Hiroşima ve Nagazaki'nin 78. yılında tehdit büyüyor: 9 ülke 13 bin nükleer başlığa sahip

İkinci Dünya Savaşı'nda Pasifik muharebelerinde Hiroşima'nın bombalanmasının 78'inci yılı dolayısıyla kentteki Barış Anıtı'nda tören düzenlendi.

Bombanın atıldığı saat 08.15'te (yerel saatle) bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan törene kent yetkililerinin yanı sıra Japonya Başbakanı Kişida Fumio da katıldı.

Kişida, yaptığı konuşmada, artan gerilim ve çatışmalar sebebiyle nükleerden arındırılmış dünyaya giden yolun zorlaştığını belirterek, "Ancak bu durum, dünyanın yeniden bu yolda ivme kazanmasının önemini daha da artırıyor" ifadesini kullandı.

Hiroşima Belediye Başkanı Matsui Kazumi, dünya liderlerinin nükleer tehditler konusunda acilen somut adımlar atması gerektiğini vurgulayarak, "Dünya liderleri, şu anda belirli politikacılar tarafından dile getirilen nükleer tehditlerin, nükleer caydırıcılık teorisinin ne kadar aptalca olduğunu ortaya çıkardığını kabullenmeli" dedi.

Vali Yuzai Hidehiko da Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle nükleer silah kullanılması olasılığının gündeme geldiğine ve Kuzey Kore'nin nükleer programını geliştirdiğine işaret etti.

Yuzai, "Nükleer silahların, barışın ayrılmaz bir parçası olduğuna inanan nükleer caydırıcılık savunucuları, sadece nükleer silahsızlanma yolundaki ilerlemeyi geciktiriyor" şeklinde konuştu.

İLK ANDA 80 BİN KİŞİ HAYATINI KAYBETMİŞTİ

ABD, 6 Ağustos 1945'te Hiroşima'ya tarihin ilk atom bombasını atmış, kentin yüzde 90'ı yıkılmış, ilk anda 80 bin kişi yaşamını yitirmişti. Üç gün sonra da Nagazaki'ye atom bombası atılmış, burada da en az 40 bin kişinin ilk anda öldüğü belirtilmişti.

Atom bombasının sonraki etkileriyle de büyük çoğunluğu sivil olmak üzere yaklaşık 110 bin kişinin yaşamını yitirdiği tahmin ediliyor. İzleyen aylar ve senelerde radyasyona bağlı hastalıklardan bölgede ölümler devam etmişti.

GÜNÜMÜZDE 13 BİN NÜKLEER BAŞLIK BULUNUYOR

Hiroşima ve Nagazaki`ye atom bombası atılmasının 78. yıldönümü dolayısıyla Nükleer Karşıtı Platform da bir açıklama yayınladı.

Stockholm Barış Araştırmaları Enstitüsü‘nün (SIPRI) 2023 yılı raporuna göre ABD, Rusya, Çin, Fransa, Birleşik Krallık, Pakistan, Hindistan, İsrail ve Kuzey Kore`de yaklaşık 13 bin nükleer başlık bulunduğu kaydedilen açıklamada, bunlardan bir bölümünün karşılıklı anında otomatik ateşlenebilecek biçimde konuşlandırıldığına dikkat çekildi. Açıklamada, Avrupa`da İtalya, Türkiye, Belçika, Almanya ve Hollanda’nın topraklarında da ABD-NATO nükleer silahlarını barındırıldığı hatırlatıldı.

UKRAYNA’DA NÜKLEER TEHDİT

Açıklamada, “Bu ülkelerdeki nükleer santrallerin hedef alınması büyük facialara neden olacaktır. Nükleer savaşın kazananı olmayacağı, böyle bir savaşın insanlığın sonu olacağı açıkken ‘gerekli görülmesi halinde nükleer silah kullanmaktan kaçınılmayacağı’ yönünde yapılan açıklamalar, küresel güvenlik kaygılarını büsbütün arttırmıştır” denildi.

TÜRKİYE’DEKİ NÜKLEER SANTRAL VE SİLAH PROJELERİ DURDURULMALI

Türkiye’de de konuşlandırılan ABD-NATO nükleer silahlarının derhal ve tamamen çekilmesi, İncirlik Üssü’nün nükleer silahlardan arındırılması gerektiği vurgulanan açıklamada, Birleşmiş Milletlerde ezici bir çoğunlukla 2017 yılında kabul edilen Nükleer Silahların Yasaklanması Anlaşması’nın daha fazla vakit kaybedilmeden imzalanması ve TBMM’de onaylanması çağrısında bulunuldu. Mersin`de deprem fay hattı yakınında inşa edilen ve meydana gelen aksaklıklarla daha şimdiden tehlike yaratan Akkuyu Nükleer Güç Santralı başta olmak üzere, Sinop ve Kırklareli`nde kurulması planlanan santral ile nükleer silah projelerinin durdurulması istendi.