İstanbul Hukuk'un diğer birincisinden "konuşma yaptırılmadı" iddiasına itiraz

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni birincilikle bitiren Muhammet Emin Ay'ın törende yapmayı planladığı konuşmasına içeriği nedeniyle dekanlığın izin vermediğini iddiasının ardından, diğer birinci Berkay Doğu Yılmaz, sosyal medyadan açıklama yaptı.

Twitter'dan açıklama yapan Yılmaz, "İstanbul Hukuk 2023 mezuniyet töreninde konuşma yapması gereken ancak yaptırılmayan okul birincilerden biri olarak olayların çok farklı yerlere çekilmesinden, sanki tek bir kişiye, konuşmasının içeriğinden dolayı konuşma yaptırılmamış algısının yaratılmasından çok rahatsızım" diye yazdı.

Muhammet Emin Ay, bölümü birincilikle bitiren öğrencilere tanınan mezuniyet konuşması hakkının kendisine verilmediğini öne sürmüştü. Konuşmasında 28 Şubat sürecine ve Necmettin Erbakan'a dair göndermelerin bulunduğu belirtilen Ay, "Her sene mezuniyette yapılan birincilik konuşması İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini birincilikle bitirmeme rağmen bugün yaptırılmaya layık görülmemiştir" demişti.

Fakültenin dört birincisinden biri olan ve aynı törende konuşma yapamayan isimlerden biri de İstanbul Üniversitesi ile Hamburg Üniversitesi’nin anlaşmalı çift diploma programının birincisi Berkay Doğu Yılmaz oldu.

Ay’ın iddialarına itiraz eden Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

Mağduriyet var ise olayda tek bir mağdur yok, konuşma yaptırılmayan tek kişi birinci öğretim eş birincisi Muhammet Emin Ay olmayıp, 4 okul biricisine de konuşma imkanı sağlanmadı. Mağduriyetin sebebi ise bir kişinin konuşmasının içeriği hiç değil.

— Berkay Doğu Yılmaz (@Berkaydyilmaz) August 6, 2023

"İstanbul Hukuk 2023 mezuniyet töreninde konuşma yapması gereken ancak yaptırılmayan okul birincilerden biri olarak olayların çok farklı yerlere çekilmesinden, sanki tek bir kişiye, konuşmasının içeriğinden dolayı konuşma yaptırılmamış algısının yaratılmasından çok rahatsızım. Mağduriyet var ise olayda tek bir mağdur yok, konuşma yaptırılmayan tek kişi birinci öğretim eş birincisi Muhammet Emin Ay olmayıp, 4 okul birincisine de konuşma imkanı sağlanmadı.

Mağduriyetin sebebi ise bir kişinin konuşmasının içeriği hiç değil. Kimse olayların iç yüzünü bilmediğinden herkes sadece Muhammet Emin Ay’ın beyanları çerçevesinde yorum yapıyor. Ancak Muhammet olayların nasıl gerçekleştiğini detaylıca hiç anlatmıyor. Sadece “izin verilmedi” deyip geçiyor, niye izin verilmediğini söylemiyor.

Olayların benim şahit olduğum kadarıyla aslı şu şekilde: Biz konuşmalarımızı hazırlayıp tören öncesi dekan ve dekan yardımcımız ile buluştuk. Ömer Hoca’nın bizden sadece 2 ricası oldu. 1- Bazı hocalara ismen teşekkür edilmesinin ayrımcı bir tutum olduğunu, konuşmalarda ismen değil, hocaların hepsine tek bir teşekkürün daha doğru olacağını, özel teşekkür yerine tüm hocalara teşekkür etmemiz gerektiğini söyledi. 2- Konuşmaların birinde kanunlara ve hakimlere yönelik genel eleştiriler vardı. Hoca da protokolde Adalet Bakanı ve birçok uzman hukukçu olacağından bunun hoş olmayacağını, Konuşmaları ders verir nitelikte hazırlamamamız gerektiğini söyledi. Bunu söylerken Muhammet Emin Ay’ın konuşmasındaki 28 Şubat ve diğer konulara da benim yanımda değinmedi.

