Hatay’da molozların gelişigüzel dökülmesine ilişkin açılan ve yürütmeyi durdurma talep edilen davada 7 aydır ilerleme yok. Hatay Valiliği, yapılan işlemin halk sağlığına zararı olmadığını savundu.

Depremzedeler etkilenmiyormuş
Hatay Samandağ’da molozların yaşam alanlarına dökülmesine karşı direniş sürüyor. (Fotoğraf: Hatay Ekoloji Platformu)

Gökay BAŞCAN

Hatay’da, çevre ve insan sağlığını tehdit eden moloz dökümüne karşı açılan davada 8 aydır karar çıkmadı. Hatay Valiliği ise yaptığı savunmada, moloz dökümünde halk sağlığını doğrudan etkileyen bir durum olmadığını, zeytinliklere ve sulak alanlara zarar verilmediğini iddia etti. Hatay Büyükşehir Belediyesi de savunmasında sorumluluğun kendilerinde olmadığını belirterek topu valiliğe attı.

6 Şubat’ta Maraş merkezli yaşanan depremin ardından içerisinde asbest gibi sağlığa zararlı birçok kimyasal madde bulunduran molozların gelişi güzel şehrin çeşitli noktalarına dökülmeye başlandı. TTB, TMMOB, çevre ve meslek örgütleri Hatay’da yerleşim alanlarının, hastanelerin, ibadet yerlerinin, zeytinlik bölgelerinin ve sulak alanların moloz döküm alanı olarak kullanılmaması için 19 Nisan 2023 günü Hatay 2. İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Dava dilekçesinde; ayrıştırılmamış atıkların 85 bin toksik madde içerdiğine yönelik tespitten hareketle, moloz döküm işlemlerinin bölge halkının ve gelecek kuşakların yaşamlarını tehdit ettiği belirtildi. Atıkların tarım alanlarına, zeytinliklere ve sulak alanlara depolanmasının korunması gereken biyoçeşitlilik, yeraltı su rezervleri, yerüstü su kaynakları ve nitelikli tarım toprakları için de ciddi tehlike yarattığı ifade edilen dava dilekçesinde bu tehlikenin halk sağlığı için geri dönüşsüz zararlar doğacağının altı çizildi. Dava dilekçesinde, bu yöndeki idari işlemlerin idare savunması alınmaksızın derhal durdurulması ve iptali talep edildi.

ASBEST TESPİT EDİLDİ

Bu süre zarfında yapılan çalışmalar molozlardaki tehlikeyi ortaya koydu. TTB, Çevre Mühendisleri Odası gibi meslek örgütlerinin yaptırdıkları analizler bölgedeki molozların birçoğunda asbest olduğunu gösterdi. Tüm bu tepkilere ve uyarılara rağmen 9 aydan fazla bir süredir, Hatay’ın Samandağ ilçesindeki Milleyha Kuş Cenneti gibi birçok korunması gereken bölgeye moloz dökümü devam etti. Yeşilköy Mahallesi’nde ekim alanlarına dökülen molozlara karşı depremzede yurttaşlar eylem yaptı. Nehir alanına da yakın olan bölgedeki eyleme askerler müdahale etti.

Tüm bu tespit ve tepkilere rağmen çevre meslek örgütlerinin Hataylılarla birlikte, 19 Nisan’da Hatay 2. İdare Mahkemesi’nde moloz dökümüne ilişkin yürütmeyi durdurma talepli dava sürüyor. Yürütmeyi durdurma talebine ilişkin hiçbir karar verilmezken, Hataylılar 7 aydır toz ve dumanın içerisinde asbeste maruz kalıyor.

Dava sürerken Hatay Valiliği ve Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin konuya ilişkin yaptığı savunmalar ortaya çıktı. Valilik adına Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı savunma yaptı. Aynı savunmayı yapan müdürlükler, tüm çalışmalar için izin alındığını ve döküm yapılan alanların halk sağlığını doğrudan olumsuz etkileyecek bölgede olmadığı iddia edildi.

Hatay Büyükşehir Belediyesi ise savunmasında topu Valiliğe attı. Savunmasında, enkaz kaldırma ve depolama alanlarının sorumluluğunun Valilikte olduğunu belirten belediye, davanın reddini talep etti.

SAĞLIK TEHDİT ALTINDA

Hatay Barosu Başkanı Avukat Hüseyin Cihat Açıkalın, davanın uzun sürdüğünü ve bu süreçte insanların zehirli kimyasallara maruz kaldığını belirtti. Açıkalın, “Belediye bu davanın destekçisi olmak yerine davanın reddi şeklinde bir talepte bulunması, burada halk sağlığını tehdit eden bir faaliyet olmadığını ifade etmeleri doğru olmamıştır. Valilik kendi yaptığı faaliyeti aklamaya çalışıyor ancak biz bilim ve hukuku takip edeceğiz. Birçok zararlı kimyasalın doğaya salınması ve depremzedeler tarafından bu havanın solunması ileride büyük sağlık sorunlarına yol açacak” dedi.