destek için Cumhuriyet Meydanı’nda açıklama yaptı. Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Datçalı Kardelen Çukadar, slogan atmadan yürüyen öğrencilere, "Aşağı Bak" denilerek saldırıldığını söyledi. Çukadar, “Nefret söylemlerinize, gözaltılarla, işkenceyle ve yalanlara rağmen, öfkemiz dün Boğaziçi Üniversitesi’ndeydi, bugün her yerde. Bizler de Datça’dan Boğaziçi Üniversitesi’nde ve dört bir yana yayılan direnişe ses veriyoruz, onun parçası olduğumuzu haykırıyoruz. Onların taleplerini özgürlük mücadelesinin parçası olarak görüyor ve sahipleniyoruz. Aşağı bakmayacağız” dedi.