Toplumun ezici çoğunluğu ülkedeki krizlerin nedenini AKP politikaları olarak görüyor. Son araştırmalarını değerlendiren YÖNEYLEM Direktörü Kömürcü, “Halkın sorunlarının siyasette temsil edilemediği” söyledi.

Halkın talebinin siyasette adı yok
YÖNEYLEM anketine göre yurttaşların büyük çoğunluğu cemaat ve tarikatlarla işbirliği istemiyor. (Fotoğraf: ANKA)

Politika Servisi

Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, işsizlik gibi sorunlarla boğuşan milyonlar, ülkedeki her türlü krizin iktidarın politik tercihlerinden kaynaklandığını düşünüyor. Ülkenin yarıdan fazlası ülkenin kötü yönetildiğini, ekonomide yaşanan sıkıntıların yanlış politikaların bir sonucu olduğu, liyakatsizliğin ve başkanlık sisteminin krizi derinleştirdiği konusunda hemfikir. İktidardan umudu kesmiş görünen yurttaşlar, muhalefete de mesafesini koruyor. Halk, ülke sorunlarının çözümünü ne iktidar ne muhalefet partilerinde görüyor.

YÖNEYLEM’in 26 ilde 2 bin 400 kişiyle yaptığı Türkiye Siyaset Paneli Aralık ayı araştırmasının sonuçları yayımlandı. Araştırmada katılımcılara yöneltilen sorulara verilen yanıtlar dikkat çekti. Araştırmaya göre Türkiye’nin nasıl yönetildiği sorusuna katılımcıların yüzde 56,4’ü ‘kötü’ yanıtını verirken yüzde 17,7’lik bir kesim ‘ne iyi ne de kötü’ yönetildiğini ifade etti. Ülkenin iyi yönetildiğini düşünenlerin oranı ise yalnızca yüzde 24,2’de kaldı.

Araştırmada Erdoğan’ın başarı düzeyi de ölçüldü. Araştırmaya katılanların yüzde 43’ü Erdoğan’ı ‘başarısız’ buluyor. Başarılı bulanlar yüzde 36 olurken ‘ne başarılı ne başarısız’ bulanların oranı yaklaşık yüzde 20 oldu.

Türkiye nasıl yönetiliyor?

KRİZLERİN NEDENİ AKP POLİTİKALARI

Araştırmada ekonomik krizlerin nedenleri de ölçüldü. Krizin nedeninin ‘yanlış politikalar’ olduğunu düşünenlerin toplam oranı yüzde 75’e dayandı. Krizin nedenini iktidarın sıkça iddia ettiği gibi ‘dış güçlerin saldırıları’ olduğu fikrine katılmayanların toplam oranı yüzde 50’nin üzerinde yer aldı. Bu fikre katılanlar ise yüzde 35 olarak ölçüldü. Krizin nedenini başkanlık sistemi olduğu yorumuna katılanların toplam oranı yaklaşık yüzde 55 olurken, liyakatsizlik seçeneğine katılanların toplam oranı yüzde 75’ya yakın çıktı.

Araştırmada en dikkat çeken başlıklardan biri de “Sizce Türkiye’nin sorunlarını hangi parti çözer?” sorusuna verilen yanıtlar oldu. Bu soruya AKP diyenlerin oranı yüzde 27, CHP diyenlerin oranı yüzde 15, diğer seçeneğini yanıtlayanların oranı yüzde 13, hiçbiri çözemez diyenlerin oranı ise yüzde 35’le ilk sırada yer aldı.

Sizce Türkiye’nin sorunlarını hangi parti çözer?

