Ders çıkarmak mümkün mü?

Prof. Dr. Özlem Kayım Yıldız

Tüm dünyayı eşzamanlı olarak etkileyen krizlerden sonuncusu, Covid-19 pandemisi, yazılı ve görsel medyada en çok iz bırakanı olacak. Yüz binlerce, milyonlarca kaynaktan on milyonlarca fotoğraf, video, haber, anı, sosyal medya paylaşımı... Zaman çizelgesi gelecekteki krizler için bir uyarıcı olacak aynı zamanda. Neleri doğru yaptık, neleri yanlış yaptık? Yanlışlarımız iyi niyetli ve anlaşılabilir miydi yoksa kötü niyetli ya da sorumsuzca mıydı?

Dünya Sağlık Konseyi’nin talebi üzerine Dünya Sağlık Örgütü Başkanı’nın görevlendirmesiyle kurulan Bağımsız Pandemi Hazırlık ve Yanıt Paneli, gelecekte katastrofik bir pandemiyle daha karşılaşmamak için yapılması gerekenler üzerine bir rapor yayınladı: Covid-19’u Son Pandemi Yapmak’. Yazarlar, gelir düzeyinden bağımsız olarak salgını ciddiye alan ve erken harekete geçen, şeffaf bir politika izleyen ve bilimsel verilere kulak veren ülkelerde salgın kontrolünde başarılı olunduğunu, sağlık ve ekonominin birbirlerine karşıt değil, birbirleriyle yakından ilintili olduğunu, başarısız ülkelerde ekonomik yıkımın da daha fazla olduğunu belirtiyorlar (https://theindependentpanel.org/). Raporda, salgını pandemiye dönüştüren on üç kritik adım tanımlanıyor. Gelecekte yeni pandemilerle karşılaşmamak için alınacak dersler var.


Şu anda bulunduğumuz yerden geçmişte, henüz salgının doğasına ilişkin bilinenler sınırlı iken alınan kararların etik ya da doğru olup olmadıklarına karar verebilir miyiz? ‘Consequentialism’ ya da ‘sonuççuluk’ perspektifinden bakıldığında ve pandeminin insan sağlığı, özgürlüğü, eğitim hakkı ve ekonomi üzerine olumsuz etkileri göz önünde bulundurulduğunda, alınan kararların yanlış olduğunu söylemek kolaycılığına kaçmadan, gerçekten ders çıkarılabilir mi tüm bu olanlardan? Yoksa geçmişin bilinmezleri, alınan tüm kararları temize çekmeye yeter mi?

Yanlışları ayırt etmek kolaydır

Kuşkusuz insan hayatının birçok yönünü etkileyen çok yüzlü bir krizle karşılaşıldığında öncelikli olanı ve mutlak doğru tavrı belirlemek kolay değildir; alınan her önlemin olumlu ve olumsuz sonuçları vardır. Bununla birlikte, yanlışları ayırt etmek göreceli olarak kolaydır. Örneğin, bilgi saklamak ya da çarpıtmak, bilinçli bir biçimde tehlikeyi hafife almak, kanıta dayalı tıbbın belirlenmiş standartları dışında, etkinliği gösterilmemiş, potansiyel olarak zararlı tedavi ya da girişimleri önermek ya da uygulamak, tutarsız söylemler ve davranışlar sergilemek, dezenformasyon yaymak ya da yayılmasına izin vermek, elde edilen bilimsel verileri yok saymak ya da inkar etmek, güven erozyonuna neden olmak, kısıtlayıcı önlemlerin toplumda kabul edilebilmesi ve uygulanabilmesi için gereken sosyoekonomik desteği sağlamamak herhangi bir bilinmezliğe atfedilerek hoş görülemez. Milyonlarca veriden oluşan Covid-19 pandemisi arşivi incelendiğinde, zamanın koşullarının sonucu olarak iyi niyetle yapılmış yanlışlar ve zamandan bağımsız etik ve bilim dışı tavırları ayırt etmekte kullanılabilecek yöntem bu olabilir ancak.

Bugün hatalarımız üzerine düşünmeli ve açık yüreklilikle konuşmalıyız. Gelecekte yeni başarısızlıkların önüne geçmenin tek yolu bu.