Muhammet Emin Ay’ın ilk konuşmasında kanunlara ve hakimlere yönelik genel eleştiriler vardı. Konuşmada düzenlenmesinin gerektiği düşünülen yer orasıydı. Ki zaten Muhammet Emin Ay da paylaştığı metinde o kısımları almamış, yani hocanın isteğine göre düzenlemiş.

Bunlar dışında içerik hakkında hiçbir sıkıntı yaşanmadı. Asıl sorun süre ile ilgiliydi ki Ömer Hoca bunun üstünde çok durdu. Bizlere konuşmaların 2-3 dakika olması gerektiği, protokolün uzun olacağı söylendi. 3 konuşmacı da süreyi buna göre ayarlamışken Muhammet Emin Ay upuzun 2 sayfalık bir konuşma ile geldi. Hoca bizim konuşmalarımızı okuduktan sonra bunların daha da kısaltılmasını, yoksa konuşma yapılamayacağını, protokolün çok uzun olduğunu söyledi.

Muhammet Emin Ay’ın paylaştığı video ve konuşma metnine bakılırsa bizlerin konuşmalarımızı kısaltmamıza rağmen kendisinin konuşmasını yine uzun tutup konuşma yaptırılmama riskini aldığını görebilirsiniz.

Ertesi gün tören alanında, törenden hemen önce protokolün çok uzun olduğu, bizim konuşmalarımız da olursa törenin çok uzayacağı, bu sebeple konuşma yaptırılmayacağı söylendi. Hatta sadece konuşmalar değil, uluslararası yarışmalarda başarılı olmuş, normal şartlarda sahnede ödül alması gereken arkadaşların da sahnede ödül almaları iptal edildi.

Dekanlığın konuşmanın içeriği ile ilgili bir sıkıntısı yoktu zaten. Sorun olarak görülen kısımlar önceden söylenmişti, Muhammet Emin Ay ise zaten sorun olan kısımları düzeltip gelmişti ki bu da metninden görülüyor. Ancak süresini kısması gerektiği söylenmesine rağmen kendisi metninden kısmamıştır.

Burada asıl nokta, protokolün yaklaşık 50 dakika süren konuşmasına rağmen, 4 yıl boyunca dirsek çürütmüş öğrencilerin toplam 12 dakikalık konuşmasına imkan tanınmamasıdır. Eğer tartışmalar gerçekten bu mağduriyetler üzerinden yapılacaksa yapılsın. Ancak olaylar başka yere çekilip başka herhangi bir mağduriyet yaratılmasın.

Eğer ki Muhammet Emin Ay ayrıca kenara çekilip kendisine “hayır sen 28 Şubat ile ilgili konuşamazsın” dendiyse de lütfen bunu doğru bir şekilde dile getirsin ve yaratılan bu algıya son versin.

Elbette dilediğin gibi konuşup dilediğini söyleyeceksin, ifade özgürlüğü var. Ancak bir hukukçu olarak herhangi bir ifadede bulunurken bunu delillere dayandırarak, vicdan çerçevesinde, insanları başka şeylerle itham etmeden yapmaya özen göstermeliyiz. Benim şahit olduğum konuşma yaptırılmamasının gerçek sebebi süreydi. Muhammet bizden daha fazla bilgin varsa, ayrıca sana bu konuşmayı sana yaptırmayız dendiyse söyle. Ömer Hoca ne zaman konuşma içeriğinden dolayı bu konuşmayı yapamayacağını söyledi? En başından beri zaten sürenin sıkıntı olduğunu söyleyip durdu, sen niye hala uzun metinde ısrarcı oldun? Benim diyeceklerim bu kadar. Bunları okuduktan sonra da takdir sizindir."