ANAHTAR KAVRAM KUTUPLAŞMA SİYASETİ

BirGün’e konuşan Yöneylem Araştırma Koordinatörü Doç. Dr. Derya Kömürcü şunları aktardı: “Toplumun yaşadığı sorunlar olan ekonomik kriz, geçim sıkıntısı, eğitim, işsizlik ve adaletsizlik gibi sorunları herkes derinden hissediyor. Bunların çözülebileceğine dair umudu da az. Siyasetin de bu noktada umut verebileceğini söylemek güç. Siyasi ayağa bakacak olursak Türkiye’de anahtar kavram ‘kutuplaşma.’ Toplumsal olarak yaşadıkları sorunlar, siyasi sonuçlara evrilemiyor. İktidarı destekleyenler şikâyet de etseler sorun olsa da iktidarı desteklemeye devam ediyor. Muhalefeti destekleyenler de aslında muhalefetin iktidar olup çözüm yaratacaklarına inanmasalar da iktidarı desteklemek istemedikleri için muhalefeti desteklemeye devam ediyorlar. Burada yeni sivrilmeye başlayan iki parti var. Bunlar da siyasi açıdan endişe verici partiler. Yeniden Refah Partisi (YRP) ve özellikle gençler özelinde Zafer Partisi’nin (ZP) yükseliyor olması toplum olabilmek adına kaygı verici.”

İktidarın toplumun modern ve laik yaşam istencinden haberdar olduğunu dile getiren Kömürcü, “O yüzden çoğu şeyi bir adım geri, iki adım ileri şeklinde yapmaya çalışıyorlar. Zaten Türkiye’de eğitim sistemini ciddi eleştiriyor yurttaşlar. Bir de bunu tarikat – cemaatlerle içinin boşaltılmasını toplum istemiyor. Bu araştırmada böyle sonuçların çıkması şaşırtıcı değil, yurttaşlar bu konuda tepkililer” dedi.

KARARSIZLAR BELİRLEYİCİ

Alternatif bulamadıkları gerekçesiyle istikrarı korumak adına yurttaşların Erdoğan’a oy verdiğini belirten Kömürcü şu ifadeleri kullandı: “Erdoğan’ın tüm seçmenleri göz önünde bulundurduğumuzda azınlıkta olduğunu düşünüyorum. Yüzde 52 oy alması toplam seçmenlerin 52’sinden oy aldığını göstermiyor. İnsanların çoğunluğu yönetimi başarısız buluyor ve değişmesini istiyor ama çeşitli nedenlerle sonuç bu çıkıyor. Fakat toplumun eleştirel baktığını düşünüyorum. Erdoğan’ı başarılı buluyor musunuz sorusuna ‘Ne başarılı ne başarısız’ cevabı veren gri kesim seçimlerin sonucunu belirliyor. Oraya dokunabilenler seçimi kazanıyor. Kararsızlar, çeşitli korkuların tetiklenmesi nedeniyle son bir ayda seçimin akıbetini değiştirebiliyorlar. Gri alandaki daha az politik olan insanlar liderden daha çok etkilenirler. Son düzlükte liderin yaptığı hamleler onları etkiler. İktidarla devlet aygıtının bu denli iç içe geçtiği ortamda, seçmenlerin oy tercihleri bir gün içinde dahi değişebilir.”

Paylaştığımız veriler dışında şunu vurgulamak gerek 18 – 24 yaş arasındaki seçmende ZP’nin ciddi ilgi görüyor olması özellikle tartışılması gereken bir konu. Seküler milliyetçi diyebilir miyiz bu kesime emin değilim, o kesim daha politik insanlardan oluşuyor. Biz şu an oldukça bizim anladığımız siyasetin dışında tek bir slogan peşinde, tek bir hedefe odaklanan yeni bir nesil ile karşı karşıyayız.”

Erdoğan başarılı mı?

∗∗∗

GERİCİ POLİTİKALARA ONAY YOK

İktidarın eğitime yönelik gerici politikalarına yurttaşlar onay vermiyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, cemaat ve tarikatlarla işbirliği yaptıklarını açıklaması kamuoyunun yoğun tepkisini çekmişti. Tekin, Meclis’te yaptığı konuşmada Milli Eğitim Bakanlığı’nın cemaat ve tarikatlarla protokoller imzalamaya ve işbirliği yapmaya devam edeceğini söyledi. Araştırmada “Okullarda cemaat ve tarikatlarla ortak projeler yapılmasını doğru buluyor musunuz?” sorusuna yüzde 77,4’ü ‘hayır’ yanıtını verdi. Evet diyenlerin oranı sadece yüzde 15,8’de kaldı. Yanıt vermeyenlerin oranı ise yüzde 6,8 olarak ölçüldü. 

Okullarda cemaat ve tarikatlarla ortak projeler yapılmasını

doğru buluyor musunuz?