Çalışmalarımızı tüm ülkeye yaymak istiyoruz
Fotoğraf: BirGün

Kayhan AYHAN

Dersim Belediyesi, ilk depremin merkez üssü olan Maraş’ın Pazarcık ilçesinde ilk günden itibaren arama kurtarma ve yardım çalışmalarına başladı. Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, BirGün TV’ye ilk günden bu yana yaşananları anlattı.

Depremin ilk ve ikinci gününde insanları kurtarmak için çabaladıklarını belirten Maçoğlu, AFAD’ın iki gün sonra geldiğine dikkat çekerek “Binalar hâlâ yıkılıyor, depremler oluyordu” dedi.

Temel ihtiyaçlar üzerine çalıştıklarını söyleyen Maçoğlu şunları dedi: "Çadırlar kurmaya başladık. Yaklaşık 400 çadırla iki yemekhane, sağlık ocağı kurduk. Şu anda da çocukların oyun alanlarını, tuvalet ve banyoları kurmaya çalışıyoruz. Elektrikler ve sobalar geldi. İkinci gün revir kurduk. Tabipler Birliği’ne ve buradaki hastaneye bağlı sağlık emekçileri hızla geldi. AFAD, itfaiye kuruluşları bu alana girmiş olsaydı belki 100 kişiyi çıkarırlardı. Yani dışarıya çıkan insan ölmez ama enkazda kalan ölüyor. Onun için buna dikkat etmemiz lazım.

"GÖNÜLLÜLER AFAD’DAN DAHA ERKEN GELDİ"

Koordinasyonsuzluk var. Buraya kamudaki insanlar, görevliler, belediyeler, çevre müdürlükleri biraz hızlı araçlarla girseydik belki o bile etkili olurdu. Biz yetkililerle görüştük, sizinle ortak çalışmak istiyoruz dedik, ama arkadaşlar bu bölgeyi bize gösterdi burada çalıştık. Ama gönüllüler AFAD’dan daha erken geldi. Bunun muhasebesinin yapılması lazım. Burada bir sürü kimyasal şey var. Boyası, asbesti hepsi doğayı kirletti. Bunun muhasebesi yapılmak zorunda. Ama biz şu anda ilk beş on gün müdahale ettik."

Prof. Dr. Ahmet Ercan ile birlikte bir deprem projesi hazırlayacaklarını açıklayan Maçoğlu şöyle devam etti: "Aslında birkaç hocamızı aradım, Ahmet hocam aradığımda dönen hocamız oldu. Ses geliyor, düşünsenize kimse yok mu bizi çıkaran diye sesler geldi. Normalde dışardan bağırıyordu enkazın oradakiler, kimse var mı, ses verin diye. İnanın ki o sesler hâlâ kulağımda çınlıyor. Ben şimdi hâlâ burada bu sorunu yaşayan insanlar içinde olduğum için yarın memlekete döndüğümde, kafamı yastığa koyduğumda bu sesler beni rahatsız edecek. Amacımız depremle ilgili ne yapılabilir üzerine. Depremle ilgili belki elli tane yüz tane eğitim çalışmaları yaparak bir önce yerelin müdahale ettiği bir çalışma yapmak istiyoruz. Bunu da yaygınlaştırmak istiyoruz, bütün ülkeye yaygınlaştırmak istiyoruz. Buraya biz geldiğimizde buradaki eğitimci arkadaşların bizi yönlendirmesi lazım. Yoksa oradan buraya gel onu çıkar bir sürü saat geçiyor. Bunu da kamucu bir çalışma olarak yaymamız lazım, yoksa hep zorlanacağız. İnsanların ölmesini istemiyoruz, yeter artık, böyle enkaz altında, sele kapılmış, çığa kapılmış, bağırıp kendisini kurtarmaya çalışan bir toplum istemiyoruz. Önlem alınabilirdi. Burada jeolojik çalışma yapılsaydı, fay hatlarından uzak durulsaydı, kayma yerlerinden uzak durulsaydı, dere kenarlarından uzak durulsaydı, inşaatta kullanılan malzemeler gerçekten de ona uygun yapılsaydı bu yıkımlar belki az olacaktı belki ölüler az olacaktı."