Erbaş 'kitabına' uyduramadı: Cinsel yönelim aşağılanamaz
Diyanet LGBTİ+’ları ve HIV’le yaşayanları hedef gösterenlere ahlak dersi verdi. Diyanet Yayınları’ndan çıkan, “Medya Ahlakı” isimli kitapta, “Hiç kimse cinsel yönelimiyle aşağılanamaz” ifadeleri yer aldı.
Mustafa BİLDİRCİN
Ayrımcı söylemleri nedeniyle tartışılan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, LGBTİ+’ları ve HIV’le yaşayanları defalarca kez hedef gösterdi. 2019 yılında gerçekleştirilen Yurtdışı Din Hizmetleri Konferansı’nda konuşan Erbaş, Onur Yürüyüşü’ne değinerek, “Anne olmayı devreden çıkaran bir kadın ve baba olmayı devreden çıkaran bir erkek tasavvuru, fıtrata, yaradılışa aykırı bir sapkınlıktır” dedi. Erbaş, 24 Nisan 2020 tarihindeki Cuma Hutbesinde ise farklı cinsel yönelimleri olan insanları eleştirerek, “Bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim” diye konuştu.
Erbaş’ın nefret söylemleri içeren sözlerine kamuoyunun geniş kesimleri tepki gösterdi. Dönemin Ankara Barosu Yönetim Kurulu da Erbaş’ın açıklamalarını kınadı. Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın sözlerinin nefret söylemi olduğunu belirten baro yönetimi yaşananları, “Orta Çağ’daki cadı avına” benzetti. Diyanet’in şikayeti üzerine dönemin Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan’ın da dahil olduğu 11 baro yöneticisi hakkında, “Kamu görevlisine dini inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklaması nedeniyle görevinden dolayı hakaret" suçlamasıyla dava açıldı.
Dava, Mayıs 2023’te baro yöneticilerinin beraatı ile sonuçlanırken Diyanet Yayınları’ndan çıkan, “Medya Ahlakı” kitabındaki ifadeler dikkati çekti. 2022 yılında Diyanet Yayınları’nca ilk baskısı yapılan kitapta, “Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği” bölümü yer aldı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın nefret söylemi içeren sözlerini anımsatan bölümde, hiç kimsenin cinsel yönelimi nedeniyle aşağılanamayacağı kaydedildi.
HİÇ KİMSE AŞAĞILANAMAZ
Kitabın son sayfalarında yer alan bölümde, “Doğrudan haberin unsuru olmadığı sürece hiç kimse cinsiyet kimliği, cinsel yönelimi ile tanımlanamaz. Tanımlanması gereken durumlarda da küçümsenip aşağılanamaz” ifadeleri kullanıldı.
