Google Play Store
App Store

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serildiği iddiasına ilişkin resen başlattığı soruşturma sonucunda 2 öğrenci tutuklanırken, 2 öğrenci için de ev hapsi kararı verildi. Konuya ilişkin açıklama yapan Boğaziçi öğrencileri, serginin hiçbir inanca saldırı amacı taşımadığını vurgulayarak gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi.

Boğaziçi Üniversitesi'nin önündeki Kabe fotoğrafına soruşturma: 2 öğrenci tutuklandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serildiği iddiasına ilişkin resen soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında 2 öğrenci tutuklandı.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada, “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu tarafından, Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesi olayı ile ilgili olarak ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama’ suçundan resen soruşturma başlatılmıştır” denildi.

Boğaziçi Dayanışması'nın Twitter hesabından yapılan açıklamada, "BİSAK ve yandaş medyanın hedef göstermesiyle açılan soruşturma kapsamında gözaltı sayısı 3'e yükseldi. Arkadaşlarımızın darp edildiği anı çekmeye çalışan bir öğrenciye polis saldırdı" ifadeleri kullanıldı.

Bir açıklama daha yapan Boğaziçi Dayanışması, "Gözaltına alınan arkadaşlarımızın sayısı 4'e yükseldi! Arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın!" dedi. İstanbul Valiliği tarafından yapılan açıklamada ise 5 kişinin gözaltına alındığı, 2 kişinin arandığı ifade edilmişti.

Göaltına alınan öğrencilerden 2'si tutuklandı, 2'si için de ev hapsi kararı verildi. 1 öğrenci dün serbest bırakılmıştı.

ÖĞRENCİLERDEN MESAJ: BİZİM İÇİN ENDİŞELENMEYİN

Tutuklanan Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, adliyeden kamuoyuna videolu mesaj gönderdi. Twitter'da "Boğaziçi Hukuk" adlı hesaptan paylaşılan videoda, öğrenciler şu mesajı verdi:

"Tutuklanma kararı çıktı hakkımızda. Şu an sanırım cezaevine nakledileceğiz. Moralimiz çok kötü değil, itirazlar edilecek. Bizim için endişelenmeyin, destekleyin."

SÜLEYMAN SOYLU: LGBT SAPKINI

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konu hakkında Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Boğaziçi Üniversitesi’nde Kabe-i Muazzama’ya yapılan saygısızlığı gerçekleştiren 4 LGBT sapkını gözaltına alındı!" ifadelerini kullandı.

BİSAK HEDEF GÖSTERDİ

Boğaziçi Üniversiteleri İslam Araştırmaları Kulübü, Twitter hesabından hedef gösteren açıklamalarda bulunmuştu.

Açıklamada, "Boğaziçi Üniversiteleri İslam Araştırmaları Kulübü olarak üniversitemiz dahilinde İslami değerlerimizin fütursuzca alaya alınmasına müsaade etmeyeceğiz" denilmişti.

bogazici-universitesi-nin-onundeki-kabe-fotografina-sorusturma-835558-1.

ÖĞRENCİLERDEN AÇIKLAMA

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, gelişmelerin ardından ‘Gözaltılara yönelik kamuoyuna duyurumuzdur’ başlıklı bir açıklama yayımladı. Açıklamada serginin, hiçbir gruba, inanca, kimliğe yönelik bir saldırı niteliği ve amacı taşımadığı vurgulanarak, gözaltındaki öğrencilerin serbest bırakılması talep edildi.

‘Boğaziçi Direnişine Emek Veren ve Dayanışmayı Yüreğinde Hissedenler’ imzasıyla yayımlanan açıklamada şunlar kaydedildi:

Boğaziçi Üniversitesine anti-demokratik biçimde atanan rektöre karşı 4 Ocak tarihinden bu yana devam ettirdiğimiz protestolar, sürecin başından beri nefret söylemleriyle hedef gösterildi. Şimdi de 26 gündür sürdürdüğümüz protestoların bir parçası olan ve yaklaşık bir haftadır devam eden sergimize direnişimizi bitirmek amacıyla saldırılmaktadır.

Sergi, direnişini sanatla ifade etmek isteyen arkadaşlarımızın emeğiyle üç yüzden fazla eseri herhangi bir kısıtlama gözetmeden kampüsle buluşturdu. Sergiye yapılan saldırılar geçtiğimiz günlerde eserlerin çalınması ile başladı. Suçlamaların odağında olan sergi; hiçbir gruba, inanca, kimliğe yönelik bir saldırı niteliği ve amacı taşımamaktadır.

Yine de bu serginin beraber mücadele ettiğimiz Müslüman arkadaşlarımızın değerlerini tahkir edici bir eylem olduğu iddiası söz konusudur. Sergiyle ilgili inanç üzerinden dile getirilen hassasiyetlerin farkındayız. Her sanat eseri eleştiriye açıktır. Ancak, sanat eserlerinin yargılanması gibi bir durum en basit haliyle ifade özgürlüğünün kısıtlanmasıdır. Direnişimizi bitirmek isteyen iktidar ve medyası konuyu bilinçli olarak saptırmaya çalışmaktadır.

Bu sergiye emek veren arkadaşlarımızın haksız şekilde gözaltına alınmaları ve süreçte uygulanan şiddet asla kabul edilemez. Boğaziçi Üniversitesinde çok kültürlü, çok sesli, çok inançlı ve çok renkli yaşam pratiğini korumaya çalışarak devam ettirdiğimiz direnişimizi hedef gösteren ve ayrıştıran suçlamalar, beraberliğimizi bozmaya ve mücadelemizi kırmaya yöneliktir. Haklı direnişimizin amacının saptırılmasına ve kriminalize edilmesine bugüne kadar izin vermedik, bundan sonra da izin vermeyeceğiz.

Okulumuzdaki farklı toplulukların ve kimliklerin yapılan saldırılarla hedef gösterilmesi meşru kılınamaz. Sosyal medyada yer alan LGBTİ+fobik söylemlerin hiçbirini kabul etmiyoruz. Öğrencilerin başlattığı haklı direniş, yine öğrenci dayanışmasıyla büyümeye devam edecektir.

Arkadaşlarımız açıkça hedef gösterilirken Kayyum Melih Bulu’nun sosyal medyadaki nefret söylemlerine katılarak yaptığı paylaşımlar ve rektörlük tarafından açılan soruşturma gösteriyor ki kayyum atamaları üniversitelerin fikir hürriyetine vurulan en büyük kelepçedir.

Okulumuzdaki barışçıl eylemlere, düzenledikleri sergiyle destek veren sanatçı arkadaşlarımız yalnız değildir. Biz Boğaziçili öğrenciler olarak, hiçbir hukuki zemini olmayan bu gözaltıların son bulmasını talep ediyoruz.

1. Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır.

2. Polis, kampüsü ve çevresini bir an önce terk etmelidir.

3. Nefret söylemleri ve hedef göstermelerle öğrencileri ayrıştıran, kampüsü güvensizleştiren kayyum Melih Bulu derhal istifa etmelidir!

4. Rektörlük seçimleri, üniversitelerin tüm bileşenlerinin katılımıyla demokratik bir biçimde yapılmalıdır.