Frankfurt'ta Hıristiyan demokratlardan sosyalistlere, kilise, Musevi Toplumu, cami birlikleri, sendikalar ve sivil toplum kuruluşundan oluşan "Frankfurt demokrasi ayağa kalkıyor" ittifakı, "Kentimizde aşırı sağcılara yer yok" dedi.

Frankfurt'tan, aşırı sağa kırmızı kart

BirGün/FRANKFURT

Frankfurt aşırı sağa karşı tek vücut oldu. Kentte 130'dan fazla kuruluş, şirket, kurum, dernek ve partinin, ırkçılığa ve aşırı sağa karşı "özgürlükçü, adil, açık ve sosyal toplumumuz için birlikte ayağa kalk" çağrısıyla biraraya gelen yaklaşık 25 bin insan “Hep birlikte, faşizme karşı” dedi.

Almanya'da aşırı sağa tepkiler dinmiyor. Ülkede 12 Ocak itibarıyla aşırı sağa karşı miting sayısı 877, mitinglere katılanların sayısı ise 2 milyon 800 bini aştı.

"Frankfurt demokrasi için ayağa kalkıyor" ittifakı da, demokrasinin, eşitlik ve çeşitlilik değerlerinin kulüplerde, işyerlerinde ve sosyal yaşamda her gün savunulması gerektiğini belirterek miting çağrısı yaptı.

İttifak açıklamasında, "Birlikte, hepimizin çok fazla hafife aldığı şeyi, demokrasimizi savunmak istiyoruz. Aşırı sağın demokrasi ve hukukun üstünlüğüne yönelik artan saldırılarına karşı kendimizi, kozmopolitlik yaşamımızı ve çeşitliliği savunuyoruz" denildi. Main nehri kıyısından Berlin Caddesi'ne kadar meydan ve sokakları dolduran insanların döviz ve pankartlarında “Faşizm alternatif değildir”, “Hiçbir zaman, şimdi”, AfD'ye kırmızı kart” ifadeleri yer aldı.

"ÜLKEYİ YOK ETMEK İSTİYORLAR"

Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef (SPD),  mitingin açılışını Eski Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Petra Roth (CDU), İl Genel Meclisi Başkanı Hilime Aslaner (Yeşiller), Frankfurt Belediye Başkanı Nargess Eskandari Grünberg (Yeşiller),  Deutsche Bundesbank Yönetim Kurulu Üyesi Sabine Mauderer ve Musevi Cemaati'nden Michael Friedmann  ile birlikte yaptı.  Josef,    kentin Alman demokrasisi için önemine çekti. Frankfurt'un  uluslararası özelliğinin refah ve sosyal uyumun temeli olduğunu söyleyen Josef, “Biz demokratlar kentimiz için, farklı insanların biraraya getirdiği güzellik için biraradayız. Burada olanlar her birimizin hayatının her anında olmalı. Bunun sorumluluğunu taşıyoruz” dedi.  AfD'yi kastederek "ister kahverengi ister mavi" ırkçıların ve antisemistlerin insanları nefrete teşvik etmek istediklerini kaydeden Mike Josef, Alman vatandaşlarının Almanya'da kalmalarına izin verilip verilmemesini kökenlerine bağlı kılan herkesin "nihayetinde tüm ülkeyi yok etmek istediğini söyledi.

"AŞIRI SAĞIN YÜKSELİŞİNİ SEYRETTİK"

Eski Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Petra Roth da, demokrasi için aktif rol alacaklarını belirterek, kentin bin 200 yıllık tarihi boyunca göçle birlikte gelişip büyüdüğünü, büyük bir ekonomi merkezi haline geldiğini söyledi. Çok çeşitliliğini Frankfurt'un öteden beri önemli bir özelliği olduğunu kaydeden Roth, “Biz neslimizin iyi çocukları olmak ve demokrasimize sahip çıkmak istiyoruz. Biz hepimiz ırkçılığa, antisemitizme ve aşırılara karşı, demokrasiden yanayız” diye konuştu. Aşırı sağın yükselişini çok uzun süre seyrettiklerini ifade eden Musevi Toplumu'ndan, Yayıncı Michel Friedman da "Ama şu an buradayız ve Almanya'daki kahverengi hortlak geri çekilene kadar yerimize oturmayacağız. Nefret sıradan bir suç değildir, bir silahtır. Nefret yayan herkese karşıyız. Demokrasi sevgi, saygı, güvenle oluşur. Demokrasi her bir insana istediği gibi yaşama özgürlüğünü veriyor. İnsan onuru dokunulmazdır. Biz çaresiz değiliz. Biz bu ülkede çoğunluğuz" dedi.

"EKONOMİ DÜNYASI RENGİNİ BELLİ ETMELİ"

Sabine Mauderer, bir kadın, bir anne ve yaklaşık 12 bin insanın çalıştığı Deutsche Bundesbank'ın Yönetim Kurulu adına konuştuğunu kaydeden Mauderer, iş dünyasının artık rengini belli etmesi gerektiğini söyledi. Mauderer, Almanya'nın dünya ihracaat şampiyonu olduğunu, aşırı sağcıların ise Alman ekonomisine tehlike arz ettiğini dile getirdi.  Almanya'da 30 milyonluk istihdamın 5 milyonunun göçmen olduğuna dikkat çeken Mauderer, “Almanya'nın yurtdışından gelecek işgücüne ihtiyacı var. Burada çalışmak isteyen herkese minnettar olmalıyız” dedi.  

30 kadar gençlik kuruluşunun çatı örgütü Frankfurt Gençlik Birliği'nin Başkan Yardımcısı Özgün Önal ise aşırı sağcıların yükselişinde diğer partilerin de rolü olduğunu söyledi. Önal, ekonomik sorunların gençleri çok çaresiz bıraktığını kaydetti.

İlk çağrıcıları arasında Frankfurt Alevi Kültür Merkezi, Halkevi, Hessen Türk Toplumu, SazRock, Frankfurt Sol Kültür Haus’un da yer aldığı "Frankfurt Demokrasi İçin Ayağa Kalkıyor" ittifakına son dakikaya kadar katılım oldu. 150 kadar katılımcı kurum arasında spor dünyasından Eintracht Frankfurt ve FSV Frankfurt, ekonomiden Deutsche Bank ve PwC Almanya ve Alman Yayınevleri Borsa Derneği gibi tanınmış şirket ve kurumlar, Frankfurt'un büyük kültürel yapıları, Frankfurt Tiyatrosu, Alte Oper ve Kunsthalle Schirn ile eğitim dünyasından Goethe Üniversitesi, Frankfurt Uygulamalı Bilimler Üniversitesi ve Frankfurt Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi dikkat çektiler.

Etkinliğin sunuculuğunu ünlü TV sunucusu ve reklamcı Bärbel Schäfer, Frankfurt DGB Başkanı Philipp Jacks ile birlikte gerçekleştirdi. Balkan popunun en ünlü temsilcilerinden DJ Shantel de farklı kültür ve dillerden derlediği hareketli şarkılarıyla mitingte coşku yarattı.